KAYMAKAM KURTBEYOĞLU'NA GÜVENELİM…

Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu'na Söke OSB konusunda çok güveniyorum.
İyi ki; OSB'nin başında Söke Belediyesi'nden kimse yok!
Çünkü Belediye Başkanı Süleyman Toyran dahil kimseye güvenmiyorum!
Ben de; Söke Belediyesi yönetimine karşı güvensizlik ortamı oluşması bilindik sebep!
Malum sebep; AKP'li bir iş adamının kandırılarak, güya!!! Söke Belediyesi'nin borçlarının ödettirilmiş olması. "Güya!" diyorum, çünkü bu paranın bir miktarının ne şekilde değerlendirildiği konusu gizemini koruyor. 

Hatırlanacağı gibi, "Söke OSB'nin yolu ve çevre düzenlemesinin yapımına!" diye iş adamının 50 bin lirası kata külle ile alınmıştı. Belediye Başkan Yardımcısını hayırsever vatandaşın kapısına gönderen Toyran,  "Söke OSB'nin 50 bin liraya ihtiyacı var!" yalanını söyleterek bir çirkinliğe imza attı.

Hem de Söke OSB'nin kasasında 34 milyon (34 trilyon) TL. olduğu halde...
Hem de "Söke OSB'nin bağış alamaz" hükmüne rağmen…
Başkan Yardımcısı bağışçıdan yardım istediği gün, Söke OSB'ye vekaleten başkanlık yapıyordu!
Anlayacağınız, emanete hıyanet dilmiştir!
Sonra da kalktılar bağış miktarı 50 bin lira değil, 30 bin lira deyiverdiler?!
Bağışçı; "Söke OSB'ye diye benden 50 bin lira yardım talebinde bulundular." diyor.
Siz olsanız bu durumda kime inanırsınız?!

Toyran bir de ne dedi?
"Ne var bunda?
Bağış yapan kişinin Söke Belediyesi'ne 50 bin lira bağış yaptığı konusunda bilgisi ve onayı var!" (Bağış miktarının 30 bin lira olmadığını itiraf ediyor. 50 bin lira olduğu konusunda kendi ağzıyla yakayı ele veriyor)
İsterse beni mahkemeye versin ama söylemeden edemeyeceğim!
BELEDİYE BAŞKAN AĞZIYLA KOSKOCAMAN BİR YALAN!!!
Bağışı yapan AKP'li iş adamı, Söke Belediyesi'nin borçlarını ödediğini kesinlikle bilmiyordu. Hâlâ daha, "Bana; Söke OSB'ye dediler ve 30 bin lira yolu yaptığı söylenen bir firmaya, 20 bin lira da yolun yapımında kullanılan malzemeyi çeken bir naklife firmasına ödeme yaptım. Ben yardımı Söke Belediyesi için değil, Söke OSB için yaptım." diyor...

Şimdi ben; Toyran'a ve ekibine nasıl güveneyim?
Ya siz! Söke halkı ya siz! bu yönetime nasıl güveneceksiniz?

50 bin lira mı, 30 bin lira mı konusunu dahi açıklayamayan ve köşe bucak kaçan bir belediye başkanı düşünebiliyor musunuz?
Toyran'ın yönetimi hakkında buradan suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Cumhuriyet Savcısı bu olayın üzerine gitmelidir. Bağışçının verdiği para 50 bin liradır ve düzenlenen bir basın toplantısında Toyran bunu kendi ağzıyla da itiraf etmiştir. 
O basın toplantısının yapıldığı güne kadar da bağış miktarının 50 bin lira olduğu konusu bağışçıyla yaptığım görüşmeler neticesinde tarafımdan defalarca yazılmış ve çizilmiştir. Kimse de bu miktarın 50 bin lira olmadığını söylememişken, Toyran'ın Başkan Yardımcısı Ahmet Karakaş sessiz, derinden, fısıltı şeklinde, "Bağış miktarı 50 değil, 30 bin lira" deyivermiştir!.

Nedense artık!?

Toyran; yanı başında oturan yardımcısına dönüp, “Ha öyle mi? Düzeltiyorum o zaman. Bağış 30 bin liradır. Gazeteci Durmuş Tuna yalan ve yanlış yazıyor!” bile diyememiştir.
Çünkü nutku tutulmuştur, ne diyeceğini bilememiş ve sessizce yapılan bu İtirafı, bu çok önemli detayı duymazdan gelip, geçiştirmiştir. 

Sadece; "Ne var bunda? Bu olay neden bu kadar büyütülüyor!?" diyebilmiştir...
Hal böyle olunca da dikkatler bu yöne çevrilmiştir.
Bu işte bir çapan oğlu var Söke halkı!
Bu işte bir iş var!
İşadamının, "Ben; Söke OSB'ye bağış yaptım" ve "Ben; 30 bin lira değil, 50 bin lira bağış yaptım." söylemi devam etmektedir. 
Aksi olsaydı zaten şimdiye çoktan beni yalanlarlardı.
Bağışçı işadamını basının karşısına çıkarıp, hem teşekkür edin, hem de beni yalanlayın! Bunu neden yapa mıyorsunuz?
Bence 20 bin lira uçtu!
Bu olay CHP'nin diğer meclis üyelerini de rahatsız etmesi gerekiyor, diye düşünüyorum! ama hepsi sus pus!!!

BENİM İÇİN TOPLANMIŞLAR!!!
Bir meclis üyesi ağabeyim geçen hafta beni uyardı. Söke Belediye Meclis Üyeleri olarak grup toplantısında beni konuştuklarını söyledi. Gündem maddesi benmişim. Toyran aleyhinde yazdığım yazılar nedeniyle Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çeçioğlu’na şikayet edilip, edilmemem tartışılmış ve oylanmış.
Oylamada oy çokluğuyla şikayet edilmem yönünde karar alınmış. 
Bu görev için de bir meclis üyesi arayışına girilmiş. Yıllardır tanığım, sevdiğim, saydığım yani değer verdiğim bir isim görevi üstlenmş. 
Sonrasını bilmiyorum!
Düne kadar değer verdiğim!!! meclis üyesi görevi ifa etmiş midir, etmemiş midir bilmiyorum?
Orası muamma!
Şimdi bunlar Söke’yi yönetiyorlar öyle mi?!

NOT: Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu'nun Söke için doğru bir seçim olduğunu düşünüyorum. 
Dürüst kişiliğiyle güzel işlere imza attığını ve atacağını görüyorum. 
Deneyimli görev adamı Kasım Üzüm ağabeyim geçmişte olduğu gibi şimdi de sayın kaymakamımızı doğru ve güzellikler konusunda yönlendirme demeyeyim ama bilgilendirecektir, umarım...