İSMAİL VERGİLİ
SU UYUR, DÜŞMAN UYUMAZ
Sevgili okurlarım. Yazımın başlığı bir Atasözü dür. Bu sözün anlam içeriği üzerinde biraz duralım. Akan su, hiç uyur mu? Uyutmak için önüne bir set çekilirse, su setin arkasında birikir. Göl olur, akışı durur. Biz buna uyudu nazarıyla bakarız. Oysa su uyumamıştır. Birikerek setin seviyesine kadar yükselip taşar. Gene akarak yoluna devam eder. Düşman ise emperyalizm dir. O, asla uyumaz. Fırsat kollar. Fırsatını bulunca da, bütün gücüyle yüklenir. Hasmını yok eder. Bu eylemi çeşitli yöntemlerle uygular. Bazen silahla saldırır. Bazen de dostlukla yaklaşarak, iç işlerine karışır. Halkı, inanç ve etnik köken yönü ile ayrıştırıp, bir birine düşman eder. Böylece kaleyi içten fetheder. Bütünlüğü parçalar. Kapitalizmin sermayesi, o ülkenin halkının cehaletidir. Kendisine hizmet edecek kişi ve kişileri de kolaylıkla bulur.
***
Sevgili okurlarım, bu atasözünün anlamını, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, vatanı ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne yönlendirelim. Bugün 2013 yılının Ocak ayının son günüdür. Ülkemiz ne durumdadır?
Bir gözden geçirelim. Anadoluda ABD lerinin 20 üssü var biliyordum. Meğerse 28 üssü varmış. Bu da yetmiyormuş gibi, Malatya Kürecike Füze Rampası, Adana, Gaziantep ve Kahraman Maraşa Patriot füzeleri konuşlandırıldı. Kim için, niçin? Yorumunu siz yapınız. Güya Suriye ve İran, Türkiyeye saldıracakmış İran ve Suriye, Türkiyeye niçin saldırsın? İran ve Suriye halklarıyla akrabalık bağlarımız vardır. Hem de komşuyuz. ABDleri üslerine, Kürecikteki Füze Kalkanına ve Patriot füzeleri eklenirse, durum vahimdir. Bu üslerin ve füzelerin kontrol ve kullanım denetimi Natonun ve de ABDlerinin emrinde olduğu bir gerçektir. Çünkü Türk askerinin o tesis bölgesine girmesi yasakmış Bu hal, bağımsızlığımızı kaybettiğimizin açık bir ifadesidir. Zaten SSCB Varşova Paktının dağılmasından sonra, Natonun da işlevi bitmiştir. Bütün bu oluşumlar, Türkiyenin parçalanmasını hazırlamanın planıdır. Türk Ulusunun bu acı gerçeği görmesi gerekir. Aksi halde İş işten geçer. Bu bir kehanet değildir. Acı bir gerçektir. Anadolu topraklarında konuşlandırılan bu üsler, bana göre dostluk ve müttefiklikten ziyade bir düşmanlıktır. Zira Avrupa (Hıristiyan âlemi) Türklüğün ezeli düşmanıdır. Bunu tarih olaylarıyla anlatayım. Şöyle ki:
****
Avrupanın, Türk düşmanlığı taaa! İlk çağda Batı Hun Devletinin doğu ve orta Avrupayı istilasıyla başlar. Büyük Türk Hükümdarı Attila, İsviçre ve İtalya Alplerinden, Balkanlar ve Ukraynaya kadar geniş bir coğrafyada hükümranlık kurar. Avrupa Attilayı Romayı yaktı diye suçlar. Attila (M S) 453 yılında ölür. Romayı, Attilanın ölümünden 96 yıl sonra 549 yılında Ostrogot Kralı Tottila yakmıştır. Hıristiyan âlemi bu isim benzerliğinden dolayı, Romayı Türkler yaktı iftirasını yaparlar.
* Büyük Selçuklu İmparatoru Alpaslanın 1071 de Van gölünün kuzeyinde Malazgirt ovasında, Bizans İmparatoru Romen Diogeni yenmesiyle bu düşmanlık tazelenerek devam eder.
* Avrupa (Hıristiyan âlemi) 1100 1200 yılları arasında Anadoluyu Türklerden tekrar almak için 8 defa Haçlı Seferi düzenlerler. Her seferinde de yenilirler. İşte bu acıları hiç unutmazlar.
* 1453 yılında Fatih Sultan Mehmetin İstanbulun fethiyle gene bu düşmanlık derinleşerek devam eder.
* Su uyurda, düşman uyumaz. Fırsat kollar. Osmanlı Devletinin hasta adam durumuna düşmesini bekler. Nihayet tarih 1920 yılına gelince Avrupa devletleri aralarında birleşerek anlaşırlar SEVR Barışını 10 Ağustos 1920 günü, Osmanlı padişahına dayatıp kabul ettirirler. Türkleri Balkanlardan çıkarırlar. Sonra da Anadolu topraklarını istila ederler. Türk Milletinin aziz bir evladı Mustafa Kemal, tarih sahnesine çıkar. Trakyada ve Anadoluda yaşayan halkları, bu topraklara vatanım diye sahip çıkan inancı ve etnik kökeni ne olursa olsun cümlesini, Özgürlük ve Bağımsızlık amacında birleştirip, topyekûn 7 düvele karşı koyar ve istilacı düşmanı yurttan atar İstiklal Savaşını kazanır.
* 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçrenin LOZAN kentinde yapılan barış görüşmeleri sonucu Kuvayi Milliye sınırları içinde oluşan Yeni TÜRK DEVLETİ Dünyaca kabul edilir. Yalnız ABD leri bu barışı onaylamaz. Mustafa Kemal, İstiklal Savaşında birlik olan herkes kanun önünde eşittir ve inancı ve etnik kökeni ne olursa olsun bu halklara TÜRK MİLLETİ denir demiştir. Emperyalist Avrupa, Lozan Barışı yenilgisini hiçbir zaman içine sindirememiştir. Su uyur, düşman uyumaz. Pusuda bekler. Her fırsatta Sevri uygulamaya çalışır. Gizli amacı Türkiye Cumhuriyetini parçalamak, Türklüğü Anadoludan söküp atmak ve yeniden Bizansı diriltmektir. Bu amaca ulaşmak için de Anadoluda yaşayan halkların birlik çimentosu olan ATATÜRK sevgisini bozmak, azaltmaktır. Atatürkün kurduğu Cumhuriyetin olanaklarından faydalanıp okuyan sözde profesör olan birinin, Atatürkçü olmak benim için bir züldür. Diyebilmiştir. Bu düşüncenin yorumunu siz yapın. Avrupa Birliğine girebilmemiz için, Atatürk resimlerinin Devlet Dairelerinden çıkarılmasını dayatırlar. Zira TSKlerinin Brövesinden Atatürkün resmi çıkarılmıştır. ( basından) Ulusal Bayramların kutlanması ve Atatürkü anma yasağı boşuna değildir Avrupanın (Hıristiyan âleminin) en büyük düşmanı da ATATÜRK tür. Avrupa devletlerinin sözde İnsan Hakları temsilcilerinin Türkiyeye gelip, doğru Diyarbakıra gidip, o bölge halkıyla temas etmeleri ve ajanlarının Kürtçülük politikası yaparak, PKK bölücü örgütü oluşturup beslemeleri boşuna değildir. Sevrin bir çeşit uygulamasıdır. Bu ihanete ABD ve Natoda dâhildir.
***
Sevgili okurlarım, buraya kadar tarihi bir gerçeği vurgulamaya çalıştım. Şimdi de Yurdumuzun bugünkü durumuna gelelim. Vahşi kapitalizm (emperyalizm) bana göre maalesef yurdumuzu işgale başlamıştır. Türkiye Cumhuriyeti parçalanıyor. Bu oluşumu kabul edecek misiniz? Güneydoğuda yeni bir devletin resmileşmesi yakındır. Bana göre bugün Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığından bahsetmek olanak dışıdır. Çünkü: Anadolu topraklarında ben 20 Amerikan üssü var biliyordum. Meğer 28 üssü varmış. Ayrıca da şu son aylarda Natonun karargâhı İzmire konuşlandırılmıştır. Bütün bunlar yetmezmiş gibi, Malatya Kürecike Füze rampaları yerleştirildi. Ayrıca da Adana, Gaziantep ve Kahraman Maraşa Patriot füzeleri yerleştirildi. Bütün bu oluşumlar niçin yapılıyor? Biliyor musunuz? İran, Irak, Suriye Türkiyeye saldıracakmış Komşumuz olan bu ülkeler, Türkiyeye niçin saldırsınlar ki? Türkiyenin bu ülkelerle akrabalık ilişkileri ve inanç birlikteliği vardır. Bu politika vahşi kapitalizmin (emperyalizmin) bir oyunudur. Ortadoğu ve doğunun yer altı ve yer üstü enerji kaynaklarına sahip olmaktır. Bu politikaya Ortadoğu da karşı koyacak güçlü bir devlet Türkiye Cumhuriyeti vardır. O halde Türkiyeyi zayıflatmak, parçalamak lâzım. Bunun için de BOP projesinin Eşbaşkanlığını da Türkiye ye vermek gereklidir. Verdilerde. Türkiyeyi Suriye ile savaşa sokmaya çalışıyorlar. Patriot bunun için getirildi, konuşlandırıldı.
***
Sevgili okurlarım, savaş; sokak çocuklarının naylondan yapılmış su tabancasıyla oynadıkları bir oyun değildir. Çıkabilecek bir savaş 3. Dünya savaşı olacak. Savaş alanı da Anadolu toprakları olacaktır. Böylece Türkiye yanacak, yok olacaktır. Batının amacı da zaten budur. Türkleri Anadoludan atıp, Bizansı diriltmektir. Bu sonun korkunçluğu beni ürkütüyor ve titretiyor. Bu sonu düşünmek bile istemiyorum
Eeey Türk Milleti!.. Sen insanlık tarihini yazmış bir ulussun. Bu tehlikeyi göremeyecek kadar idrakten yoksun musun? Atan büyük insan ATATÜRK Türk Milletinin mutlu geleceğini barışta görüp, Yurtta barış, Dünya da barış özdeyişini boşuna mı söyledi?
Su uyur, düşman uyumaz.
Yarın iş işten çoktan geçmiş olacaktır
Duygularımı paylaşan okurlarımı saygı ile esenlerim