Siyasi partilerimiz, yerel seçimlerin hazırlığı içindeler. Halk genel seçimlerde partiye ve partinin lideri konumundaki Genel Başkana oy verirler. Genel seçimler de daha çok ideolojik oylar söz konusudur. Aynı duygu, düşünceye sahip olanlarla, ortak paydaları benzer olanlar iktidar olmak için kıran kırana karşıtları ile yarışırlar. Bakın burada “savaşırlar” değil “yarışırlar” diyoruz. Oysa biz de ne yazık ki bu yarışı savaşa dönüştürenler vardır. Oysa demokrasinin kitabında “barış, yarış ve hizmet” vardır, “savaş” yoktur. Özellikle savaş yaratanlar hep kaybederler ve şimdiye kadarda kaybetmişlerdir. Savaş başka, seçim başkadır. Demokrasi Güneşi hiçbir zaman ideolojik savaş bulutları ile yok edilemez. Ne yazık ki bizde bir siyasi parti özellikle bu yolu tercih ederek, ideolojik bir felsefeyle barış yerine savaşı körüklüyor. Böyle bir politika üniter ve güçlü bir devlet içinde yapılmaz. Bu devlet bir aşiret devleti yada bir ırkçı devlet değildir. Ciddi, ilkeli, anayasası olan, bütün yurttaşlarını eşit haklarla kucaklayan hukuk devletidir. Hukuk Devleti’ni, ideolojik nedenlere dayalı olarak bölmeye, parçalamaya etnik veya dini ayrımla yıkmaya kalkışmak çok büyük bir hatadır. Bunu yapan karşısında devletin anayasal güçlerini bulur.

  Seçim propagandaları,anayasada yasaklanmış ilke ve ideolojiler üzerine kurulamaz. Meşru olmayan sav ve söylemler kullanılamaz. Ülkeyi bölmeye, ulusu parçalamaya yönelik söylevler yapılamaz. Barış ve kardeşliği esas alan, Demokratik kurallara ve ilkelere bağlı kalan yarışlar yapılır. Amaç ülkeyi ve insanlarını huzura, refaha, sulha ve sükuna kavuşturmaktır.

   Yerel yönetimlerin hedefi de  hizmet vermek istedikleri yöre halkının huzurunu, refahını başarılı bir tempo ve projelerle artırıp sürekli kılmaktır.Bizim için önemli olan bu projelerle başarıyı daima sürekli olarak ilerletmektir. İster dünya görüşü deyin ister sorumluluk bilinci. Demokrasi grubu olarak biz tam 85 yıldır bu bakış açısına sahibiz. Demokrasi sektörüne adım attığımız ilk günden itibaren, kademeli bir şekilde büyütüp genişlettiğimiz demokratik hayatımızı asla daraltmaya, ideolojik düşünce ve tutkulara boğdurtmaya niyetimiz yoktur. Uluslararası ve yurtiçi huzur, sükun ve barışa daha çok ihtiyacımız vardır. Atatürk’ün Türk ve Dünya Ulusları’na en büyük armağanı olan “Yurtta barış,dünyada barış!...” parolasını asla unutmayın. Çağımız savaş çağı değil, barış çağıdır. Bilgi, teknoloji çağıdır. Hedefimizde halka ve vatana başarılı bir şekilde hizmet etme sevdası vardır.

  Artık halkımız medya aracılığıyla herkesin ne yaptığını bilmekte ve görmektedir.

Konuşmalarınızı, adaylarınızı, sav ve söylemlerinizi bu tür ilkeler ve söylemler üzerine oturtun. İdeolojik safsatalarla uğraşacağınıza, çağdaş değerlere önem verin. fiunu hiç unutmayın ki bütün insanların babası ve anası Adem ile Havva’dır ve onları da Allah yaratmıştır. Hepimiz kardeş ve Allah’ın kuluyuz. Bundan ötesi yok. Bu anlayışla, bütün dünyada saygı ve sevgiyle yaşamak zorundayız. Projeleriniz barış üstüne, kardeşlik üstüne, sevgi üstüne, bilgi teknolojileri üstüne, güvenlik teknolojileri üstüne olsun. İşte o zaman, yarışı hepimiz birlikte kazanırız, Tüm güçlükleri el ele, omuz omuza aşarız. Bizim siyasi partilerimize ve belediye başkanı adaylarımıza ilk vereceğim mesajımız budur.

Haydi hayırlısı olsun.