Şimdi de zehirli saat korkusu!

Şimdi de zehirli saat korkusu!

"Zehirli ayakkabı" tartışmaları gündemdeki yerini korurken, yetkililer, özellikle Afrikalı göçmenlerin sokakta sattıkları saatlerde, sağlık açısından ayakkabılardan daha çok risk oluşturan metaller bulunduğuna dikkati çekiyor...

"Zehirli ayakkabı" tartışmaları gündemdeki yerini korurken, yetkililer, özellikle Afrikalı göçmenlerin sokakta sattıkları saatlerde, sağlık açısından ayakkabılardan daha çok risk oluşturan metaller bulunduğuna dikkati çekiyor - İstanbul Saatçiler Esnaf Odası Başkanı Güngörür: - "Çin üzerinden yurda sokulan ucuz ve kalitesiz ürünlerin çoğunda insan sağlına zarar veren maddeler bulunuyor" - "Zehirli ayakkabılar, sadece gündemde olan bir ürün. Asıl tehlike; hemen hemen her sokakta satılır hale gelen ve insan sağlığını son derece tehdit eden saatlerdir. Çünkü ayakkabıyı çorap üzerine giyiyoruz oysa saatlerimiz doğrudan vücudumuza temas ediyor"

Sokaklarda özellikle Afrikalı göçmenler tarafından satılan ucuz ve kalitesiz saatlerin, son günlerde tartışma konusu olan tehlikeli kimyasal madde içeren ayakkabılardan daha çok risk oluşturabileceği belirtiliyor.

İstanbul Saatçiler Esnaf Odası (İSEO) Başkanı Sedat Güngörür,  sokaklarda satılan ucuz ve kalitesiz saatlerin tehlike saçtığını belirterek, bu duruma karşı önlem alınmadığını savundu.



Son günlerde medyada yer alan "zehirli ayakkabı" haberlerini hatırlatan Güngörür, şöyle devam etti:

"Çin üzerinden yurda sokulan ucuz ve kalitesiz ürünlerin çoğunda insan sağlına zarar veren maddeler bulunuyor. Zehirli ayakkabılar sadece gündemde olan bir ürün. Asıl tehlike; hemen hemen her sokakta satılır hale gelen ve insan sağlığını son derece tehdit eden saatlerdir. Çünkü ayakkabıyı çorap üzerine giyiyoruz. Oysa saatlerimiz doğrudan vücudumuza temas ediyor. Sokakta satılan saatlerden aldığımız numuneleri, İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Metalurji Fakültesi'ne gönderdik. Bize gönderilen raporda, saatlerde kullanılan ve vücut ile temas eden malzemelerin 'EN 1811' standartlarına uygun olmadığı yer alıyordu." 

Güngörür, rapora göre, nikel çözülme değerleri dikkate alındığında bu malzemelerin insan sağlığı açısından zararlı olduğunu belirterek, numunelerdeki nikel çözülme oranının standartlara göre yüksek ölçüldüğünü dile getirdi.

Cilt kanseri tehlikesi

Çin'den getirilen ve ucuza satılan saatlere karşı dikkatli olunması gerektiğine vurgu yapan Güngörür, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Saatlerdeki kalitesiz metaller, sürekli kullanımdan dolayı cilt kanserine yol açabiliyor. Bu kalitesiz metaller terleme ve tuzlanmanın da etkisiyle vücuda giriyor. Vücuda giren kimyasallar da vücutta yayılarak kansere neden oluyor. Vatandaşlarımız insan sağlığını tehdit eden, kanserojen madde içeren ucuz ve taklit saatlerden kaçınsın. Bunun yanında bu saatlerin ithalatının önlenmesine yönelik de çalışmalar yapılsın. Çünkü, Türkiye'de her yıl ortalama 13-14 milyon kol saati ithal ediliyor. Adet bazında, dörtte üçü Çin'den ithal edilen saatlerden oluşuyor. Yıllık bazda 250 milyon dolarlık ithalat değeri bulunuyor."

Ekonomide büyük kayıp

Ucuza alınan saatlerin vatandaşları zarara uğrattığını ifade eden Güngörür, Avrupa ülkelerinin hiçbirine bu saatlerin sokulmadığını anlattı.

Güngörür, sağlığı tehlikeye atacak metallerle üretilen saatlerin Türkiye'ye girişine izin verilmemesi gerektiğini kaydederek, "Geçen yıllara göre 2014'ün ilk 6 ayında yüzde 10'luk bir düşüş oldu ithalatında. Ancak sıfıra düşürülmediği sürece hem vatandaşımız hem de devletimiz büyük kayıp yaşayacaktır. Bu saatlerin tamiri mümkün değil. Kullanıcıya, kullanım süresince zarar veren aletlerdir. Ömürleri çok kısa. Biz ülke olarak tek kullanımlık saatlere para verecek kadar zengin miyiz?" ifadelerini kullandı.

Çevreye de zararlı

Vatandaşların işportacılardan saat almamasını isteyen Güngörür, bu tür ürünlerin her açıdan zararlı olduğunu söyledi.

Güngörür, saatin vazgeçilmez bir aksesuar olduğunu dile getirerek, vatandaşın aksesuar alırken sağlığını tehlikeye atmaması gerektiğinin altını çizdi.

Sedat Güngörür, "Bu saatlerin, hem sektörümüze hem ülkemize hem de doğaya zararı var. Çünkü kaliteli bir saat, dünyanın hiçbir yerinde 1-2 dolara imal edilemez. İnsanların bunu düşünmesi lazım. Bunu sık sık duyurmamıza rağmen bazı vatandaşların bu tür ürünleri almaya devam ettiğini görüyoruz. Ancak aldıkları ürünün vücutlarına zarar verdiğini fark ettikleri anda çıkarıp atıyorlar. Daha sonra bu saatler doğaya karışıyor ve doğamızı zehirliyor. Bu nedenle lütfen herkes geleceğini düşünerek bu ürünlerden uzak dursun" şeklinde konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.