█ Gerçek Gazetesi
Söke Toplum Sağlığı Merkezi Başkanı Dr. Ersev Kuyucu Verem hastalığı ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve bu hastalığa karşı bütün kesimlerin dikkatinin çekilmesi amacıyla 1947 yılından bugüne her yıl Ocak ayının ilk Pazar gününden başlayan haftanın Verem Savaşı Eğitim ve Propaganda Haftası olarak düzenlendiğini söyledi.
Kuyucu bu yıl da Verem Eğitim ve Propaganda Haftası"nın 66."sının 06-12 Ocak 2012 tarihleri arasında kutlandığını belirtti.
Kuyucu, Dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri verem mikrobu ile enfektedir. Bu insanların %10"u yaşamlarının bir döneminde vereme yakalanacaklardır. Türkiye"de ise yılda yaklaşık 16 bin yeni verem hastası ortaya çıkmaktadır.
Dünyada her yıl yaklaşık 8,7 milyon kişi verem hastalığına yakalanmakta ve 1,4 milyon insan buna bağlı olarak ölmektedir. Dünyada tek etkene bağlı olan ve tedavi edilebildiği halde en çok ölüme neden olan hastalık veremdir. Bu hastalığın etkeni Mycobakterium tuberculosis isimli basildir. Solunum yoluyla bulaşan bir hastalıktır. Tedavi görmemiş verem hastalarının öksürük, aksırık, hapşırma vs ile solunum yoluyla dışarıya attığı mikroplu havanın solunmasıyla hastalık bulaşır. Verem kesinlikle yiyecek, içecek, giyecek, ortak kullanılan eşya ve cinsel temas yoluyla bulaşmaz dedi.
Tedavi edilmeyen her hastanın 10-15 kişiye hastalığı bulaştırdığını ifade eden Dr. Ersev Kuyucu, Bulaşma en çok hasta ile yakın temasta kalan aile bireyleri ve yakın çalışma arkadaşları arasında olur. Tedavi edilen hastalar da 2-3 hafta sonra bulaşıcılık büyük oranda yok olur. İlaçlarını düzenli kullanan hasta bulaştırıcı değildir. Verem hastalığı en çok akciğerleri tutar. Hastalık akciğer zarları, lenf bezleri, kemikler, böbrekler, beyin zarları ve diğer organlarda da görülebilir diyerek, Verem Hastalığının Belirtilerini, Tedavisi ve BCG aşı sı ile ilgili şu bilgileri verdi;
Genel Yakınmalar: Halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama, gece terlemesi.
Akciğer Yakınmaları: Öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, göğüs-sırt-yan ağrısı, nefes darlığıdır.
Gırtlak veremi ses kısıklığı yapabilir.
Diğer organları tutan verem hastalığında ilgili organa ait bulgular olabilir.
İki-üç haftadan uzun süren öksürükte veremden şüphelenmek gerekir.
Veremin Tedavisi;
Toplum Sağlığı Merkezi Tüberküloz Birimlerinde (verem savaş dispanserleri) veremin teşhis ve tedavisi ücretsizdir.
Veremin tedavisi standarttır. Bu standart tedavi, hastanede ya da Tüberküloz Biriminde aynı şekilde düzenlenir. Yeni verem hastalarının tedavisinde, standart tedavide genellikle iki ay dört ilaçla ve dört ay iki ilaçla olmak üzere altı aylık tedavi uygulanmaktadır.
Tedavide kullanılan bütün ilaçlar Tüberküloz Birimlerinde ücretsiz verilir.
Tedavide verilen ilaçların düzenli içilmesi çok önem taşır. Çünkü hastaların bir kısmı tedaviyi terk etmekte ve toplumda basil saçmayı sürdürmektedir.
Hastanın ilaçlarını içtiğinden emin olmak için her doz ilacı bir sağlık personelinin gözetiminde içirtmek en uygun yoldur. Buna doğrudan gözetimli tedavi (DGT) denir.
Tedavinin Tüberküloz Biriminde ya da hastanede başlanması gerekir. Aylık takiplerinin de Tüberküloz Birimlerinde yapılması uygundur. Tedaviyi sonlandırana kadar özenle sürdürülmesi gerekir.
Tüberküloz tedavisinde ilaçlar eksik ya da düzensiz kullanılırsa hastalık iyileşmez. Tam tersine tedavisi güç bir duruma gelir. Bu duruma dirençli tüberküloz denir.
Verem hastasının aile bireyleri ve diğer temaslıları Tüberküloz Birimlerinde ücretsiz muayene edilir.
Temaslı muayenesi sonucunda hasta olduğu tespit edilenler tedavi edilir.
Hasta olmayan fakat verem olma riski taşıyan kişilere koruyucu tedavi verilir.
Koruyucu ilaç tedavisi tek ilaçla ve 6 ay süreyle verilir. Bu tedavinin hastalanmayı %90"a varan oranda önlediği bilinmektedir.
Verem Aşısı (BCG);
BCG aşısı özellikle çocuklarda kanla yayılan ve öldüren verem hastalığını önlemede çok etkilidir.
Ülkemizde BCG aşısı doğumdan sonra 2.ayını bitiren bebeklere Tüberküloz Birimleri ve Aile Sağlığı Merkezlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır.
Aşı zamanı geçirilirse 6 yaşa kadar yapılabilir, ancak bu durumda önce tüberkülin deri testi yapılması gerekir.
Ülkemizde verem kontrolü hizmetleri, Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği Doğrudan Gözetimli Tedavi Stratejisi (DGTS) ve Stop TB stratejisi çerçevesinde yürütülmektedir.