Uluslararası Giritliler Sempozyumu Kuşadası'nda başladı

Uluslararası Giritliler Sempozyumu Kuşadası'nda başladı

Kuşadası Belediyesi ile Kuşadası Giritliler Kültür Dostluk ve Yardımlaşma Derneği tarafından düzenlenen “Geçmişten Günümüze Girit: Tarih, Toplum, Kültür” başlıklı uluslararası sempozyum, ünlü tarihçi Pof. Dr. İlber Ortaylı’nın sunduğu açılış bildirisi ile başladı.
Geçmişten Günümüze Girit: Tarih, Toplum, Kültür sempozyumu, Kuşadası Royal Palace Otel’de düzenlenen bir açılış töreni ile başladı. Törene, Kuşadası Kaymakamı Muammer Aksoy, Kuşadası Belediye Başkanı Özer Kayalı, Erdek Belediye Başkanı Hüseyin Sarı, akademisyenler, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve Giritliler katıldı.
Türkiye’de Giritliler konusunda düzenlenen ilk akademik etkinlik olan üç günlük sempozyumun açılışında ilk olarak Giritliler Kültür Dostluk ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Yunus Çengel konuştu. Kuşadası ve çevresinde çok sayıda Girit göçmeni yaşadığını belirten Çengel, sempozyumun temel amacının dağılmış Giritli aileleri bir araya getirmek olduğunu söyledi. Çengel, Kuşadası Belediye Başkanı Özer Kayalı’ya hayallerini gerçekleştirme imkanı verdiği için teşekkür etti.
Sempozyum Düzenleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ayşe Nükhet Adıyeke, Türkiye’de yapılan ilk Girit sempozyumunun Kuşadası Belediyesi’nin katkıları ile yaşama geçirildiğine dikkat çekerek bundan sonra Girit ile ilgili yapılacak tüm akademik faaliyetlerin Kuşadası Belediyesi ile anılacağını söyledi. Giritliler adına Kuşadası Belediye Başkanı Özer Kayalı’ya teşekkür eden Adıyeke “Kuşadası ve çevresine 19. yüzyılda yaşanan göçler ve nüfus mübadelesi ile yerleşen Giritliler, bu yörenin kültürünün ve kimliğinin oluşmasına önemli bir katkı sağlamıştır. Bu nedenle bu sempozyum Giritlilere bir armağandır” dedi.
Açılışta konuşan Kuşadası Belediye Başkanı Özer Kayalı ise böyle bir sempozyum düzenleme fikrinin Giritliler Festivali sırasında ortaya çıktığını belirterek “Giritliler Kültür Dostluk ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Sayın Çengel, sempozyum projesini paylaştığında tereddüt yaşadım. Ancak inanıp yola çıktığınızda başarılamayacak şey yoktur” dedi. Girit kültürünün Kuşadası için önemine dikkat çeken Kayalı şöyle konuştu: “Bu sempozyumun, bir yandan Girit’in ve Girit kültürünün tarihsel ve toplumsal özelliklerine ışık tutarken, bir yandan da ilçemizin kültürel dokusuna katkı sağlayacağına yürekten inanıyorum. Yunanistan, Azerbaycan ve Türkiye’nin farklı üniversitelerinden gelerek konuğumuz olan siz değerli akademisyenlerimizin kültürel mirasımıza bilimsel düzeyde yapacağı katkıyı da çok önemsiyorum. Sempozyumun ilçemiz için yararlı olmasını ve bilim dünyasında yeni akademik çalışmalara kapı aralamasını diliyorum. Emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyor bu sempozyumun gelenekselleşmesini ve her yıl tekrarlanmasını diliyorum.”
Kuşadası Kaymakamı Muammer Aksoy ise tarih bilincinin çok önemli olduğunu belirterek “Girit, çeşitli etkileşimler neticesinde şekillenmiş 5 bin yıllık geçmişi ile çok önemli bir tarihsel mirasa sahip. Bu nedenle de bölge insanı için Girit’i konuşmak ayrı bir önem taşıyor. Sempozyumun düzenlenmesine katkı sunan tüm paydaşları kutluyor emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi.
Konuşmaların ardından Prof. Dr. İlber Ortaylı, Girit tarihi ve kültürü ile ilgili olarak bir bildiri sunumu yaptı. Ortaylı, Girit’in çok orijinal ve insanları çarpan bir kültüre sahip olduğuna dikkat çekerek şu bilgileri verdi: “Girit’in Osmanlı İmparatorluğu tarafından alınmasının ardından fethedilen diğer bölgelerin aksine İslamizasyon politikaları daha az takip edilmiştir. Makedonya’da ve diğer bölgelerde takip edilen prosedür burada uygulanmamıştır. Az sayıda medrese ve cami yapılmıştır. Girit’in Mevlevi dergahına sahip olması da II. Abdülhamit dönemine denk düşmektedir. Bu nedenle Girit’te Ortodoks olmayan, Katoliklikle ilgisi bulunmayan ve resmi Türk İslam yapısına da benzemeyen karmaşık bir kültürel form oluşmuştur. Osmanlı’yla ilişkileri ise emperyal devlete bağlılık şeklinde sürmüştür.” Girit’in çok zengin bir floraya ve endemik çeşitliliğe sahip olmasının Ege kültürüne önemli bir katkı sağladığını ifade eden Ortaylı “Ada’nın özgün coğrafyası insanların yapısını da etkilemiştir. Girit üzerine araştırma yapan herkesin endemik coğrafya üzerine de çalışması gerekmektedir” diye konuştu.
Prof. Dr. Ortaylı’nın açılış bildirisinin ardından başlayan oturumlarla süren sempozyum 18 Ekim’de sona erecek. Azerbaycan, Yunanistan ve Türkiye’den 40 akademisyenin katıldığı sempozyumda Girit tarihi, Girit’e ve Girit’ten göçler, Ada’da toplumsal yaşam ve cemaatler arası ilişkiler, Girit halk kültürü, edebiyatı, mutfağı, müziği ve biyografileri ele alınacak.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KÜLTÜR-SANAT Haberleri