Posacı, Organik ürün sattığını iddia eden pazarcı mutlaka, "organiktir' belgesini tüketiciye ibraz etmesi gerekmektedir. Böylece hem gerçek organik üretim yapan üreticilerimizin hakkını korumuş, hem de organik rantının da önüne geçmiş oluruz
Gerçek Gazetesi
Yılmaz ÖLMEZ
Dağlarından yağ Ovalarından bal akar denilen Aydın ilinde özellikle dağlarda yetişen ürünler zirai ilaç ve kimyevi gübre kullanılmadığı için organik olarak yetişiyor. Fakat üreticinin bu ürünleri piyasaya organik olarak sürmesi için mutlaka, Organiktir sertifikasına sahip olması gerekiyor. Son yıllarda da organik sertifikası veren firmaların sayısı katlanarak artıyor. Ziraat Odaları da üreticiye bu konuda önayak oluyor. Fakat özellikle büyük şehirlerde son zamanlarda organik pazarlarının yaygınlaşması, Aydın Ziraat Odası"nı, gerçek organik üretimi yapan üreticilerin hakkını korumak ve tüketiciyi bilinçlendirmek için harekete geçirdi. Organik üretimin yapılacağı arazilerin 3 yıl boyunca Ziraat Mühendisleri tarafından gözetim altında tutulup, ürünlerin gelişimi de yakın takibi alınması gerekiyor. Kimyevi gübre ve zirai ilaç kullanılması yeterli olmuyor. Akar suların temizliğine dikkat edilmesi, mümkünse artezyen sularıyla arazilerin sulanması şart koşuluyor. Organik üretimin yapıldığı tarlaya girecek olan çalışanların eldiven ve çizmelerini de anti bakteriyel ilaçlarla dezenfekte etmeleri gerekiyor. Organik üretimin yapıldığı arazinin en yakın 100 metrelik çevresinde de başka arazilerde zirai ilaçlama yapılmaması gerekiyor. Üretimi zor, ancak pazarı hazır olan organik ürünler fiyat olarak ta ikiye katlanıyor. Fakat organik olmayan ürünlerin, Organiktir etiketi altında satılması, hem gerçek organik üretim yapan üreticileri, hem de halkı mağdur ediyor. Aydın Ziraat Odası Başkanı Rıza Posacı, organik ürünlerin normal fiyatının birkaç katı üzerinde satılmasından dolayı, çarşı-pazarda organik etiketlerini sıkça duymaya başladıklarını söylerken, Organik üretim, belli bir süreçten sonra elde edilen ürünlerdir. Üretim hem eziyetli, hem de hassastır.Fakat bu emeği göz ardı edip, organik üzerinden rant elde eden pazarcıları görüyoruz. Bu noktada tüketicilerimize büyük görev düşüyor. Organik olarak pazarlanmaya çalışan ürün gerçekten organikse, sertifikasyon firmalarıyla tescillenen, Organiktir belgesi pazarcılardan mutlaka istenilmelidir. Şayet bu belgeyi ibraz edemeyen pazarcı olursa zabıtaya şikayet edilerek, rantın önüne de geçilmelidir. Aslında organik üretim yapan ve bunu belgeleyen üreticilerimiz, ürettikleri ürünlerini belgeyle tescillenmektedir. O nedenle de bu belgenin tezgah üzerinde görünür bir yerde tüketicinin dikkatine sunulmalıdır. Bu belge karşılığında ürün almak hem kendi hakkımızı savunma, hem de bu işin gerçekten eziyetini çeken üreticilerimizin korunması anlamında çok önemlidir. dedi.