Yerel seçimler öncesinde MHP’de bazı illerde ve ilçelerde görevden alınmalar, azledilme daha da ileri gidilerek Söke’de olduğu gibi kapatmalar da yaşandı.
Kapatma en radikal karardı. Çünkü seçimle (kongre) ile gelmiş teşkilatı görevden alsalar, mahkeme kararıyla yönetimin devam şansı vardı. Hiç şans bırakmadan, keskin kılıçla kafaları koparıp almak gücü elinde tutanların bulabildikleri çözüm yöntemiydi. Böylece Söke’de MHP Teşkilatı kapıları daha önceleri ancak ihtilal zamanlarında görülen biçimde askeri kolluk güçleriyle olmasa da, Aydın İl Yöneticilerine tevdi edilen görevle yaptırıldı. Bazıları görevi red etse de, her zaman vesayetçi eller bulunabiliyor. Hatta acınası bazı eller, giyotini kullanabiliyor ya da yağlı ilmeğe geçirilen boyunların son dayanağı ayaklarının altındaki sehpaya son hamleyi yapabiliyor. Zalimce.
Peki bu zalimliği hak edecek ne yaptı o günkü ilçe yönetimi. Yaptığı tek şey kendi içlerinden çıkardıkları aday adaylarına sahip çıkmaktı. Yapılan her türlü baskıya boyun eğmediler. İçlerine sokulmak istenen nifağa kanmadılar. Aralarından seçilen bazılarına yapılan şahsi tekliflere aldanmadılar. Oynanan oyunlara geçit vermediler, dik durdular. Eğilip, bükülmediler. Sonuçta kafalarının koparılması farz oldu, kopardılar. 
Bir ilçe teşkilatı haddini bilecekti. Kimdi ki onlar! Bir yerel seçimde de olsa kendi adaylarını belirleme gücünü nereden alıyorlardı? Hiyerarşi diye, parti disiplini diye bir şey vardı. Büyük abinin istemediği biri nasıl aday olabilirdi? Herkes bir yana, büyük abi bir yana. Ankara’da öyle uygun buldu, gereği yapıldı. 
Peki sonuçta ne oldu? Büyük abi için hezimet, sadece seçim zamanlarının kahramanı için şerefli mağlubiyet. Hep yenilen adaydan mucize beklediler. Yine yenildi! Mağlubiyetler serisi devam ediyordu. Bunca koparılan gürültüden, kargaşadan sonra bu yenilgiyi cinliğiyle ünlü abinin hesaplamaması mümkün olabilir mi? Elbette hesaplamıştır. Zaten hedef Söke’de kazanılmasa da O’nu Büyükşehirde Belediye Başkanlığına taşıyacak en yüksek oyu almaktı. Seçimlerden önce herkesin gördüğü ama onun göremediği gerçek herkes hak ettiği kadar oy alacaktı. Büyük Abi büyük ilçelerin adaylarından (Merkez ilçe, Nazilli, Söke v.b.) her bir ilçede yaklaşık 10’ar bin eksik oy aldı. Büyük ilçe MHP seçmenleri gerçek suçluyu tespit etmiş ve gereğini yapmışlardı. 
Siyaset insan kazanma sanatıysa eğer, kendi yöneticilerini, adaylarını, müntesiplerini, üyelerini silerek, yok ederek nereye varabilirsin ki? Çürükleri temizleyerek, kuruyan dalları budayarak sağlam gövdeyi canlandırabilirsin elbette. Bunu doğru yaptığına eminsen mesele yok. Ama ya çürük diye sağlamları, kuru diye yaş dalları kopardıysan eğer. Ulu çınara fayda değil, zarar veriyorsun demektir. 
Velhasıl; “Yoksa bahçemin eski şanı, sebebi koparılan çiçekler”
Şimdi çölde vaha oluşturmanın yollarını bulacaksınız!
Not: “Islanmışın yağmurdan pervası olmaz”

“Doğruluk mancınığı istiğfar taşı ile
Doğru vardı atıldı yıkıldı nefs kal’ası
İman aldanguçları bilin çoktur bu yolda
Nefsine uyanların gitmez yüz kararı
Yüz bin riya çerisi bilin vardır bu yolda
Nefs öldürmüş er gerek ol çeriyi kırası”
            Yunus’tan