Gerçek Gazetesi
Aydın Halk Sağlığı İl Müdürü Dr. Şenol Okur, 2011 yılında 1,4 milyon insanın ölümüne neden verem hastalığının küresel bir tehdit olmaya devam ettiğini belirtti.
Verem Haftası dolayısıyla bir açıklama yapan Dr. Şenol Okur, verem hastalığının solunum yoluyla bulaşan bir hastalık olduğunu söyledi. Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre yaşayan her üç kişiden birinin bu mikrobu taşımakta olduğunu belirten Okur, Önceki yıllara oranla verem ölümlerinde büyük başarılar elde edilmesine rağmen, 2011 yılında 1,4 milyon insanın ölümüne neden olan hastalık hala küresel çapta büyük bir tehdit olmaya devam etmektedir. Halkımızın, verem hastalığı ve bu hastalıkla mücadele konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla, 05-11 Ocak 2014 tarihleri arasında "67. Verem Eğitimi ve Propaganda Haftası" düzenlenmektedir. Bilim insanları, hayvanlarda 10 bin yıl önce ortaya çıktığı anlaşılan tüberkülozun, insanlarda ise 70 bin yıl öncesine kadar uzandığını tespit etti. Tüberküloz mikrobu vücuda girdikten sonra uzun süre hastalık yapmadan kalabilir. Buna kişinin enfekte olması diyoruz. Bu kişilerde hiçbir klinik belirti olmayıp kendilerinin enfekte olduğunu genellikle bilmezler dedi.
Verem hastalığının belirtileri ve tedavisine değinen Okur, Verem hastalığının genel belirtileri arasında; halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, ateş, gece terlemesi, çocuklarda kilo alamama bulunmaktadır. Akciğer tüberkülozunda; öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, göğüs-sırt-yan ağrısı, nefes darlığı şikâyetleri görülebilmektedir. İki-üç haftadan uzun süren öksürüğün olması durumunda veremden şüphelenmek gerekir. Bu yakınmaların başka bir çok hastalıkta da rastlanılabilmesi nedeniyle, bu tür şikayetleri olanların aile hekimlerine ya da en yakın verem savaşı dispanserine müracaat etmesi gerekmektedir. Bilinmelidir ki; verem tedavi edildiğinde kesinlikle şifa bulan bir hastalıktır. Ancak hastalık hiç tedavi edilmezse hastaların yüzde 50"si kısa süre içinde kaybedilir. Yeterli ve dengeli beslenme, uygun hayat şartları ile tedavi desteklenmelidir. Sigara ve alkolden uzak durulmalıdır. Verem tanısı alan kişilerin ilaçlarını düzenli ve yeterli sürede kullanmaları çok önemlidir. Veremin teşhis ve tedavisinin ücretsiz olduğu unutulmamalıdır diye konuştu.
Verem eğitimi ve propaganda çalışmalarının önemine dikkat çeken Okur, şunları söyledi: Veremden korunmada, diğer birçok hastalıktan farklı olarak, sadece aşılama hizmetleri yeterli olmamakta ve veremli hastaların tedavisi ve erken tanısı da koruyucu hizmetler içine girmektedir. Bu nedenle verem hizmetlerinin sadece aşılama değil, tüm boyutları ile halkımıza anlatılmasının, yani halk eğitiminin özel bir önemi mevcuttur. Verem hastalığına yakalanmış bir kişi ile aynı havayı solumanın mikrobun bulaşması için yeterli. Bu nedenle veremle mücadelede hedef hasta kişileri en kısa sürede bularak tedavilerini yapmak ve çevresindeki kişilere bulaştırmasını önlemek, hastalık konusunda halkın ilgisini çekmek, veremden korunmanın önemini öğretmektir. Veremle savaşı kazanmakta kararlıyız (iha)