Hakkari Dağlıca'da geçtiğimiz hafta çarşamba günü meydana gelen hain terör saldırısıyla yine yürekler yandı.
8 askerimiz şehit olurken, 16 askerimiz de yaralandı.
Toplum olarak kahrolduğumuz bu terör saldırılarının birileri (!) tarafından olağan karşılanması ise insanı daha da kahrediyor.
Şehitlerimizin ve gazilerimizin üzüntüsü yurt genelinde sürerken, Söke Belediyesi'nin vurdumduymazlığı "pes!" dedirtti.
Terör ateşi ciğerlerimizi yakmışken, teröre lanet okunurken, Söke Belediyesi'nin önünde davul-zurna çalınmasıyla şehitlerimizin kemikleri sızladı.
Bu aymazlık geçen hafta Söke'nin gündemine damgasını vurdu.
Söke Belediyesi bünyesinde kurulu bulunan Şehir Bandosu'nun çarşamba günü saat 14:00'de belediye meydanında çeşitli müzik eserlerini icra etmesi görenlerin aklını başından aldı. Duyarlı vatandaşlardan gelen yoğun tepki sonrasında çalgıya, çengiye son verildi. Tepkilerden çekinen efendiler henüz daha üçüncü parça çalınırken, bandonun çalmasına engel oldular.
Efendilere zahmet oldu...
Bu davranış; "Söke'yi kimler yönetiyor!" dedirtmiştir.
Şehide, gaziye, şehit ve gazilerin ailelerine ne kadar saygı gösterildiğini gördük...
BU İLK DEĞİL, DİLERİM SON OLUR...
CHP'li Söke Belediyesi yönetimi daha öncede benzer bir ayıba imza atmıştı.
Yine terör saldırısıyla içimiz yanarken, şehrimizin her yerinde anlı-şanlı Türk bayrağı dalgalanırken, Söke Belediyesi yönetimi bayrak asmamış ve yoğun tepki almıştı.
Tepkiler üzerine bayrak asan Söke Belediyesi yönetimine illâki dürterek iş yaptırmak adet oldu.
Bu yönde sicili bozuk olan Söke Belediyesi yönetimi, dilerim bundan sonra daha dikkatli olur.
Türk toplumu için çok önemli olan gazilere, şehitlere ve ailelerine karşı benzer sorumsuz davranışlar tekrar etmez.
Bu kadar önemli bir konuda hassas davranılmaması vatandaşları çileden çıkarırken, Söke Belediye Başkanı Necdet Özekmekçi'nin bu güne kadar bu konuda bir tek kelime açıklaması görülmedi. Başta şehitlerimiz olmak üzere, gaziler ve ailelerinden özür dilenmedi. Bu kadar hassas bir konuda tek bir açıklama yapma zahmetinde bulunulmadı. Belediye yönetimi olarak, bu konuya önem vermiyorsanız bile, temsil ettiğiniz makamdan dolayı sorumluluk bilinciyle hareket etmek zorunda olduğunuzu unutmamalısınız.
Belediye meydanında davul-zurna çaldırtmak dirayetsizliktir... iş bilmezliktir... sorumsuzluktur...
Başta şehitlerimize, ailelerine ve Türk milletine saygısızlıktır.
Bu davranışı Söke kamuoyu gibi ben de kınıyorum.
Asli görevi Söke'yi yönetmek olan bir belediye başkanının; bir yerel televizyon ve bir yerel rad yonun satışı anlaşmasını bozmak için kapalı kapılar arkasında gizli pazarlıklarla uğraşması, asıl işini i kinci plâna atması işte böylesi affedilmez, telafisi zor durumlar doğurur.
Başta belediye başkanı olmak üzere, belediyeyi yöneten başkan yardımcılarını bu ayıptan kurtulmak için Mevlid okutmalarını öneriyorum. Söke Belediyesi'nin kasasından çıkacak parayla şehitlerimizin ruhlarına okutulacak bir Mevlid'in manevi değeri sizin açınızdan çok önemli olacaktır.
Nitekim; Söke Belediyesi'nin dolayısıyla Söke'de yaşayanların parasıyla kimler, kimler ağırlanıyor... kimlere, kimlere ziyafetler çekiliyor... rakı, balık ikram ediliyor...
Şehitlerimize ve yakınlarına bunu çok görmemelisiniz.
Zira bu ikinci kabahatiniz ve Söke kamuoyunda olduğu gibi benim de kafamda soru işaretleri oluşmaya başladı!!!