SİCİLLERİ BOZUK, SABIKALILAR...

DURMUŞ TUNA

Gazeteci Ali Sarayköylü’nün aylarca yazdığı golf tesisi ile ilgili yazıları yakından takip ettim. Hepsi birer araştırmanın sonucunda ortaya çıkan yazılardı ama Söke kamuoyunun pek ilgisini çekmedi. Sarayköylü’nün yazılarındaki iddialari çok önemliydi! Komşu ilçe Kuşadası’nda olsa halk sokaklara dökülür, eylem yapardı. Maalesef Söke’de bu bilinç yeterince oluşmuş değil.

Söke halkı golf tesisi ile ilgili yaşananları bir de benim kalemimden okusun istedim. Bakalım ben bunu yani Söke halkının hak arama bilincini sağlayabilecek miyim?

İddialarımın bir kaçını dünkü Gerçek’te sürmanşetten spot olarak duyurmuştum.

“Söke’nin suyunu kimler, nasıl çaldı???” dedim.

“Bu hırsızlığa neden göz yumuldu??? Kimler nemalandılar???” dedim.

“Söke Belediyesi eski yönetiminin bu soygundaki konumu ve sorumlulukları...” dedim.

Belki eski yönetimin başından açıklama gelir de hepimiz aydınlanırız.

Ben şahsen bu yazı dizisinin çok konuşulacağını düşünüyorum. Bu konuda çok iddialıyım.

Golf tesisi nedeniyle birilerinin başının fena ağrıyacağını düşünüyorum.

Zira bunun için çok mesai harcayacağım...

İnanıyorum ki, birileri devlet organlarına fena hesap verecek. Onlar adına üzülüyorum ama yapacak bir şey yok. Sarayköylü’nün de dediği gibi; golf tesisini düşüneceklerine, Söke halkının çıkarlarını düşünmelilerdi.

Yaptığım araştırmada gördüm ki, ortada bir ihmal var, suistimal var...

ASKİ, DSİ ve Maliye golf tesisine bir el atmalı...

Golf tesisinin Söke’de faaliyete geçtiği andan itibaren gündemi meşgul eden en önemli meselesi su olmuştur. Gerek sulamada, gerekse kulanımda ihtiyacı olan suyu temin etmek konusunda tam bir muamma olan tesis sahipleri bu konuda aynı zamanda da sabıkalılar.

Çünkü kaçak açtıkları kuyular nedeniyle yakalandılar ve Söke Kaymakamlığı’na para cezası ödemek zorunda da kaldılar!!! Cezai müeyyide uygulanmadığını iddia edenler var. Ödedikleri para miktarını da öğrenip, okuyucularımızla paylaşacağım.

Dedim ya! bu konuda sicilleri bozuk, sabıkalılar...

Hem devletin hem de Söke halkının suyunu gizliden gizliye kuyu açmak suretiyle hortumladılar. 

Tabii ki, bu hortumlamada onlara yardımcı olanlarda var. Birileri el birliğiyle hırsızlık yaptılar. 

Tesisin ihtiyacı olan su temin edilirken yasal yolların dışına çıkılması ve buna göz yumulmasını kabul etmek mümkün değil. Tesis sahipleri pişkinliklerini sürdürmüş ve bu kaçak kuyu açma işini daha sonra yine gerçekleştirmişlerdir. Çok kısa süre önce açtıkları kuyuları kapatarak, kendilerini denetlemeye gideceğini bildikleri Aydın Büyükşehir Belediyesi ASKİ yetkililerine adeta nanik yapmışlardır.

Dedim ya, pişkinler. Kesinlikle utanma yok...

Hem suyumuzu çalacaklar hem de Söke insanıyla dalga geçecekler. 

Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin bu aymazlığa bir son vermesi gerekiyor. Bu insanlara birileri hadlerini bildirmesi gerekiyor. ASKİ yetkililerin en kısa sürede bu tesisite ciddi anlamda incelemelerde bulunması gerekiyor.

Bir de, vatandaşların bahçesinden elde edilen su konusu var!!! Vatandaşların bahçesinden elde edilen suyun kaçak olarak elde edildiği suçlaması var. Bu suyun da, golf tesisi yetkililerince, konutlardan sorumlu (kiracı) diğer işletmeci konumundaki firmaya para karşılığı satılarak ticari kazanç elde edildiği suçlaması var. Bu suçlamalar doğru mudur? Tesis yetkilileri belki açıklama yapma gereği duyarlar!!! Merağımızı giderirler. Eğer ki, böyle bir şey varsa çok vahim bir durum... 

Bu konu da sanırım DSİ’yi ilgilendiriyor. Bir de tabiiki maliyeyi. ASKİ’den sonra her iki kuruma da suç duyurusunda bulunuyorum.  

Adeta bir demir perde ülkesi gibi kapalı kapılar ardından yönetilen bu tesisin kamuoyuna açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur. 

Bekleyip göreceğiz...

Bakalım böyle bir adım atacaklar mı?

Yoksa pişkinliğe devam mı edilecek hep birlikte göreceğiz?

NOT: Gelecek sayı yıllarca çevre temizlik vergisi neden ödemediler?