MEHMET ALİ OKLAY
"CHP"
Parti içi muhaliflerin aday bile gösteremediği parti... yeni dönemde ne vaat etti vatandaşlara “demokrasi”...
Sen önce partine demokrasiyi getir, sonra bize getiresin...
Sen ki 6 yılda 7 seçim kaybettin...
Sen ki kaset komplosuyla genel başkan oldun ve içine sindirdin... İzahı olmayan sorulara cevap; ki “sen”sin...
Ama 13 yılda 11 seçim kazanan, % 52 oyla bu milletin “Cumhurbaşkanı” seçtiği kişiye “diktatör bozuntusu” dedin ki; “seçim zaferi” yenire “kurultay zaferini” tercih eden, diktatör denince aynaya bakmalı. Belki görür diktatörü... Biraz da geleneklerine, genlerine bakabilse...
“Açık oy gizli sayım”
“Muhaliflere propogandasız seçim”
Siyasi ahlak ve siyaset pratiğiyle anlatılamayacak, bel altı vuruşların şikayet ettiğin “toplumsal kutuplaşmayı” arttıracağını bilmiyor musun ki?
Velhasıl; Ebedi Şef, Milli Şef’ten sonra CHP’de sıra “Çakma Şef’e” gelmiş. “Kişi noksanını bilmek gibi irfan olmaz” derler. Siyasette üslup, öz kadar önemlidir. Diktatör bozuntusu hoş olmamakla birlikte, CHP’nin yeni şeyler söylemesi gerekip, söyleyemediği kurultayların silsilesi devam ediyor. Demokrasi, “Değişim ve Kardeşlik” temalı kurultayın demokrasisi parti içinde bile yok. Değişimden anlaşılan yeni parti meclisi. Kardeşlikten anlaşılan cumhurbaşkanına hakaret olduğu maalesef görülüyor ki cumhur halk demek. Bunca laf kalabalığı ve hakaretin arkasında durabilecek mi sayın Kılıçdaroğlu, bekleyip göreceğiz.
Sözde herkesi CHP’ye davet eden Kılıçdaroğlu, özde kucaklayıcı olmayan bir dille, sağdan transferlerle, bir yerlerde tutunamayanlarla, mezhepçilikle kardeşliğin gereğini yapabilecek mi? Partisini % 25 bandından yukarıya taşıyabilecek mi, göreceğiz.
Kısaca yeni bir siyaset beklentisi ortaya koyamayan, siyaseten içeride dinamizm ve yeni bir şeyler söylenmesi gerektiğini söyleyenlerin aday adayı olmayı bile başaramadığı CHP’de durum özeti “CHP bir Kılıçdaroğlu Partisi” olmuştur. Bu yapıyı ayakta tutan ve kemikleşen seçmen ittifakına sahip bu CHP’nin % 25 üzerine çıkması, CHP dışındaki etmenlerin etkisi veya etkisizliğine sabitlenmiştir. Dolayısıyla CHP ileriye matuf yönetilememektedir. Otomatik pilota bağlanmıştır, gitmektedir. Aynı söylemlerle aynı sonuçlar alınmaya devam edilecektir.
Anlaşılan o ki, bu da CHP’ye yetmektedir.
Ufak olsun, bizim olsun. İyidir..iyi...devam...
Son söz: “Adaylar bir bir çekildi, Kılıçdaroğlu tek aday...”
Fazla söze ne hacet!...