Sökeliler’in AKP iktidarından bekledikleri

30 Temmuz 2007 tarihli Söke “Gerçek” Gazetesi’nde yayınlanan yazım ses getirdi. Yazının ikinci bölümünü bile okumadan isteklerini sıralayanların bir hayli olduğu anlaşıldı. 

1- Söke’de Trafik var mı?  Trafikle ilgili olanlar, caddelerin halini görmüyorlar mı? Trafik ışıkları, bazı geçitlerde olmasına rağmen, neden çalışmıyorlar? Bazı caddelerde esnafların önü park yapılarak kapatılıyor. Halbuki çay üstündeki otoparklar bomboş. AK Parti İlçe Başkanlığı’ndan bizler önce, Söke kent içi trafiğine çare bulmasını istiyoruz. Kaymakamlık, İlçe Trafik Kurulu, Şoförler Odası ve belediyenin bu caddelere park etme ile ilgili sorunu çözmelerini, Aydın’daki uygulamayı örnek almalarını rica ediyoruz.

2- Çine Barajı’nın 2008 yılı başında su tutmasına seviniyoruz. Ama bu söylem yalan olmasın. Söyledikleri gibi, sözlerinin arkasında dursunlar. Biz, bu yıl buğdaydan sonra ikinci ürün ekemedik. Birinci ürün pamukta da çok kaybımız olacaktır. Hiç değilse önümüzdeki yıllarda baraj problemi ve susuzluk sorunu yaşamayalım diyorlar.

3- Bazı çevreciler, sulak alanların kuraklıktan büyük zarar gördüğünü söylüyorlar. Büyük Menderes Deltası, Bafa Gölü Tabiat Parkı ve burada yaşayan fauna ve floranın ciddi boyutlarda etkilendiği, önümüzdeki yıllarda yok olmaya devam eden bu ekosistemler hakkında herhangi bir kurtarma projelerinin olup olmayacağını soruyorlar.

4- Bazı vatandaşlar ise Söke-Davutlar arası yolun ve köprülerin yapılıp yapılmayacağını soruyorlar. Bu yollardan günde binlerce aracın geçtiğini ve yollarınsa çok korkunç boyutlarda yıprandığını söylüyorlar. Söke-Kuşadası yolu duble yol olacaktı. Yapımını AK Parti Hükümeti durdurdu. Bu yıl bu yol çalışmalarına devam edilecek mi?

5- Söke için bizlerden proje isteniyor. Söke Organize Sanayi Bölgesi, Söke için hayati öneme sahip büyük bir proje değil mi? Bu organize Sanayi Bölgesi çalışmaları için yeni dönemde neler yapacaklar? Organize Sanayi Bölgesi’nin altyapısı bu yıl içinde tamamlanacak mı? Yoksa yıllar boyu sürecek mi?

6- Söke-Aydın arasında çalışan raybüslerin akşam saat 19.00’da Aydın’dan Söke’ye gelecek şekilde bir ek sefer ilave edilmesini isteyenler var. Akşam mesaisinden sonra veya Aydın’da işi uzun sürenlerin dönüşü için böyle bir seferin yararlı olacağını savunuyorlar. Bir de yazlıkçılar, Aydın’dan sahillere gelmede bu seferin yararlı olacağını, işlerini erken terk etmek zorunda kalmayacaklarını dile getiriyorlar.

7- Bazıları ise, “Söke’de sermaye kalmadı. Kuşadası ve Didim’e aktı. Böyle bir durumda Söke’nin cazibe merkezi olması için ve Söke’ye yeni sermaye transferi yapılması için, Söke’nin sanayileşmesi şarttır” diyorlar. Bu konuda AKP iktidarının ne gibi planları ve projeleri vardır? Söke’yi tekrar canlandırmak ve eski günlerine döndürmek için lokomotif bir güç olarak iktidar partisi nelerr yapmayı düşünüyor? Önümüzü açsın, bize örnek projeler üretsin ki, biz de adımlarımızı ona göre atalım.

8- Söke’de besicilik ve hayvancılık yapan üreticiler, ürettiğimiz ve yetiştirdiğimiz ürünleri ve hayvanları satarken sağlıklı ve güvenli pazarlar bulamıyoruz. Sattığımız hayvanların bile parasını zor tahsil ediyoruz. Hayvancılar için düşünceleriniz nedir? Bizlere destek olacak, ürettiklerimizi değerlendirecek projeleriniz var mı? Varsa bizler nasıl yararlanacağız? Geçen beş yıllık iktidarlarınız döneminde bu konuda hep zarar ettik.

9- Bazıları ise tepkili. Şöyle diyorlar: “AKP hükümeti ve iktidarı kurulu fabrikaları, iş alanlarını satarken, hiç yeni projeler üretir mi? Biz bunların bir palavra olduğunu düşünüyoruz. Çünkü AKP iktidarı ancak var olanı yok ediyor. Hiç yoktan var eder mi?”

İlk gün bize ulaşanlar bunlar. Elbette ki bu kadar söylemler olacaktır. Ama bunların hiçbiri bir proje değildir. İlçe Başkanı ve İl Genel Meclis Üyesi Ali Güzelyağdöken’in söylemindeki projeler bunlar değildir. Bunlar ancak Söke için birşeyler yapılmasını isteyenlerin önerileridir. Önce bir altyapıyı kurun ve görüşlerinizi orada ortaya koyun ve göreceksiniz ki birkaç toplantıda Söke için önemli görüşler ortaya çıkacak ve bunlar bilimsel olmasada üzerinde durulacak birçok projeye dönüşecektir.

Kesin yargılı olmayın. Herşeyi bir tekmede yıkıp atmayın. Taş taş üste, duvar olduğunu unutmayın. Hiçbir proje kendiliğinden ortaya çıkmış değildir. Siyasi Partiler, Sivil Toplum Örgütleri ve devletin kurumları, gelin AKP İlçe Başkanı’nın sözüne uyarak önce bir toplantı yapın. Bu toplantıda birbiirinizle diyalog sağlayın. Daha sonra da sorunları masaya yatırın ve çözüm arayın.

Modern demokrasilerde çare ve çözüm budur.