PATRİOTLAR NİÇİN GELİYOR

 

Bu günlerde ülkemizde öyle bir canlılık yaşanıyor ki sormayın… Harıl harıl çalışılıyor, yer tespitleri yapılıyor, gemiler geliyor ve gidiyor, limanlar çalışıyor, gemilerden malzemeler indiriliyor. Yerlisi yabancısı, askeri sivili açıklamalar yapıyor.

Ben, 1975 yılında ülkemizde başlatılan 200 Ağır sanayi fabrikası yaparken başlatılan “Ağır sanayi hamlesinde” Sanayi Bakanlığı Bakanlık Müşaviri idim. Bizim o zaman başlattığımız bu hamlede de ülkemizde aynı canlılık yaşanmıştı. MKEK’nin o zaman ki Genel Müdürü Recai Baturalp Paşa, “Bizim kendi yatırım programımız yürümüyor ama bu Ağır sanayi yatırımları hızla ilerliyor” demişti.

Bugün de aynı canlılığı yaşayınca aklıma eski günlerimiz geldi. Tabii bugün canlılık ülkemizde yeniden “Ağır Sanayi hamlesi” yapılmasından değil, kurulması istenen füze savunma sistemleri ile ilgiliydi.

Bu hareket hepiniz her gün televizyonlarda seyrediyor, gazetelerde okuyorsunuz. Almanya’dan ve Hollanda’dan gelecek patriotların, Kahramanmaraş, Gaziantep ve Hatay’a yerleştirilme çabalarından başka bir şey değildir.

Bizim ülkemizde ama Nato emrinde kullanılacak olan ve yanında yüzlerce askerle gelen bu patriotlar’ın, kurulma gerekçesi nedir? Truva atı (kale içine tahta atla asker sokmak) gibi alelacele bu patriotlar niçin ülkemize getirilip konuşlandırılmaktadır?

Bu füzesavarların konuşlandırıldıkları yerler de çok kafa karıştırmaktadır. İstiklal harplerimizde büyük kahramanlıklar gösteren ve İtalyan’ını, Fransız’ını, Yunanın’ı ülkemizden kovan ve isimlerinin başında Gazi ve Kahraman gibi sıfatlar bulunan şehirlerimizi özellikle seçmişler ve patriotları oralara konuşlandıracaklarmış.

Ülkemizin en uzun sınırı Suriye iledir. Bu sınır üzerinde Mesela Mardin de vardır. Ama ne hikmetse bu füzesavarlar Mardin’e kurulmamaktadırlar. Peki, Esad, Mardin’e füze atarsa burasını kim, nasıl koruyacaktır?

Görüleceği gibi bu gerekçeler tamamen uydurma gerekçelerdir. Peki, o halde gerçek nedir?

PATRİOTLAR NİÇİN GELDİLER

Hani şu “Komşularımızla sıfır sorun” dediğimiz Suriye var ya… Üç senedir kendi içinde ki sıkıntıları giderememiş, problemlerini çözememiş olan Suriye… İşte onun için geliyormuş bu meretler. Babasının yolunda gittiğini bütün insanlığa ilan edercesine kendi halkından yüz binlere varan insanı öldürmüş, yüz binlerce vatandaşını başka ülkelerde mülteci haline getirmiş Esad efendi, bize bir füze fırlatırsaymış… İşte o zaman o füzeleri havada imha ederek bize zarar vermesini önleyeceklermiş.

Allah aşkına kim inanır bu masala? “Kelin merhemi olsa, önce kendi başına sürermiş” der, atalarımız. Geçin efendim, geçin bu masalları…

Bu patriotların niçin geldiklerini, ülkemize yerleştirilmesine karşı olan tek siyasi partinin Genel Başkanının ağzından dinleyelim.

Diyor ki Prof. Mustafa Kamalak; “İsrail planladığı gibi İran’a saldıracak. İran da tabii olarak karşılık verecektir. İşte patriotlar o zaman devreye girecek. İran füzeleri ülkemizde konuşlandırılan patriotlarla vurulacak. Tıpkı birinci dünya savaşında İstanbul’a sığınan iki Alman denizaltısının bilahare Rus limanını bombalaması neticesinde Osmanlı’nın da savaşa dâhil edilmesi gibi… Türkiye planlı bir şekilde savaşa sokulacak”

Saadet Partisi, Hatay/İskenderun da “Patriotlar gelmesin, biz geliyoruz” adıyla 20.Ocak.2013 Pazar günü bir miting tertipleyecekti… Gerekli her türlü izinler alınmış, hazırlıklar da tamamlanmıştı…

Bir de ne duyalım, Hükümet mitingi iptal edivermiş.

Bu iptalin, Valilik tarafından yapılmış olduğunu filan demeyin sakın bana. Bir Vali böyle bir mitingi kendi kafasından iptal edemez. Bu işin siyasi boyutu var.

PATRİOTLAR GELSİN

Hükümet, bu mitingi iptal etmekle sanki “Patriotlar gelsin ama Saadet gelmesin” demek istemiştir.

Yazar Sadettin Karaduman bu konuyu ele aldığı yazısında; “Saadet Partisi’nin antiemperyalist duruşu emperyal güçleri rahatsız etti. Mitingin iptal edilmesindeki asıl neden bu. Çünkü bu parti her zaman zorbalığa karşı çıktı. Karşılaştığı zorluklara aldırmadan her zeminde mücadelesini sürdürdü. İnandığı hak davadan vazgeçmedi.

Irkçı emperyalizm’in önünde diz çökmedi. Bu dava mensupları bütün olumsuzluklara rağmen çalışmalarına ara vermeden, hız kesmeden inandığı yolda yürümeye, her platformda doğruları haykırmaya devam ediyor. Aynı inanç ve aynı idealle yabancı ülke füzelerinin ve askerlerinin ülkemize yerleştirilmesine de karşı çıkıyorlar.

Çünkü o çok meşakkatli Milli Mücadele yıllarında, ecdadımızın bin bir güçlükle topraklarımızdan söküp attığı haçlı sürüleri, şimdi resmi makamlarca ülkemize davet ediliyor.

28 NATO üssü yetmezmiş gibi şimdi de bir ilimize radar üssü kurdular üç ilimize de Patriyotlarını yerleştiriyorlar. Bu sistemleri kullanmakla görevli askerler de ülkemize yerleşecekler.”

Önceki ve Sonraki Yazılar