Okur, “Herkesin suya ulaşmaya hakkı vardır”

Okur, “Herkesin suya ulaşmaya hakkı vardır”

█ Gerçek Gazetesi
Aydın Halk Sağlığı İl Müdürü Dr. Şenol Okur, “Suyun korunması savunulması ve doğru kullanılması herkesin görevidir” dedi.
Su kaynaklarının korunması ve çoğaltılması konusunda somut adımlar atılmasının sağlanması amacıyla Dünya Su Günü etkinliklerinin kutlanmakta olduğuna işaret eden Dr. Şenol Okur, “Yeryüzündeki suyun yüzde 97'si tuzludur. Geriye kalan ve büyük bir bölümü Kuzey ve Güney Kutuplarında buzullar içinde donmuş olan %3'lük tatlı su kaynakları için insanlar, bitkiler, yaban hayatı, tarım ve sanayi rekabet etme durumundadırlar. Son 10 yılda bu kısıtlı su arzı üzerindeki küresel su talebi 6, 7 kat artmıştır. Bu oran Dünya nüfusu artış oranının iki katından fazladır. Öte yandan Dünya nüfusunun 2025'de 8,3 milyara 2050'de ise 10-12 milyara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Halen yoksullar başta olmak üzere Dünyada 2,4 milyar insan yetersiz ve kalitesiz su nedeniyle sağlıksız koşullarda yaşamaktadır. Dünyanın birçok bölgesinde yaşanmakta olan kırsal alanlardan kentlere göç, çok sayıda insanın yeterli sağlık hizmetlerinden, güvenli içme suyundan, çevresel olarak güvenli yaşam koşullarından yoksun alanlarda yaşamalarınsa sebep olmaktadır. İnsan sağlığı, gıda güvenliği, endüstriyel gelişme ve eko sistemlerin korunması için su kaynaklarının daha etkin bir biçimde kullanılması gerekmektedir” dedi.
Suyun uzun bir süreden beri yanlış yönetildiğini ve fazla kullanıldığını savunan Okur, “Sonuçları gecikmiş olarak yeni yeni kavranmaktadır. İnsan genellikle susuzlukla zaman zaman doğanın geçici olarak kendisini mahkum ettiği kuraklığı birbirine bağlar. Kuraklığın gazete manşetlerinde geniş yer alıp özellikle dikkatlerimizi çekmesine karşılık gittikçe fazlalaşan su tüketimimizin uzun vadede yarattığı sorunlar gözden kaçmaktadır. Su kıtlığının işaretlerini her yerde görmek mümkündür. Yeraltı sularının seviyeleri düşmekte göller küçülmekte sulak alanlar yok olmaktadır. İnsanlar nehir yataklarından başka havzalara tünellere su aktarmak gibi çevreye zarar verecek hem de fevkalade pahalı çözümler önermektedir. Su sıkıntısı çeken şehirlerde, aynı kısıtlı su kaynağını paylaşmak zorunda kalan şehirlerle çiftçiler arasındaki rekabet gittikçe fazlalaşmaktadır. Su uğruna savaş olasılığı gittikçe daha fazla yüksek sesle dile getirilmektedir. Türkiye, sanıldığının aksine su zengini bir ülke değildir. Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 8 bin-10 bin metreküp olan ülkeler su zengini, bin-3 bin metreküp arası olanlar su azlığı çeken, bin metreküpten azı da su fakiri ülkeler arasında kabul edilmektedir. Ülkemizde kişi başına düşen su miktarı bin 550 metreküp olduğundan su sıkıntısı çeken ülkeler arasındadır. Herkesin suya ulaşmaya hakkı vardır. Su öncelikle yaşamamız için gerekli temel bir maddedir ve herkesin bu maddeye ulaşmaya hakkı olduğu gibi suyun korunması savunulması ve doğru kullanılması herkesin görevidir” diye konuştu. (iha)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Genel Haberleri