Söke Ticaret Odası (STO) seçimi geçtiğimiz hafta cumartesi günü
yapıldı. 1700'e yakın üyeye sahip STO'nun 380 üyesi borçlu olduğu için
oy kullanmaya haiz değildi. STO yönetimi, seçme ve seçilme hakkına
sahip 1320 üyesinden de ne yazık ki, sadece 453'ünü oy
kullandırabildi.
Ne yazık ki, dememdeki neden şudur!
STO, 7 meslek grubunda seçime gitti.
Bu şu demek oluyor!
Meslek Komiteleri 2. Meslek Grubu hariç asil 7, yedek 7 olmak üzere 14
üyeden oluşuyor. 7 Meslek Komitesi olduğuna göre, 96 üye yapar. 453 oy
kullanan üyeden listelerde adı geçen 96 üyeyi çıkaracak olursak 357
üyenin kongreye ilgi gösterdiği sonucuna varırız.
Ben bu sonuçtan şu yorumu yaparım!
STO yönetim kurulu başkanı Süleyman Toyran ve meclis başkanı Behlül Er
güven tazeledi, ama genel kurula iştirak etmeyen 867 üyesinin
(mazaretli katılmayanlar hariç) teveccühünü kazanamadı.
Aklıma şöyle bir soru da geldi!
Acaba karşı bir liste çıksaydı sonuç farklı olur muydu?
Süleyman Toyran ve Behlül Er dönemi son bulur muydu?
STO yönetiminden görevde bulundukları geçen süreçte üyelerin
desteklerini çektikleri görülüyor.
Üyeler tepkili...
STO'nun hangi olumlu icraatının olduğunun sorgulaması yapılıyor.
STO yönetiminin yaşanılan krizi önleyici hangi araştırmanın içerisinde
olduğunun cevabını arıyorlar.
STO'nun, "sen, ben, bizim oğlan!" zihniyetiyle yönetilmesinden herkes
rahatsız. Dün verilen sözler unutuldu ve gelen koltuğa yapışıyor hem
de bırakmamacasına.

Görev almak isteyen işadamları da engelleniyorlar. Bunun en çarpıcı
örneğini Söke İşadamları Derneği (SİDER) listelerde üyelerinin de yer
almasını isteğinde gördük. STO yönetimi, SÖGİAD ve SİDER'e, "gelin siz
de yönetimlerde yer alın. Ortak müştereklerde biraraya gelelim. Söke
için elele verelim. Gerektiğinde yumruğumuzu masaya birlikte vuralım.
Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz içindir. Ancak böyle güçlenebiliriz."
demesi gerekirken tam aksi bir tutum sergilemiştir.
Birileri 4 yıl sonrasının hesabını yapmaktadır...
"Nasıl olsa Süleyman Toyran ve Behlül Er bir dönem daha seçilme
hakkına sahip olamayacaklar ve önümüz açılacak. Durduk yere dertsiz
başımıza dert açmayalım. Bu güzelim koltuklara rakipler yaratmayalım!"
düşüncesindeler.
STO seçimi sonucunda bana göre kazanan taraf olmamıştır. Gereksiz yere
gruplaşmalara neden olunmuştur. Dışlanan STO üyeleri bugünden 4 yıl
sonra yapılacak seçimin hesaplarını yapmaya başlamışlardır. Kısacası
STO seçimden bölünerek çıktı. Bakalım, Süleyman Toyran ve Behlül Er
görev süreleri boyunca birlik ve beraberliği sağlayıcı ne gibi adımlar
atacaklar.
Yazarın Notu: STO ile SİDER arasında seçimlerle ilgili yaşanan gizli
görüşmeleri ve konuşulanları benimle birlikte bazı gazeteler yazmıştı.
Bu yüzden bize tavır koyan STO yönetimi, çok büyük gizliliği olan
yönetim kurulu toplantısındaki, "SİDER'e cevap verilsin mi, verilmesin
mi?" yönündeki oylama sonucunun kamuoyuna sızmasıyla ilgili neden
yaptırımda bulunmamıştır? Bu yönetici yine yönetim kurulu üyesi olarak
listeye neden yazılmıştır? Üyesi olduğum STO seçimine protesto ederek
katılmadım. Benim gibi düşünenlerin sayısının da az olmadığı
görülmektedir.
Dilerim, iki değişiklikle yenilendiği savunulan yönetim kurulunun
mecburen ve mecburiyetten güven tazelediği görülür de, gelecek adına
olumlu işlere imza atılır.