Türk Kadınlar Birliği Söke Şube Başkanı Filiz Aykanat, “Biz kadınların

Türk Kadınlar Birliği Söke Şube Başkanı Filiz Aykanat, “Biz kadınların

Türk Kadınlar Birliği Söke Şube Başkanı Filiz Aykanat, “Biz kadınların omuzdaşlığı olmaksızın, barış ve demokrasinin kazanılması imkansızdır”

Değerli Kadınlarımız, Bildiğiniz gibi, bu ay içerisinde, Dünya Kadınlar Günü"nü bir kez daha, çeşitli etkinliklerle ülkemizde ve tüm dünyada barış ve sevgi dileklerimizi ileterek kutluyoruz. Birleşmiş Milletlerin 1977 yılında 8 Mart'ın Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmasına karar verdiğinden, bugüne kadar her yıl, bu çoşku ve sahiplenme, ülkemizde de artmaktadır. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, eşitsizliğe ve ayrımcılığa karşı, Kadınların toplumsal ve ekonomik sorunlarını haykırdığı, çözüm için birleşmenin zorunluluğunu vurguladığı bir gündür.
8 Mart, eşitlik ve haklar için mücadele eden kadının, toplumsal konumunun değerlendirildiği, sorunların tartışıldığı ve yeni çözümlerin belirlendiği uluslararası düzeyde bir dayanışma günüdür. Ancak bugün, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet"imizde, kadını ikinci sınıf gören onu sosyal ve siyasal yaşamdan çekmeye çalışan, demokrasinin ve laikliğin karşıtı olan akım, sistemli bir tırmanış içerisindedir. Bu bağlamda 8 Mart bir kat daha önem kazanmaktadır. çünkü Demokrasinin temeli olan, laiklik ilkesini savunmak ve korumak durumunda biz kadınlar için, 8 Martıarı kutlayabilmenin anlamı; bu ilkelerin yok edilmesine karşı mücadele vermekten geçmektedir. Demokrasi ile kadın haklarının, bir bütün olduğunu, sürekli vurgulamaktan vazgeçmemiz, asla mümkün değildir. Bu durumda kırda ve kentte, tüm kadınlarımızın, ileri, çağdaş ve katılımcı bir konuma gelebilmesi için laikliğin ve demokrasi savunucuları olmaları ve gerek yasalardan gerekse kadının sosyal statüsünde yapılması gereken, her tür eşitliği sağlayıcı gelişme için 8 Mart'larda değil; 365 gün boyunca mücadele vermeleri gerekmektedir. çünkü: Biz Kadınların desteği ve sevgisi olmaksızın, ilerleme sağlanamaz. Biz kadınların omuzdaşlığı olmaksızın, barış ve demokrasinin kazanılması imkansızdır. Ve biz kadınların katılımı ve çabası olmaksızın, laik ve çağdaş bir toplumun kurulması gerçekleştirilemez. Tıpkı, Kurtuluş savaşımızda olduğu gibi, bugün de aynı mücadele ruhu ve çoşkusuyla, laik ve çağdaş Cumhuriyetimizi kuran Atatürk'ün ilke ve devrimlerine sahip çıkacağımıza söz veriyor ve tüm kadınlarımızı, bu mücadele için birlikte olmaya çağırıyoruz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.