SORUŞTURMANIN SELAMETİ AÇISINDAN
Söke Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nejat Sağel’in açıklamaları kafa karıştırmaya devam ediyor.
Zeytinyağı prim desteği yolsuzluğu operasyonu kapsamında oğlu Turhan Sağel ile birlikte gözaltına alınan ve yurtdışı çıkış yasağı şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Söke Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nejat Sağel’in açıklamaları kafa karıştırmaya devam ediyor.
Borsa Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Büyük Menderes Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerinden istifa etmemesi için TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun kendisini bizzat aradığını belirten Nejat Sağel şaşırtmaya devam ediyor.
Rifat Hisarcıklıoğlu’nun bu yönde çıkan haberlerden rahatsız olduğu gelen bilgiler arasında.
Söke Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Tanyeri’nin de bilgi sahibi olmak ve zeytin üreticisi oda üyelerinin durumunu öğrenmek için ve de kendilerine söz hakkı düşmesi halinde konuşmak için basın toplantısına katıldığı öğrenildi.
Ziraat Odası Başkanı Tanyeri’nin basın toplantısına Ahmet Nejat Sağel'e destek amacıyla katılmadıklarını belirtmesi “neler oluyor?” sorusunu gündeme getirdi.
Nejat Sağel’in destek arayışı ve kurnazca yaklaşımı Söke Ticaret Odası’nı da karıştırdı.
Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Kutay’ın basın toplantısına Nejat Sağel’in daveti üzerine katılması krize neden oldu.
Ticaret Odası Meclis Başkanı Veysel Kara ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erdinç Algür’ün kendilerine danışılmadan basın toplantısına katılınmasına ve Ticaret Odası isminin ‘Nejat Sağel’e destek verildi” şeklinde kullanılmasına tepki gösterdiler.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Söke Ticaret Odası ve Söke Ziraat Odası isminin kurnazca kullanılmaya çalışılması müthiş bir zekanın ürünüdür?
Gelelim asıl meseleye!
Ahmet Nejat Sağel ile gözaltı süresi sonrasında aramızda geçen bir telefon görüşmesi oldu.
Görüşmeyi okuyucularımla paylaşmak ve Söke Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Atbaş’ın da bilgisine sunmak istiyorum.
D. Tuna: Nejat Bey, Söke Ticaret Borsası olarak yurtdışı programınız olduğunda nasıl temsil edeceksiniz? Yurtdışı çıkış yasağınız var? Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini bırakmanız gerekmiyor mu?
A. N. Sağel: Savcı Bey ile bu konuyu görüştüm ve sıkıntı olmayacağını söyledi. Söke Ticaret Borsası'nın yurtdışı programı olduğunda özel izinli olarak çıkış yapabileceğim.
Zeytin ve zeytinyağı prim desteği sahteciliği operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan ancak yurtdışı çıkış yasağı getirilen Ahmet Nejat Sağel'e Savcılık Makamı tarafından böyle bir imtiyaz sağlanmış olabilir mi?
Böyle imtiyazlı durum mümkün müdür?
Tutuksuz yargılanmak üzere adli kontrol şartı getirilen kişinin konumu itibariyle özel yargılama yapılabiliyor mu?
Yurtdışı yasağı olan Ticaret Borsası Başkanı Sağel’in adli kontrol tedbiri duruma göre sonlandırılabilir mi?
Yazımda belirttiğim nedenlerden kaynaklı olarak inanmak istemiyorum ama Söke Cumhuriyet Savcısı Nejat Sağel’e böyle bir şey demiş olabilir mi?
Böyle bir şey olduğuna inanmak istemiyorum çünkü adli kontrol şartı açık ve net, yoruma kapalı.
“Yurt dışına çıkış yasağı bir adli kontrol tedbiri olması ve tutuklama kararına bir alternatif olarak düzenlemesi sebebiyle kişi için kuvvetli suç şüphesi, delil karartma yahut kaçma ihtimali gibi durumlar söz konusu olduğunda verilmektedir” deniliyor.
Nejat Sağel’in inandırıcılığı olmayan bu söylemi, Söke Cumhuriyet Savcısını zan altında bırakmaya yönelik bir yaklaşımdır.
Söke Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Atbaş hem bu konu için hem de zeytinyağı prim yolsuzluğu nedeniyle bir iki kelime açıklama yaparsa mutlu oluruz.
Bilgi kirliliğine son vermek için Söke kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi önem arzediyor.
Bunu da yapması gereken Savcılık Makamıdır.
Nejat Sağel basın toplantısında gizlilik yasağı olduğunu söyledi.
Bazı basın mensupları da yayın yasağı olduğunu sanıyorlar ve haber yapmıyorlar.
Söke Cumhuriyet Başsavcılığı Makamı’ndan basın bülteni ile açıklama bekliyoruz.
Sayın Atbaş!
Adli kontrol tedbiri olan yurt dışına çıkış yasağı, “…kişi için kuvvetli suç şüphesi, delil karartma…” gibi durumlar söz konusu olduğunda verilmektedir, deniliyor.
Nejat Sağel’in zeytin ürününe tescil yapan Söke Ticaret Borsası Başkanı olarak görevine devam etmesi soruşturmanın selameti açısından şüphe uyandıran bir durum değil mi?
Savcılık Makamı olarak yargılama sürecinde Söke Ticaret Borsası’ndan talepleriniz olduğunda ne olacak?
İstenecek belge ve en önemlisi de yazılı görüş olursa resmi evrakta Başkan Sağel’in imzası olmayacak mı?
Prim yolsuzluğu kapsamında istenecek bilgi, belge ve görüşlerde Ticaret Borsası personeli sağlıklı bir şekilde haraket edebilir mi ya da müdahale edilmeyeceğinin garantisi var mı?
Soruşturmanın selameti açısından uyarmak istedim…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.