SOMA ŞEHİTLERİ ANILDI

SOMA ŞEHİTLERİ ANILDI

Geçtiğimiz yıl meydana gelen faciada hayatını kaybeden Soma Maden emekçileri dün saat: 17.30’da Söke’de de anıldı.

Gerçek Gazetesi / İmdat GÜÇLÜ
Geçtiğimiz yıl meydana gelen faciada hayatını kaybeden Soma Maden emekçileri dün saat: 17.30’da Söke’de de anıldı.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), DİSK Tekstil-iş, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, Alevi Dernekleri gibi demokratik kitle örgütlerinin düzenlediği ortak basın açıklamasına Cumhuriyet Halk Partisi Söke İlçe Örgütü, İlçe Başkanı Hüseyin Gündüz, İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, Aydın Milletvekili ve adayı Prof. Metin Lütfi Baydar, CHP eski milletvekillerinden Mehmet Semerci ile partililer, Halkların Demokrasi Partisi Söke İlçe yönetimi, Aydın milletvekili adayı Sevay açıcı ile üniversite grubu gençliği destek verdi.
DİSK Tekstil-İş Söke Şube Başkanı Cemal Poyraz tarafından okunan ortak açıklamada özetle, “Manisa Soma’da 13 Mayıs 2014’te meydana gelen ve 301’i canımızı yitirdiğimiz yüzyılın en büyük iş faciasının yıldönümü bugün. 301 canımızın acısı hala yüreğimizde. 13 Mayıs işçi katliamında Soma’da yaşamını yitiren tüm maden emekçilerini saygıyla anıyor, yakınlarına ve tüm maden emekçilerine bir kez daha başsağlığı diliyoruz. 301 canımız ve tacize tepki gösterdiği için öldürülen Bahadır öğretmeni de saygıyla anıyoruz. Bugün, bu acıyı unutturmamak için, böyle acıların bir kez daha yaşanmaması için alanlardayız. Ne yazık ki böylesine büyük bir facianın ardından sorumluların görünen bir kısmının yargılandığı Soma davası bu haliyle kamuoyunu tatmin edecek bir tablo çizmemektedir. Ülkemizde Soma gibi bir facia yaşandıktan sonra dahi her ay onlarca emekçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirmekte. Soma’da 13 Mayıs günü yaşanan facianın, bu katliamın sebebi, uygulamaya konulan özelleştirme, taşeronlaştırma, rödovans, örgütsüzleştirme, sendikasızlaştırma, köleci çalışma sistemi; kamu madenciliğinin yok edilmesi ve kamu kurumlarında uzun yıllar sonucu elde edilmiş olan madencilik bilgi ve deneyim  birikiminin dağıtılması gibi kan emici sömürü politikalardır.
Türkiye’de özellikle AKP iktidarı döneminde uygulanan politikalarla üretim; teknik bilgi ve alt yapı olarak  yetersiz, deneyimi ve deneyimli uzmanı bulunmayan kişi ve şirketlere bırakılmıştır. Bugüne kadar uyarılarımızın hiçbirini dikkate almayan hükümet; "Bu işin fıtratında var" diyerek bilim ve tekniğin karşısında olduğunu ilan etmiştir. Biz yaşamını alın teriyle kuran emekçiler, güvenceli koşullarda çalışmak ve emeğimizin karşılığını almak istiyoruz. Bir kez daha yineliyoruz; İşçi sağlığı ve iş güvenliği sorunları piyasacı yaklaşımlarla çözülemez. Sendikaların, meslek odalarının, üniversitelerin karar süreçlerinde ve yönetiminde yer aldığı, idari ve mali yönden bağımsız, demokratik bir işleyişe sahip Ulusal İşçi Sağlığı Güvenliği Kurumu bir önce oluşturulmalıdır. Emekçilerin güvencesiz ve kayıt dışı çalıştırılması engellenmelidir.
Sendikalaşmanın önündeki ILO standartlarıyla çelişen engellemeler kaldırılmalıdır. İşçi sağlığı ve iş güvenliği kavramlarıyla temelden çelişen ve özellikle kamuya ekonomik anlamda da yük olan, işçileri köleleştiren taşeron ve rödovans sistemlerine son verilmedir. Burada altını bir kez daha çizmekte fayda görüyoruz. Emek-meslek örgütlerinin önerileri dikkate alınmadan hazırlanan “yama” tedbirlerle iş cinayetlerinin engellenmesi mümkün değildir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği için “Önce insan, önce sağlık, önce güvenlik” anlayışı taşımayan hiçbir düzenleme sorunlara çözüm getirmeyecek, iş cinayetlerini durduramayacaktır.
İş cinayetlerinin son bulması, ancak ve ancak işçilerin, emekçilerin ve tüm halkımızın kendilerini ilgilendiren tüm konularda söz, yetki ve karar hakkının olduğu eşit, özgür ve demokratik bir Türkiye ile mümkündür.
Biz Söke Emek Kültür ve Sanat Platformu olarak, ülkemizin tüm emekçilerini, yoksullarını, işsizlerini, kadınlarını, erkeklerini, gençlerini, yaşlılarını, örgütlü örgütsüz tüm insanlarımızı iş cinayetlerine, işçi katliamlarına karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz. Yüreği insandan yana atan herkese, tüm emek dostlarına, siyasi partilere, demokratik kitle örgütlerine ve halkımıza teşekkür ediyoruz” dedi.
Yapılan ortak açıklamanın ardından HDP Aydın Milletvekili adayı Sevay Açıcı ile CHP Aydın Milletvekili ve adayı Metin Lütfi Baydar da kısa konuşmalar yaparak, taşeron çalışma sisteminin sona erdirilmesi, çalışma şartlarını iyileştirecek yasalar çıkarılması gerektiğini savundular.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.