Pazar gecesi evin içindeki sıcaklıktan kaçıp ailece evimizin balkonunda oturuyoruz, birden bir müzik yayını başladı, hem de bir hayli yüksek sesle.   Balkonda eşim, kızım birbirimizin konuşmalarını bile duyamıyoruz, içeri salona kaçsan bir dert balkonda otursan bir başka dert...                                   

Terliklerimi giyip sesin kaynağını öğrenmekiçin sokağa çıktım, bir iki sokak ötede bir sünnet eğlencesi olduğunu görünce geri döndüm. Bu arada evimin karşısındaki evde de insanlar birkaç gün önce vefat eden bir ninenin ardından gece duaları okunuyordu, okuma yerine giden annemle sokakta karşılaştık, "işte hayat bu, kimi ağlar kimi oynar, ama insanların ölüsüne bile saygısı kalmamış" diye söylenerek okuma yerine doğru geçti.

Gerçektende annem hayatı üç kelimeyle özetlemişti. İnsanlar elbette hepsi birden acı çekemez, hepsi birden mutlu olamazlardı ancak, birbirimize saygı gösterip mutlulukları ve acıları da paylaşmamız gerekmez mi?

Sesten rahatsız olan insanlar söylene söylene balkonlarından evlerin içine kaçarlarken, düğün gece 24.00'e kadar sürdü. Müziğin susmasıyla birlikte insanlar son bir kez daha serinliği hissedebilmek için tekrar balkonlara attılar kendilerini...

Şimdi burda sokak düğünlerine, eğlencelerine karşı olduğum gibi birşey anlaşılmasın, insanlar elbette eğlencelerini kendi ekonomik durumlarına göre yapmalılar. Ancak bu tür eğlencelerde ses desibelleri de kontrol edilmeli. Nasıl turizm beldelerinde eğlence yerlerinde müzik yayınları denetim altına alınıyorsa bizde de sorumlu kimse bu tür eğlencelerde müzik yayınını denetlemeli. Ben sokaklarda bu tür eğlenceler yapılmasın diye kestirip atmıyorum, herkesin 1,5-2 milyarverip salon tutacak ekonomik durumu yok, ancak, ilçe kaymakamlığı devreye girip İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte bu tür eğlencelerin okul bahçelerine, salonlarına yönlendirilebilir. Böylece okul koruma dernekleri de küçük miktarlarda gelir elde ederlerken, eğlencelerin de rahatsız edici boyutu engellenmiş olur.

Eğer, sokaklarda eğlence yapmaya devam edilecekse sorumlu kim, hangi kurumsa müzik yayınlarında yüksek ses kontrolünü yapmalı, rahatsız edici boyutu engellenmelidir. Komşumuz evinde yüksek sesle müzik dinlerken bile zabıtaya, polise şikayette bulunurken sonra sokakta yaptığımız bu tür eğlencelerde yüksek sesle müzik çalıp çevreyi rahatsız etmeye hiçbirimizin hakkı yoktur.

Bu tür denetimlerle zabıta mı ilgilenir, polis mi ilgilenir, çevre sağlık mı ilgilenir bilemiyorum, ancak kim ilgileniyorsa toplumun huzuru ve rahatı için görevlerini yerine getirmelidirler diye düşünüyorum

İşin bir başka boyutu da seçim ortamına girmemizle birlikte adayları, partileri tanıtmak amacıyla akşama kadar şehir içinde müzikli anonslu yayınlarla tur atarlarken, hiçbirimizin sesi çıkmıyor. Bu kirliliklere birilerinin DUR demesi çok mu zor...