İki gazetede birden resmimde basılarak (İHA) tarafından bir yorum yapılmış. Yapılan yorumda Gündem bittikten sonra kameramanının gelmesiyle, yeniden görüşmelerin sürdürüldüğü anlatılmaktadır. Ekran sevdasından söz edilmektedir.

Basının kamuyu bilgilendirme görevinin esas olduğu tartışılmazdır. Bu görevini yaparken doğru bilgilendirmesi için gerekli özeni göstermesi de esas olmalıdır.

Bizler kamu görevi yapıyoruz. Bu görevi yaparken mecliste alınan kararların, yaptığımız çalışmaların kamuyla paylaşmamız bir yasal zorunluluktur. Halkımızın yaşamını kolaylaştırmak için yapılması gerekenleri önergeler vererek, dile getirmeye çalışıyoruz.

Basın mensupları yapılan çalışmalardan izleyebildiklerini haber olarak veriyorlar. Görevlerini yapmaya çalışıyorlar.

Saygı duyuyorum.

Bu habere konu olan tartışmalardan söz etmeden önce, birazda İl Genel Meclisi’nin çalışma yönteminden söz etmek istiyorum.

İl Genel Meclisi bilindiği üzere gündemli olarak toplanır. Gündeme hangi konunun alınıp alınmayacağına Meclis Başkanı karar verir. Gündemler görüşüldükten sonra İl Genel Meclisi üyeleri tarafından verilen önergeler görüşülür. Kısacası önergeler en sonra görüşülür.

Yine önergelerin gündeme alınıp alınmayacağı meclis başkanının insiyatfindedir.

Mutlak çoğunluğu bulunan AKP’li Meclis Başkanı, istediği önergeyi gündeme aldırmakta, istemediğini de aldırmamaktadır. Ayrıca İl Genel Meclisi Başkanı AKP’nin İl Başkanı’dır.

Tartışma nereden kaynaklandı, sorusuna gelince;

Cumhuriyet Halk Partisi’nin Kuşadası İl Genel Meclisi üyesi Sayın Akan Evren, Meclis Başkanlığı’na aşağıdaki önergeyi vermişti.

“2007 yılında küresel ısınma nedeniyle beklenen yağışların yağmaması, Büyük Menderes havzasının sulama suyu gereksinimini karşılayan barajlarımızda ve göletlerimizde yeterli su depolanmaması sonucunda B.Menderes havzasında geçimini tarımdan sağlayan çiftçilerimiz ürünlerini zamanında ve yeterince sulayamadıkları için büyük zarara uğramış, ekonomik bakımından zor durumdadır.

Barajlarımızda su seviyeleri düzenli yağmur yağsa da,  2008 yılında aynı sorunların yaşanacağını göstermektedir.

2008 yılında çiftçilerimizin 2007 yılında yaşadığı sorunları yaşamaması için B.Menderes havzasında bulunan ilimiz Aydın’da ve komşu il Denizli’de ürün ekim planlamasının yapılması gerekmektedir.

2008 Yılında B.Menderes havzasında komşu il Denizli İl Genel Meclisi ile iş birliği yapılarak “Ürün Ekim Planlanmasının “yapılması için meclisimizce gerekli çalışmaların yapılmasını öneriyorum.

                                               Saygılarımla.     01.10.2007”   

Bu önerge verilmişti. Bu önerge üzerine Meclis Başkanı daha önce kuraklıkla ilgili önerge verildiğinden söz ederek gündeme almak istemedi.

Bunun üzerine ben söz alarak ürün planlanmasının çok farklı bir konu olduğunu, küresel ısınmanın  herkes tarafından kabul edildiğini belirterek, oluşan iklim koşullarına uygun hangi bitkileri yetiştirilmesi gerektiğinin ancak bilimsel araştırmalarla ortaya çıkarılacağını belirten bir konuşma yaptım.

Arkadaşımızın verdiği önergeyi bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini belirttim.

Bu konuşmayı yaparken basın mensuplarının çekim yapıp yapmadığına dikkat bile etmedim. Farklı bir yaklaşımdı. Uzun zamandır çiftçi temsilcileri de ürün deseninden söz ediyorlar. 

Ne yazıktır ki ;  Meclis çoğunluğuna güvenen AKP’liler verilen bu önergeyi  gündeme bile almadılar. Bölgemizin geleceği ile ilgili yapılması gereken  çalışmalar salt CHP’li bir meclis üyesinden geldi diye gündeme alınmamıştır.

Gerçekleri söylemeye devam edeceğiz. Gerçekleri söylemekten de korkmuyoruz. Basınla hiçbir sorunumuz yoktur. Yeter ki tarafsız,özgür ve objektif davranılsın.