Tek ses diktatörlüklerde olur.
Hiç kimsenin düşüncesi ipotek altında değildir.
Ama... Düşünce ayrılıklarında tek kıstas "iyi niyet" olmalıdır.
Niyetler, en azından -ortalama olarak- ve hiç değilse kötü değilse, sorun yoktur; yola devam...
Örneğin, bu satırları karalayan kişi, Akbük Kültür ve Çevre Derneği [AKÇED]'in kurucu-yönetim kurulu üyesi olarak, Akbük'e doğru dürüst bir arıtma tesisi inşa edilmesinden mutluluk duyarken, diğer yönetim kurulu üyelerinden bazıları bu olumlu adımdan hoşnutsuzluk devşirebilirler...
Mevcut sözde arıtma tesisinin halen çevreye verdiği pis koku ve hastalık riskini öne çıkartıp, bu rezilliğin ortadan kaldırılması için ortaya konan girişimin olumlu yanını ıska geçebilirler.
Ali'nin eyleminin faturasını Veli'ye çıkartabilirler.
Geçmişin hesaplarını geleceğe taşıyabilirler.
Oysa, kamu yararı, halk sağlığı ve çevre değerlerinin korunması temel esastır; öyle olmalıdır.
Etkinliklerimizin dinamosu bu esastan güç almalıdır.
Temel kişisel değerimiz, "sorumluluk"tur.
Bir insanın kaç okka çektiği sahip olduğu sorumluluk düzeyinin katsayısı ile belli olur; biz böyle düşünüyoruz.
Bir diğeri ise, başka bir düşüncede olabilir.
Mesele bu düşünceleri birleştirip, kamu yararı, halk sağlığı ve çevre değerleri doğrultusunda bir senteze varabilmektir.
Arıtma tesisi, bugünkü rezilliği yaratacak bir çerçevede mi inşa ediliyor?... Eleştirimizi yaparız.
Ama arıtma tesisi Akbük'ü bu rezillikten -kısmen de olsa- kurtaracak bir niteliğe mi kavuşturuluyor?.. Teşekkür ederiz.
Çevre değerlerine saygılı sorumlu bir yurttaş mıyız?.. Bizce duruşumuz bu yönde olmalıdır.
Ama çalışma arkadaşlarınız farklı düşünüyormuş... Olabilir.
Ama bu durumda yapılacak iki şey vardır:
1.- Onların düşüncelerine saygı duymak, ve
2.- Bu iki düşüncenin çarpışmasından doğacak olumlu bir senteze ulaşmak için -sabır ve hoşgörü ile- çaba göstermek...
İyi niyet bunu gerektirir. Demokrasinin temel ilkeleri bunu gerektirir.
Düşünce aykırılıklarından husumet tohumları üretmek bizim işimiz değildir.
Sonuç: kendi adımıza, AKÇED'in bir yönetim kurulu üyesi olarak, Didim TEMA Vakfı temsilcisi, Atatürkçü Düşünce Derneği'nin yönetim kurulu üyesi olarak, CHP'nin bir üyesi ve Didim Çevre Platformu'ndan -henüz- istifa etmiş bir kişi olarak, Akbük'ün en önemli çevre sorununa kökten bir çözüm getirecek olan alt-yapı ihalesinin ulaştırıldığı sürece ve "geçici" adı verilen paket-arıtma tesisinin sahici bir arıtma teknolojisine kavuşturulması projesinin uygulaması yönünde temelini atanlara... Kişisel olarak, gerçek ve içten teşekkürlerimizi arz ederiz.