Biz; Atatürk'ün kurduğu Türkiyeyiz. Biz; Türkiye Cumhuriyetiyiz. 
Biz; bedevi çadırından yönetilen bir ülke değiliz...
Eğer ki; Kurucumuz Atatürk Türkiye'nin yönetim şeklini CUMHURİYET olarak belirlemeseydi şimdiye çoktan parçalanıp, yok olmuştuk. 
Atatürk'ün ne kadar büyük bir Devlet adamı olduğu bugün bir kez daha görüldü. 

Suriye, Irak, Mısır, Libya gibi yönetiliyor olsaydık ülkemiz şimdi karton evler gibi parçalanmıştı.

Kurucumuz Mustafa Kemal ATATÜRK için Allah'a ne kadar dua etsek azdır.

Nur içinde, huzur içinde yat güzel ATAM...

Ülkemizin hâlâ Fetö ya da dış güç ABD tarafından bölünme tehlikesi varsa o zaman şanlı ordumuz yani şanlı Türk Silahlı Kuvvetlerimiz (TSK) ve Emniyet Teşkilâtımız Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın komutasında yönetime el koysun. Yalnız bu yönetime el koyma şekli sadece Erdoğan (AK Parti) tarafından olmamalıdır. Kılıçdaroğlu (CHP) ve Bahçeli (MHP)'nin de içinde yer aldığı bir oluşum altında olmalıdır. 
Bu görüntüyü ve mesajı başta ABD'ye verirsek başarılı olabiliriz. 
Aksi davranışa; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkomutan olarak tek başına silahlı güçle ülkenin başına geçmesi adı verilebilir. 
Bu adım; Başkanlık sisteminden de tehlikelidir. 
Bu da iç savaşa kadar gider. Çünkü Türkiye buna müsait. Siyasi görüş olarak zıt kutuplara ayrılmış durumdayız. Hele iki gurup arasındaki ayrışma bir kıvılcıma bakar. Atatürkçü ve Atatürkçü olmayanlar ya da dindar ve dindar olmayanlar. Bu saatten sonra ABD'nin istediği de bu olacaktır. Hesaplar Erdoğan ve AK Parti karşıtlarını meydanlara dökebilmek adına olacaktır. Bana göre; B plânı bu yönde işletilecek. Darbe girişimi gecesi Allah'tan bu olmadı, karşı karşıya gelinmedi. AK Parti dışındaki kesim sokağa çıkmayarak darbecilere destek vermediğini gösterdi. Bu da halkın birlik ve beraberliğinin bir göstergesidir.
Türk halkı bundan sonra da bölünmeden ortak hareket etmelidir. Ortak düşmana (ABD) karşı birlikte hareket edilmelidir. Fethullah Gülen ve müritleri bu ülkeden temizlenmesi için ne gerekiyorsa yapılmalıdır. Bundan herkes ortak görüşe sahip. Ancak amacımız bu diyerek, Türkiye'nin demokrasisini yok edecek tek adamcıl kararlara imza atılmamalıdır. 
Başkanlık sisteminin bile henüz tehlikeli görüldüğü bir dönemde Türkiye'nin kral, padişah gibi yöneticilere ihtiyacı yok. Türkiye'ye Cumhuriyet yeter.
Bu darbe (kalkışma) girişimi FETÖ işbirliğiyle ABD'nin işidir. Bu tehlikeyi savuşturmanın tek yolu demokrasiye karşı değil, demokrasimizi korumak adına Cumhurbaşkanı Erdoğan komutasında ve tüm partilerin onayı alınarak başta CHP, MHP'nin desteklediği şekliyle mümkündür. 
Çünkü Türkiye'yi Suriyeleştirmek isteyen bir Amerika var karşımızda. Bu büyük gücü durdurmanın tek yolu parti gözetmeksizin tek vücut olmaktan geçer. 
ABD bugüne kadar hiç bir işini yarın bırakmamıştır, bırakmaz da. 
Hele iş; darbeyse, bir ülkeyi bölüp, parçalamak ve yönetmekse. 
ABD komutlu bu saldırının inanıyorum ki; C ve D plânları da var. E ve F için de kafa patlatacak kriz masalarında oturan beyin takımları mevcut. Çünkü ABD'nin işi bu.
Tehlikenin geçtiğini sanmıyorum. Diyelim ki; FETÖ tehlikesi savuşturuldu. Bizi bekleyen başka tehlikeler olmadığını kim söyleyebilir? Gece yattığımızda sabah neye kalkacağımızı kim bilebilir?
Başka belalar görülebilir! Başka bölücü güçler meydanlara çıkabilir! Bu belalar pkk, ışid vs. seklinde olabilir. 
Süriye, Mısır, Irak, Libya örnekleri ortada. Bu özgür ülkeler kendiliğinden parçalanmadı. Birbirlerine düştükleri için ve zemin böl, parçala, yönete müsait olduğu için ABD tarafından darmadağın edildi. 
Ordumuz ve Emniyet Teşkilatımıza dünden daha çok güvenmeliyiz. Bu Ordu, bu Emniyet Teşkilatı bizim. Her iki Kurumda da FETÖ'cüler var olduğunu hep biliyorduk. Temizliği kurumlarımız yine kendi içlerinde yapıyorlar. Bildiğimiz bir gerçek te şanlı ordumuzun ve emniyet teşkilatımızın içinde bundan sonra da ABD destekli oluşabilecek tehlikeleri yok edecek vatan evlâtları çok var.

Ordumuza ve Emniyet Teşkilatımıza dünden daha çok güvenmeliyiz.

KAÇINILMAZ SON
FETÖ'cü olmayan komutanlar da göz altına alınıyor, iddiaları var. İfadeleri alınacak ve herhalde Atatürkçü olup olmadıklarına bakılacak. 
Büyük tasfiye mi var ne...
Yaşananlardan sonra bu kaçınılmaz bir son. Neticede darbe girişimine sadece fetö’cü komutanlar katılmadılar. TSK’da büyük operasyon olacak.

FETÖ TSK’dan TEMİZLENDİ
Gözün aydın Türkiye.
Genel Kurmay, şanlı ordumuza nüfuz eden FETÖ'yü temizlediklerini açıkladı. 
Şimdi sıra sivil Fethullah destekçilerinde.
Cumartesi günü sivillere de operasyon başlatıldı. 
Devlet bununla da yetinmedi ve tüm kurumlara sirayet etmiş fetö’cüler bir bir görevden uzaklaştırıldı ve gerekiyorsa da tutuklandılar.
Hakim, savcı, polis vs. ayrımı yapılmadı ve devamı da gelecek.

DARBECİLERE DAR AĞACI GÖRÜNDÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı cenazede "idam isteriz" diye tezahürat yapan topluluğa, "...Demokrasilerde halkın talebi bir kenara konulamaz. Bu sizlerin bir hakkıdır. Bu hakkın özellikle anayasal olarak gerekli olan mercilerde değerlendirilmesi yapılır ve kararı verilir." dedi.

İDAM PKK’Yİ DE KAPSAMALI
İyi de yıllardır pkk'ya da idam istiyordu bu halk. Apo'yu da kapsayacak mı idam?
Bu halk ne isterse olacakken, şu konuda da tezahürat yapar mı acep sokaktaki vatandaşlarımız??
Hiç olmazsa pkk’lı vatan hailerine ibret olur. 
Devlete baş kaldırırken 100 bin defa düşünürler.
Yıllardır besle besle pehlivan gibi oldu çetebaşı. 
Devletin bu tutumunu gören de eline silahı alıp dağa çıkıyor.
Sallandır bir kaçını, bakalım pkk bir daha terörist bulabilecek mi?
Bu ülkenin huzura kavuşması için öncelikle çocuk katili pkk’nin dar ağacında sallandırılması gerekiyor. On binlerce vatandaşımızı, polisimizi, askerimizi acımadan öldüren teröristleri artık beslemeyelim.