Tarlayı sularken mikrop kapan işçi yürüyemez duruma geldi

Bakımından sorumlu olduğu tarlayı suladıktan birkaç saat sonra ayağında ağrı hissettiğini söyleyen amele Mehmet Ali Özcan, “Temmuz’un 14’ünde bakımından sorumlu olduğum tarlayı sulamaya gittim. Suladıktan sonra akşam ayağımda ağrılar hissettim. Sabah kalktığımda ise ayağımın aşırı derecede şiş olduğunun farkına vardım. Ardından hemen doktora gittim. Doktor da ayağımın sudan dolayı mikrop kaptığını söyledi. 2 tane Genel Cerrahi doktorunu da gittim. 2 doktor da beni hastaneye yatırmadı. Genel Cerrahi doktorları cildiyeye yönlendirdi. Cildiyedeki doktorlar beni Adnan Menderes Üniversitesine sevk etti. Burada da beni 2 cildiye doktoru muayene etti. Doktorlar ise hastanede yatak olmadığından dolayı burada kalamayacağı söyledi. Yürüyemeyecek olduğum halde beni memleketime gönderdiler” ifadelerini kullandı.
“YETKİLİLER ZEHİRLİ MENDERES NEHRİNE ÇÖZÜM BULSUN”
Çevre bölgelerdeki büyük Fabrika Kuruluşlarındaki endüstriyel atıkların Menderes Nehrine döküldüğünü iddia eden Özcan, “Bu Denizli ve Sarayköy’deki fabrika atıkları olduğu gibi Menderes Nehrine karışıyor. Menderes Nehrinden de kanallara ayrılmakta ve mahsuller bu su ile sulanmaktadır. Bu ayağımın sebebi Fabrika atıklarının Menderes Nehrine dökülmesidir. Zengin vatandaş para kazanıyor, fakir vatandaş ise çile çekiyor. Bu ayak kesilirse benim halim ne olur? Menderes Nehrinden akan zehirlere son verilmesini istiyorum. Büyük Fabrika sahipleri arıtmalar kurup bu atıkların Menderes Nehri’ne karışmasını engellemek zorundadır. Bunlar vatandaşın sağlığı ile oynuyor. Ayağımı bu hale getiren zehirli Menderes suyu ile yiyecek olduğumuz mahsullerde sulanıyor. Vatandaşın kanser olmasına göz yummayın” dedi.
NEHİRDE YÜZDE 20 ENDÜSTRİYEL ATIK TESPİT EDİLDİ
Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Metin Aydın da, Menderes Nehrinin kirliliği ile ilgili olarak bir açıklama yaptı. Başkan Aydın’ın TÜİK verilerine dayanarak yaptığı açıklamada Ege Bölgesi’nde 4 il, 165 de ilçenin evsel ve sanayi atıklarının Menderes Nehri’ne arıtılmadan verildiğini ve nehrin çevresini zehirlediğini vurgulayan Dr. Metin Aydın “Menderes toksit maddeleri taşıyan bir nehir haline gelmiş durumda. Menderes Ovası için can damarı değil, ölüm damarı haline gelmiştir. Herkesin kullandığı bir tabir var, ’Aydın’ın dağlarından yağ, ovalarından bal akar.’ Ama bugün geldiğimiz nokta itibari ile Aydın’ın dağlarından yağ, ovalarından bal akmıyor. Maalesef bir zehir akıyor ve bu zehir ciddi bir şekilde hem Aydın, hem Ege Bölgesi hem de Türkiye’nin sağlığını tehdit ediyor. Çünkü bu ovada yetişen ürünler her yere yayılıyor. Bu kirlilikle ilgili acil önlem alınmalıdır” diye konuştu.