Sivil Toplum Kuruluşlarının AK Parti’ye ziyaretleri devam ediyor. İlk önce Esnaf Odaları Başkanları AK Parti’yi ziyaret etti. Önceki günü (perşembe) de Ticaret Odası Yönetimi AK Parti Teşkilatına gelerek yeni yönetimle tanıştılar. Salonda çok sıcak bir ortam vardı. Karşılıklı olarak Ak Parti yeni yönetimi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyeleri yaptıkları kısa konuşmalarla kendilerini tanıtılar.
Hep söz dönüp dolaşıp, Söke’nin kalkınmasına geldi. AK Parti İlçe Başkanı Hasan Turhan, “Hazırlanan proje olursa destekleriz” derken, aynı tekerlemeyi Ticaret Odası Başkanı Toyran da yaptı.
Yani ifade ettiklerine göre, Söke’nin kalkınmasına giden yolda hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacaklar.
Tabi lafla peynir gemisi yüzmüyor.
Söke’yi kalkındıracak hangi yatırımlar gerçekleştirmeli?
Bu yatırımlar ilçe teşkilatının görevleri arasında mı yer alıyor?
Devlet istenilen hizmetleri vermediği için vatandaş, hizmet verme konusunda iktidara en yakın merci olan AK Parti İlçe Teşkilatını sorumlu tutuyor ve verilmeyen hizmetlerin getirilmesini istiyor. Üstüne düşülmediği zaman on yıllık dönemde olduğu gibi Söke’ye hemen hemen hiç yatırım yapılmıyor. Başkan Hasan Turhan’a göre AK Parti on yıl içinde Söke’ye birçok yatırım yaptı. Özel İdarenin köylere ufak tefek hizmetleri, Kuşadası yolunun yapımı gibi rutin hizmetleri Söke’ye yapılan yatırımlar olarak kabul ediyor. Tabii yanılıyor. Sayın Hasan Turhan, geçmiş iktidarlar dönemini kısa yoldan araştırırsa ne demek istediğimi anlar ve ilçemize hatırı sayılır hizmetler getirmek için çaba sarfeder.
Eski Devlet Hastanesinin bulunduğu yere inşa edilen Diş Hastanesinin AK Parti’nin ilçemize vereceği ilk hizmet olarak görüyorum. Yaklaşık eski para ile beş trilyon lira harcanarak ilçemize kazandırılacak Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi, Söke ve çevresine hizmet verecektir.
AK Parti Hükümeti, sadece Diş Hastanesine bakıp, “Biz Söke’ye çok büyük hizmet getirdik” diye böbürlenmesin. Söke’nin sorunları belli. Üretilecek yeni projelerle ilçemize hizmet getirsinler.
Mesela üçüncü bir fakültenin Söke’ye kazandırılması gerek. Bir fakülte hizmete girdi, ikincisinin temeli yakında atılacak. Eldeki kaynaklarla ve yeni bağışlarla ikinci fakülte ilçemize kazandırılabilir. Fedakarlığı hep Söke yapacak değil ya! Devlet de devreye girmeli. Aydın merkezde olduğu gibi. Aydın merkezde Milli Eğitim Kurumuna bağlı okulların % 99’u devlet kaynaklarıyla inşaa edilmiştir. Yapılan fakülte binalarında Aydın halkının maddi katkısı yoktur.
Yani Aydınlı öteden beri elini cebine atmaz, herşeyi devletten beklerdi. Dönemin İlçe Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, ilde bir açılış töreninde (1986) bizzat Aydınlılar’ın yüzüne söyledi. Bakan Güzel’e göre, Aydın Türkiye’de Milli Eğitime en az katkı yapan bir ilmiş. Günümüzde de değişen bir şey yok. Yüksek öğretimde fakülte binaları hayırsever Söke halkının katkılarıyla ilçemize kazandırılırken, ildeki fakülte binalarını hala devlet inşaa ediyor.  Bu haksız davranışa kader diyebilir miyiz?
Kader falan değil. Düpedüz ayrımcılıktır. Bugüne kadar başımıza ne geldiyse bu ayrımcılık yüzünden geldi. Aydın ve Nazilli’ye iki-üç yıl içinde binar kişilik öğrenci yurdu inşaa edilirken Söke, 500 kişilik öğrenci yurdunu yıllarca konuşup, duruyor. Ama hala taş üstüne taş koyamadık. Neden?
“Ayrımcılık yüzünden!”
AK Parti İlçe Başkanı Hasan Turhan’dan katkıda bulunmasını bu yüzden istiyoruz. Öyle bir devirde yaşıyoruz ki, ağlamasını bilmeyene mama yok. Yani hizmet yok. Bu kötü kaderi el birliğiyle değiştirmek bizim elimizde. Yeter ki o bilinçte olalım.