Demek şike soruşturması da Ergenekona ihale edildi
Demek, Aziz Yıldırım, Veli Küçük, Doğu Perinçek birlikte oturup aynı çeteyi yönetmişler
Önemli olan Fenerbahçeli olmak ya da tam bağımsız Türkiyeden yana olmak değildir.
Önemli olan henüz öğrenemediğimiz bir yer/bölge ya da alanda tarikatın kuyruğuna basılmış olmasıdır
Bu kuyruğun uzunluğu ne kadardır?
Dolaştığı ya da dolandığı mıntıkalar nerelerdir?
Belli değildir.
Hiç değilse bizce belli değildir Hoca Efendi Beyefendinin [halihazır] kapsama alanı
Ama kapsanılan alanın oldukça geniş olduğu her fırsatta ortaya çıkmaktadır.
Çünkü kentte, kırda, kasabada, dağ başında ve hemen hemen her yerde ve her zeminde çekmektedir aygıtlar, ulaşmaktadır sinyaller
Ve böylece, nasıl bağlantı kuruluyorsa, Aziz Yıldırım, Doğu Perinçek ile aynı çete içinde bir araya gelebilmekte ve böylece Fenerbahçe Sivassporu zor da olsa yenerek şampiyon olabilmektedirler
Sivasspor kalecisinin yediği hatalı gol konusunda Doğu Perinçek sorguya çekilmiş midir?
Ya aynı kalecinin aynı maçta adeta uçarak kurtardığı şutlar konusu kimsenin kafasındaki beyin zerreciklerini kurcalamamakta mıdır?
Ortada bal gibi bir eksik inceleme vardır.
Tümü ile gizli olan soruşturma sürecinde yandaş basın aracılığı ile topluma zerk edilen yıkama/yağlama bilgileri sözünü ettiğimiz eksik incelemenin belgeleri ile doldurulmuştur.
Çamur at, izi kalsın!..
Ülkemizde bir süredir sürdürülen toplum mühendisliğinin gelip dayandığı formul budur.
Fenerbahçe başkanının kalbinden hasta olduğu herkes tarafından bilinmektedir.
Yüksek şeker ve tansiyon rahatsızlığı da kalp rahatsızlığını tetikleyen yan hastalıklardır.
Ve Aziz Yıldırım ısrarla hastalıkları doğrultusunda zorlanmakta, adam bypas olmuşken, akşamüstü ite kaka ifadeye götürülmektedir.
Aziz Yıldırım bu keşmekeş içinde ölürse ne olacaktır?..
Bizce açık ve net bir biçimde,
- Öldürülmüş olacaktır!..
Aslında şimdi uygulanan yöntemler de, soğukkanlı bir biçimde olaya bakıldığında, öldürmeye tam teşebbüstür!.. Suçtur!
Aziz Yıldırımın ifadesi üç gün sonra alınsa ne olacaktır?
Aziz Yıldırım tıkıldığı kodeste canı ile uğraşırken delilleri mi karartacaktır?
Piyasada karartılabilecek deliller varsa, adli makamlar hangi delillerle tutuklama talebi oluşturabilmektedirler?..
Bu ülkenin hapishaneleri hiçbir zaman bu ölçüde nitelikli insanlarla doldurulmadı.
Hapishanelerde hırsızların, dolandırıcıların, hortumcuların ve katillerin yatması gerekirken, bugün zindanlar tersine bir görüntü vermektedir.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin üst rütbeli komutanları Hastaldadır
Atatürkçü aydınlar, gazeteciler, siyasi parti yöneticileri Silivridedir.
Türkiyenin en büyük spor kulübü yöneticileri de bavullarını hazırlamışlar gönderilecekleri hapishanenin piyangosunu beklemektedirler
Bu noktada ilginç bir tespitin altını çizmek istiyoruz:
Hastaldaki subaylar günlerini spor yaparak ve kitap okuma saatlerinde kafa patlatarak doldurmaktadırlar.
Silivride kitaplar yazılmakta, günlük gazetelere yazılar yazılarak yürütülen mücadelenin bir parçası olmaya devam edilmektedir.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ise, tutuklandığı ilk saatlerde avukatından, tişört, ilaç ve kitap istemektedir
İşte sanıyoruz şike/ Ergenekon arısındaki gerçek ilişki bu noktadadır
Kitap, okumak, yazmak, boyun eğmemek ve gelişmek!..
İşte bu noktanın anlaşılması ve sindirilmesi kolay bir mesele değildir
Sorun buradadır.