Elli yılın en soğuk kışını yaşıyormuşuz, öyle diyorlar. 
Doğal gaz gelince kaloriferli evimiz  ısıtıcısız kaldı.  Çözüm için aldığım UFO taklidi, üç ısıtıcı da hatalı çıkınca iade etmek zorunda kaldım. Şaka gibi. Soğuklar da tüm azametiyle sürüyor bilindiği gibi. 
Şaka gibi deyince; her alanda olduğu gibi piyasada standart dışı üretilen malzemeler, her geçen gün biraz daha yoksullaşan insanlarımız için can simidi haline gelse de yaşananlar, “kalitesiz mal alacak kadar zengin değilim.” sözünü doğrular nitelikte. Kalitesiz mallar paralarımızın boşa gitmesinden başka bir işe yaramıyor gerçekten… Üçüncü  sayfa haberlerinin yoğunluğu da bunca tehlike arz eden araçların bile denetlenmesindeki umursamazlık değil mi?
Bir de madalyonun diğer yüzü var.   Son yaşadıklarım, yıllar önce bir gazeteden kesip sakladığım “KILAVUZ DA NEYMİŞ” başlıklı bir yazıyı anımsattı…
Şaka Gibi…
* Erzincan’da aşırı sıcaklardan bunalan bir ev hanımı raflarını çıkardığı buzdolabının içine minder koyarak oturmuş. Kapısı açık kalan buzdolabının kompresörü bozulunca, iyi soğutmuyor diyerek üründen şikayetçi olmuş.
* Diyarbakır’da  fritöz alan bir müşteri, ürünün ilk kullanımda eridiğini görünce bayinin yolunu tutmuş. Büyük bir hırs ile içeri giren müşteri elindeki erimiş fritözü göstererek kendisine arızalı mal satıldığını söylemiş. Fritözü gören satış görevlisi nasıl kullandığını  sorunca adam anlatmış; “Ocağı yaktım, fritözü üzerine koydum. İçine yağ koydum. Ama yanmaya, erimeye başladı.”
* Arızalanan bulaşık makinelerin bakımı için servise giden görevlilerin, çıkış borularında tıkanmaya neden olan kumun, makinede ıspanak, lahana ve marul yıkadıklarını hatta kolay salça yapmak için domatesleri yumuşattıklarına tanık olmuşlar.
* Mersin’de son model bir ütü alan tüketici, elektrikler kesilip işi yarım kalınca elektriksiz ütü yapmanın yöntemini keşfetmiş! Ütüyü ocakta ısıtarak işine devam etmek isteyince ütünün yanmasına neden olmuş…
* Şanlıurfa’da bir müşteri, satın aldığı bir mikrodalga fırında yumurta kaynatmayı denemiş. Deneme basınç nedeniyle yumurtanın patlamasıyla sona ermiş. Mikrodalga fırının infilak etmemesi şans olarak değerlendirilirken müşteri, “Yumurta bile kaynatmıyor, bu fırını ne yapayım? Paramı geri verin.” Diyerek ürünün değiştirilmesini talep etmiş.
* Mersin’de elbisesinin fırının içinde yandığını söyleyen bir müşteri teknik servisi çağırmış. Elbisenin yanarak fırının içine yapışmasından yakınan tüketiciye fırınında sadece yemek pişirilmesi önerilmiş. Fırının içinde çamaşır kurutmaya sıklıkla rastlayan  servis  elemanları  ayrıca çok sayıda beyaz eşya sahibinin, fırınlarının içini mutfak dolabı olarak kullandıklarına tanık olmuş. İçinde unutulan, şeker, elbezi, mutfak önlüğü gibi malzemelerin yanması sonucu fırınların kullanılamaz duruma geldiği belirlenmiş.
* Diyarbakır’da ise buzdolabının içini aydınlatan ışığı yetersiz bulan bir vatandaş, içine birkaç mum yerleştirerek kendince sorunu çözmüş. Ancak mum buzdolabının tavan kısmını yakınca üründen şikayetçi olmayı ihmal etmemiş.
* İstanbul’daki bir müşteri de elektrikli çay suyu ısıtıcısının eridiği şikayetiyle servise başvurmuş. Isıtıcının elektrikle çalıştığını bilmeyen müşterinin ocağın üzerine su ısıtıcısını koyarak suyu ısıtmaya çalıştığı anlaşılmış. İstanbul’daki bir başka müşteri de elektrikli karıştırıcıyı tencereden çıkarmadan yemek pişirmiş. Alet eriyince de şikayetçi olmuş.
* Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki bir tüketici toplantısında da bir kişi, buzdolaplarının sebzeliklerinin daha büyük olması gerektiğini söylemiş. Bu talebinin nedeni sorulduğunda,”Yazları çok sıcak geçiyor. Ayakkabılarımızı içine koyup soğutuyoruz. Sebzelikler büyük olursa daha çok ayakkabı soğutabiliriz.” Yanıtını vermiş.
* Elazığ’da  mağarada ortan bir vatandaş aşırı sıcaklardan bunalarak klima almış. Mağarada bulunmaması nedeniyle dışarıdan kaçak elektrik çekmiş. Yetersiz elektrik klimanın performansını bozunca tüketici, klimanın randımanı düşük diye şikayette bulunmuş.