█ Gerçek Gazetesi
Hamdi AKGÜL
Söke Ziraat Odası, Söke Belediyesi, Söke Ticaret Borsası ve Söke Ovası Sulama Birliği tarafından 9 Nisan 2012'de düzenlenen "Söke 1. Pamuk Çalıştayı" sonuç bildirgesi; 25 Nisan 2012 Çarşamba günü saat 14.20"de Söke Ziraat Odası Meclis Salonunda düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna açıklandı.
Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş, Söke Belediye Başkan Yardımcısı Enver Helvacı, Söke Ticaret Borsası Başkanı Bertan Balçık ve Söke Ovası Sulama Birliği Müdürü Ömer Yıldız'ın kurumları adına yer aldıkları basın toplantısında, Ziraat Odası'ndan; yönetim Kurulu üyeleri Aşkın Can ve Şaban Akat, Meclis Başkanı Kemal Göven, Başkan Yardımcısı Yılmaz Özel, Meclis Üyeleri; Engin Öztürk, Ali Bahadır, Bahtiyar Şanlı ile Ramazan Pehlivan'da toplantıda hazır bulundular.
Basın Toplantısında ilk konuşmayı yapan Söke Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Kocabaş, Türkiye'de pamuk fiyatlarının 2 yıldır dünya fiyatlarının altında işlem gördüğünü belirterek, maliyetin üstünde 50- 60 krş. zararla pamuk üretimi yaptıklarını bu nedende pamuk destekleme priminin en az 60 krş. olması yönünde taleplerinin bulunduğunu söyledi. Mahlıç pamuğun devletin kalite eksperleri tarafından kalite standardı verilirken daha dikkatli olunması ve paçalı pamuğun kaliteli pamukla aynı işlemi görmemesi için daha titiz davranılmasını dile getiren Başkan Kemal Kocabaş, "2023 yılında Türkiye'nin 2,5 milyon ton pamuk tüketimine gereksinimi olduğu öngörülmekte. Oysa şu anda üretim 750 - 760 bin civarındadır. Aradaki büyük açığın kapatılarak pamuk üreticisinin devlet tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Talep ve önerilerimizi sunduk, sonuç alınmasını bekliyoruz" dedi.
Söke 1. Pamuk Çalıştayı Sonuç Bildirgesi Söke Ticaret Borsası Başkanı Bertan Balçık tarafından okundu. Sonuç bildirgesinin giriş bölümünde; pamuğun tarım ve sanayi dalında yarattığı istihdam ve katma değer nedeniyle ülke için vazgeçilmez bir ürün olduğu belirtilirken, 2. bölümde pamuğa dayalı sanayilerin küresel rekabet gücünün geliştirilmesi ve dış ticaret açığının kapanması için Türkiye'de pamuk üretiminin artırılmasının zorunluluğu rakamlarla vurgulandı. Türkiye'nin pamuk tarımı ve ticareti ile pamuğa dayalı sanayi dallarında küresel rekabet gücünü geliştirerek ülke ekonomisine katkılarını arttırabilecek bilgi, deneyim ve alt yapıya sahip bir ülke olduğu rakamlarla dile getirildi. Türkiye'de pamuk üretiminin geliştirilmesi için, çiftçilerin rakip ülke çiftçileriyle eşit rekabet koşullarına kavuşturulması yine rakamlarla mukayese yapılarak değerlendirilirken, pamuk üretiminin arttırılması bir yana, mevcut durumu koruyabilmesi için bile, sezon öncesi alınması gereken acil tedbirler olarak; 46 kuruş olarak açıklanan 2012 sezonu devlet destekleme priminin 60 krş'a çıkarılması. 2011 primleri, üreticilerin yeni sezon ekim harcamalarında kullanabilmeleri için, en geç mayıs ayı başında ödenmesi, pamuk üretiminde mazot desteği, alan bazında değil üretime endekslenerek ve üretime mazot faturaları üzerinden verilmesi talepleri yer aldı.
Söke 1. Pamuk Çalıştayı Sonuç Bildirgesi'nin son bölümünde sezon öncesi alınması gereken acil önlemlerin yanı sıra; orta vadede ülkemiz pamuk üretiminin istikrarlı bir kalkınma sürecine girebilmesi için; 9 maddelik talep ve öneriler yer aldı. Buna göre; Pamuk "Stratejik Ürün" olarak ilan edilmeli ve bu bağlamda yılda en az 1 milyon ton lif pamuk üretilmesi eşik hedef olarak belirlenmeli ve uygun politikalarla üretimin daima bu eşik değerin üzerinde seyretmesinin sağlanması. Destekleme primleri en az 5 yıllık dönem için belirlenmesi ve dönem başında ilan edilerek, dönem boyunca kararlılıkla uygulanması. Prim miktarlarının her yıl üretim maliyetleri ile enflasyon oranında yükseltilerek, destek mekanizmasının işlevinin korunması. sadece pamukta değil, desteklenmesine karar verilen bütün ürünlerde (mısır, buğday v.d.) primler dünya fiyatları ile yurt içi üretim maliyetleri arasındaki farklar esas alınarak, 5488 sayılı Tarım Kanunu hükmü uyarınca "Fark Ödeme Sistemi" ne göre belirlenmesi. Kaliteli pamuk üretiminin teşviki, kaliteli pamuğa farklı pazar değeri kazandırabilmek ve bunu üreticiye yansıtabilmek amacıyla: Pamuk kalite sınırlandırılması ülkemiz koşulları ve sektör ihtiyaçları doğrultusunda yenilenmesi. Lisanslı depoculuk girişimlerinin teşvik edilmesi.
Çiftçilerin satın aldıkları başlıca girdiler (mazot, gübre, ilaç, makine v.d.) için ödedikleri, diğer üretici şirketler gibi mahsup edemedikleri KDV oranlarının yüzde 1 seviyesine düşürülerek adaletsizliğin ortadan kalkması ve haksız yere yükselen maliyetin gerçek seviyeler düşmesinin sağlanması. yerli pamuk kullanan sanayicilerimizin desteklenmesi. Arazilerin miras yoluyla parçalanmasının önlenmesi için arazi toplulaştırma çalışmalarının hızlandırılması ve "Tarımda Kümeleme Modeli" nin geliştirilmesi. Pamuk tohumunda dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla kamu sektörü ve yüzde 100 yerli sermayeli özel kuruluşların yerli tohum üretim ve ıslah çalışmalarının teşvik edilmesi, ayrıca; çeşit çokluğunun yarattığı kalite kayıplarının önlenmesi Söke 1. Pamuk Çalıştayı Sonuç Bildirgesi'nde yer aldı. Söke Ticaret Borsası Başkanı Bertan Balçık, sonuç bildirgesini, başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere ilgili bakanlara ve Aydın Milletvekillerine iletecekleri kaydederek konuşmasını tamamladı.
Söke Belediye Başkan Yardımcısı Enver Helvacı, 1. Pamuk Çalıştayı'nın sonuç bildirgesinin okunması ile başarıyla tamamlandığını ifade ederek, "Pamuğun içinde bulunduğu durumu açıkça ortaya koyan bir sonuç bildirgesi. Söke'mize hayırlı olmasını diliyorum" dedi.
Söke 1. Pamuk Çalıştayı Sonuç Bildirgesi'nin basın toplantısıyla açıklanması ile pamuk üreticisinin sorunları ve çözüm önerileri çiftçimizin gözünü Ankara'ya çevirdi.