Bir kişinin kameralı cep telefonu ya da dijital fotoğraf makinesiyle kendisini ya da kendisiyle birlikte çevresini aynı kadraj içerisinde görüntüleyip fotoğraf çekmesi olarak tanımlanan selfie tarzı fotoğraf çekimine geçtiğimiz yıl içerisinde Türk Dil Kurumu tarafından özçekim kelimesi karşılık gösterilmişti. Türkiye’de de oldukça popüler bir duruma gelen selfie tarzı fotoğraf çekimi İngiltere’de ders oldu.
Londra'nın Covent Garden bölgesinde yer alan City Lit Üniversitesi’nin öğrencilerine selfie dersi vereceği ve Mart ayından itibaren başlanacak derslere dışarıdan katılmak isteyen vatandaşların da ücreti mukabilinde eğitimden faydalanabileceği belirtilmişti. Dersin müfredata eklenmesinde ise öğrencilerin kimlik, kişilik ve hafızalarını geliştirmeleri ve başlarda çektikleri fotoğraflarla sonrakiler arasındaki farkı karşılaştırarak gelişimlerini görebilmeleri amaçlanmıştı. Peki İngiltere’de durum bu iken Türkiye’de de selfie ders olarak okutulabilir mi? Okutulursa faydaları ve zararları neler olabilir? Tüm bu soruların cevaplarını Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık cevapladı.
SELFİE TOPLUMA AYAK UYDURMAKTIR
Selfie tarzı fotoğraf çekiminin Facebook, Twitter, Instagram gibi sosyal paylaşım ağlarında yoğun bir ilgiye sahne olduğunu belirten sosyal medya uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ali Murat Kırık; “Selfie, bugün 7’den 70’e herkesin bildiği bir kavram olarak gündeme damgasını vurdu. Sokaklarda, alış-veriş merkezlerinde, evlerde, iş yerlerinde, okullarda ve diğer mekanlarda selfie tarzı fotoğraf çeken, çektirenlerin sayısı gün geçtikte artmaktadır. Bunun başlıca nedenleri arasında çevreye, içinde yaşanılan teknolojiye uyum sağlamak ve sosyal medyanın topluma sunduğu imkânlardan faydalanmak yer almaktadır.” dedi.
İNGİLTERE’DE DERS OLARAK OKUTULMASI SON DERECE DOĞAL
İngiltere’de selfienin ders olarak okutulmasının çok da şaşırtıcı olmadığını dile getiren Kırık; “İngiltere gerek teknolojik olarak gerekse de ekonomik açıdan son derece gelişmiş bir Avrupa ülkesidir. Elbette sanatsal olarak selfienin bir geçerliliği olduğu doğrudur; ancak bunun dönemlik bir ders olarak konulması açıkçası çok da şaşırtıcı değildir. Bu durum belki de biraz da ekonomik rahatlığın göstergesidir. Nitekim dışarıdan katılmak isteyenlerin de bu dersleri belli bir ücret karşılığında alabilecekleri açıklanmıştır. Özellikle ünlü ve topluma mal olmuş kişilerin selfie tarzı fotoğraf çekmeleri çocukları ve gençleri oldukça özendirmektedir. Onlar gibi olma, onların yaptıklarını yapma arzusu selfienin bu noktaya yükselmesini sağlamıştır. Dolayısıyla refah düzeyi yüksek toplumlarda bu ve buna benzer derslerin müfredatlara eklenmesi bu açıdan bakıldığında doğaldır.” şeklinde konuştu.
SELFİE TÜRKİYE’DE DE DERS OLABİLİR
Yrd. Doç. Dr. Kırık, “İngiltere’den sonra selfienin Türkiye’de de ders olarak okutulması kuvvetle muhtemeldir. Özellikle iletişim, güzel sanatlar, sanat ve tasarım fakültelerinde bu dersin konulması olasıdır. Nitekim selfie farklı bir tür fotoğraf çekme sanatıdır. Selfienin sanatsal boyutunun varlığı asla unutulmamalıdır. Fakat çekim teknikleri noktasında selfieye dair söylenecek çok söz vardır. Selfie tarzı fotoğraf çekim tekniği varlığını tabir-i caizse sosyal medyaya borçludur. Şayet Instagram, Facebook, Twitter gibi sosyal paylaşım ağları olmasaydı bireyler bu denli yoğun bir şekilde selfie çekemezlerdi. Çünkü selfie paylaşılmak adına çekilen bir fotoğraf tekniği durumuna gelmiştir. Geçmişte güzel anıları kalıcı bir hale getirmek için çekilen fotoğraflar günümüzde yerini selfielere bırakmıştır. Oxford Sözlüğü tarafından 2013 yılının kelimesi olarak seçilen “selfie” bugün önemini giderek arttırmaktadır. Fakat Türkiye’de kaç kişinin bir bedel ödeyerek selfie derslerine katılacağı soru işaretidir. Türkiye’de kurban bayramında keseceği hayvanla selfie çekenlerden tutun, trafik kazası yaşanırken bu kötü durumu bile selfie yapabilen vatandaşlar bulunmaktadır. Nitekim sosyal medyada bu tür fotoğraflara rastlayabilmek mümkündür. Buradan yine medya okur-yazarlığı konusuna vurgu yapmak gerekmektedir. Medya Okur-Yazarlığı dersleri zorunlu olmalı ve bu dersleri iletişim fakültesi mezunları vermelidir.” diyerek sözlerini noktaladı.
MEHMET YILDIZ