Gerçek Gazetesi
TEMA Aydın İl temsilcisi Mehmet Özdemir, TEMA’nın 16’ıncı kuruluş yıl dönümü nedeniyle yaptığında yaptığı açıklamasında, vakfın hizmetlerini özetledi. TEMA’ın 11 Eylül 1992 tarihinde kurulduğunu hatırlatan Özdemir, “TEMA; kaybolan geleceği kurtarmak, açlık ve yoksulluğu gidererek, topraktan gelen toplumsal barışı sağlamak için kurulmuştur” dedi.
Kuruluşundan bu güne kadar TEMA’nın erozyon, çoraklaşma, çölleşme, kirlilik, hatalı tarım teknikleri ve amaç dışı arazi kullanımını önlemek için mücadele ettiğine işaret eden TEMA İl Temsilcisi Mehmet Özdemir, doğal varlıkların tahribine yönelik ulusal ve uluslar arası her türlü idari, siyasi ve ekonomik baskılara karşı mücadele ettiklerini ve sorunlara çözüm ürettiklerini söyledi. Biyolojik çeşitlilik, toprak, su, diğer doğal kaynakların korunması, verimli kullanılması ve sürdürülebilir yönetimini gerçekleştirmek için gen 16 yılda birçok çalışma yaptıklarının altını çizen Özdemir, “TEMA; doğal varlıkların korunmasına yönelik politikaların hükümetlerce üretilmesini, gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını, uygulanmasını ve uluslar arası anlaşmalara uyulmasını sağlayacak bilinçli ve etkin bir kamuoyu oluşturmak için uğraş verdi. TEMA tarafından yürütülen kampanya, proje ve tüm çalışmalarımızın başarısı, 350 bine yaklaşan gönüllüsü, ülkemizin dört bir köşesinden milyonlarca yurttaşımızın TEMA’yı desteklemesi, TEMA’dan daha büyük görevlerin beklenmesiyle yakından ilgilidir. Milletimiz, genciyle, yaşlısıyla, siviliyle, askeriyle, öğrencileriyle, öğretmenleriyle ve tüm çalışanlarıyla TEMA’yı olabildiğince benimsemiş durumdadır. Bu durum işlerimizi hem kolaylaştırıyor, hem de omuzlarımıza altından kalkılması güç bir sorumluluk yüklüyor” diye konuştu.
17’inci yıla girerken gönüllü sayısının çığ gibi çoğaldığına değinen Özdemir, şunları söyledi: “Doğal varlıkları, su ve su kaynaklarını koruma ve verimli kullanma, çevre ve çevre temizliği bilincinin yerleşip kökleşmesi, toprak, orman ve ormanlık alanların korunup genişletilmesi, ekosistem içinde nesli tükenme noktasına gelmiş her türlü canlının gelecek nesillere salimen ulaşmasını temin için, devletimizin kuruluşları ile birlikte, eş güdüm içinde görev almalı ve çok çalışmalıyız. Aksi halde; toprak, su, orman ve madenlerimiz elden çıkarken, bir ömürlük kazanç uğruna, ülkemizin her köşesi, çöplük, atık ve bir moloz yığını hale gelebilir. Kaynaklarımız elimizden çıkabilir, uluslar arası kuruluşların eline geçebilir. Güzel vatanımızda, kendi kaynaklarımıza muhtaç hale gelebiliriz” (iha)