Ülkemizde tahmini 150 milyon üzerinde zeytin ağacı var. Aydın ilimizde de yaklaşık 24 milyon zeytin ağacı mevcut. Dünyada yağlık zeytin ile % 8 ile biraz da olsa söz sahibiyiz. Ancak lider İspanya bizim beş mislimiz yağ üretiyor. Son yirmi yılda dikilen ağaçlar genelde sofralık ağırlıklı ve sofralıkta dış pazarlar bulduk ya, dolayısıyla sofralık zeytinde daha iyiyiz.
Zeytin bu kutsal meyve, faydaları çok. Kültürümüzde soframızın baş tacı zeytin. Bir de bu faydasını öncelikle ülkemizde tam tanıtabilsek. Kişi başına zeytinyağı tüketimimiz 3-4 kgya ancak ulaştı. Yeterli değil. Tanıtım için türlü etkinlikler düzenleniyor, son yıllarda bir parça yol alındığı görülüyor.
Aydın ilimiz zeytin ağacı sayısı bakımından ülkemizde birinci sırada. Ancak bir çok zeytinlik ekonomik olmaktan uzak. Dağ köylerinde hayvancılık faaliyetleri zeytinlik içerisinde devam ettiği için, yeni fidan dikilemiyor. Dikilse hayvanlar tarafından zarar görüyor. Tabii bir de deliceler var. Bu eski ağaçların aşılama yoluyla ıslahının yapılması lazım. İl Genel Meclisinde bu tip çalışmaları yapıyor idik. Son iki yılda zeytinlik yolları açma konusunda mesafe almıştık. Yeni uygulama ile (büyükşehir) bu konular sadece Tarım Bakanlığına kalmış gibi görünüyor. Köyler artık sadece mahalle olduğuna göre biraz da sorumluluk belediyelerce üstlenilmeli. Yoksa eski köylerimiz süratle boşalacaktır. Burada ikamet eden vatandaşların gelirlerine katkı verecek projeler süratle üretilmelidir. Ziraat Odamız da bu konuya katkı vermeli, zeytinlik yolları konusunda çalışmalar yapmalıdır.
Zeytin ağacı kanun ile koruma altında olduğundan, yüksek arazide söküp yerine yenisini de dikemediğimizden aşılama ile cins düzenlemeleri yapıp, zeytinlik yolları da düzenlenirse bir parça bu araziler ekonomik hale gelebilir. Bazı köylerimizde de badem, ceviz, fıstık çamı teşvik edilip, bu yörelerimize ekonomik canlılık kazandırmak zorundayız. Ayrıca organik tarım bu bölgelerimiz için çok uygun ekolojik şartlara sahiptir. Yapılmaya başlanan organik tarım desteklenmeli ve önü açılmalıdır.
Büyükşehir Belediyesi muhakkak bunları da düşünüyordur umarım. Çünkü bu mahalleler artık onun sorumluluğunda... Üstelik gelirinin % 10unu buralara harcamak kanun ile öngörülmüş olduğunu hatırlalatalım.
Son Söz; Deveye binen, çalı arkasına saklanamaz