Menderes’in öteki yüzü!

BİR YANDA ÇÖP NEHİRE DÖNÜŞMÜŞ BÜYÜK MENDERES NEHRİ, BİR YANDA ŞELALE GİBİ DAĞLARDAN AKIP GELEN BERRAK NEHİR SUYU.
DİNAR’DAN DOĞAN MENDERES NEHRİ
BULUNDUĞU İLÇEYE HAYAT VERİYOR.
Yılmaz ÖLMEZ
Gerçek Gazetesi
Büyük Menderes Nehri’nin 2 farklı yüzünü yerinde görüntüledik. Atık su arıtma tesisleri olamayan sanayi kuruluşları ve belediyelerin büyük Menderes nehrini kirlettikleri yetmiyormuş gibi, bir de sorumsuz bir belediye tonlarca çöpü Menderes Nehri’ne boca etmişti. Siyah nehir olarak hafızalarda yer eden Menderes Nehri’nin bu içler acısı hali, çevre ayıbı olarak sürekli karşımıza çıkıyor. Afyon Dinar’dan doğan ve 570 kilometrelik bir yolculuktan sonra Söke altında Ege Denizi’yle buluşan Büyük Menderes Nehri’nde onlarca balık türü barınıyordu. Fakat son 15 yıldan bu yana havzada sanayi kuruluşlarının artması ve yerleşim alanlarının büyüyüp gelişmesiyle nehir daha çok kirlenmeye başladı. Nehrin kurtarılması içinde Aydın, Denizli ve Uşak Valilikleri güç birliği oluşturarak nehri kirleten sanayi kuruluşları ve belediyelere atık su arıtma tesislerini bir an önce tamamlamalarını istediler.
Eski çağlardan günümüze kadar mevcut su kaynakları bulunduğu ortama hep hayat vermiştir. Günümüzde de hayat vermeye devam ediyor. Madalyonun diğer yüzüne baktığımızda bunu görebiliyoruz. Büyük Menderes Nehri Afyon’un Dinar ilçesinden doğuyor. Adeta dağlardan ve mağaralardan şelale gibi akan nehir suyu, Dinar’da berrak bir şekilde karşımıza çıkıyor. Dağlardan gelen sular havuzlarda toplanıyor ve fazlalık su da kanallar aracılığıyla nehir yatağına deşarj ediliyor. Büyük Menderes Nehri Dinar’a can veriyor. Bir yanda otel, bir yanda çay bahçeleri ve restoranlar. Dinar halkı havuzların başında piknik yaparak adeta nehrin keyfini çıkarıyor. Ama gelin görün ki, bu canlılığı havza uzantısında görmeniz mümkün değil. Bizim tek dileğimiz bu berraklığın havza boyunca göze çarpması. Bunun içinde sanayi kuruluşları ve belediyelerin bir an önce arıtma tesislerini tamamlamaları gerekiyor. Tıpkı Dinar halkı gibi Denizli ve Aydın halkının da nehir kenarında piknik yapmak hakkı değil mi sizce?..