KÖY ENSTİTÜLERİNDEN YETİŞENLERİN EĞİTİM İÇİN GÖRÜŞLERİ

E. TURGUT TEKİN

 

 

TONGUÇ VE KÖYDE YETİŞENLER

Önceki sayıdan devam

İlkelerine, yöntem ve amaçlarına uymayan yönlerini araştırmak; elde edilen sonuçları tartışmaya açmak verimli ve çağdaş olmayan uygulamaların yerini akılcı ve bilimsel uygulamaların almasına katkıda bulunmak, bu doğrultuda yapılan çalışmaları desteklemek; yurt içinde ve dışında eğitimle ilgili gelişmeleri izlemek, elde edilen verileri belgelemek, bunları ilgililerin bilgi ve değerlendirmelerine sunmak; eğitim alanında çalışanlara, araştırma yapanlara kaynak hazırlamak ve yardımcı olmak.

Eğitimin planlanmasını, programını, yöntemlerini, değerlendirme ve ölçme tekniklerini yenileyici, geliştirici, bunlara bilimseilik kazandırıcı çalışmalar yapmak; bu doğrultudaki çalışmaları desteklemek, böylelerine yardımcı olmak.

KÖYLÜNÜN GÜNEŞİ

Köy Enstitüleri ile ilgili olarak inceleme, araştırma ve anı olmak üzere yüze yakın kitap, yüzlerce makale yazılmıştır. Halen de yazılmakta, araştırılmaktadır. Kimileri suçlamaya, kimileri gerçekleri yazmaya çalışmıştır. Ama 50 yıldan beri ülkenin gündeminde güncelliğini ve sıcaklığını korumaktadır. Sevindirici yanı, Köy Enstitüleri'ni yaşamamış ve görmemiş gençlerin ilgi duymalandır. Bilim adamlarının, eğitimcilerin, yazarların ve araştırmacıların dışında; yerel yönetimler de Köy Enstitüleri'yle ilgilenme'ye, şenlikler düzenlemeye yönelmişlerdir. Dikilli, Foça ve Kartal Belediyeleri’nin ortaklaşa düzenledikleri "DİKİLİ ŞENLİĞI"nin konusu "CAĞDAŞ EĞİTİM VE KÖY ENSTİTÜLERI" idi. Aynı içerikli bir de yanşma düzenlenmişti. Şenlik, 12-13 Haziran 1993 günleri yapıldı. Oldukça kalabalık ve coşkuluydu. Köy Enstitüleri'yle ilgili paneller ve kitap sergileri de şenligin zenginligine zenginlik katıyordu. Dikili Belediyesi'nin düzenlediği "Cagdaş Egitim ve Köy Enstitüleri" yarışmasına 27 yapıt başvurmuştu. Çok katılımlı o1sun diye ben de katılmıştım. Yarışmaya katılanlann tümü Köy Enstitüleri ve Eğitim alanında deneyimli yazarlardı. Seçici Kurul, kurallara göre 27 yapıt arasından 3 tanesini belirlemiş; geriye 24 yapıt kalmıştı. Benim yapıtım da geri kalanların içindeydi.

Cumhuriyet’in 70 yıllık döneminde eğitim ve devletin diger birimleriyle ilgili nice kurumlar açıldı; bir süre sonra kapatılanlar oldu. Kapatılanların yankısı ve tartışması olmadan unutuldular. Öyle ki, Atatürk'ün kurduğu ve önemle üzerinde durdugu Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu kapatıldığında bir kaç aydının dışında yeterince tepki gösterilmediği gibi tartışması da uzun sürmeden unutuldu. Oysa Köy Enstitüleri, 50 yıldan beri ülkenin gündeminde tartışılmaktadır. Toplumun her bölümünde sıcaklıgını korumaktadır.

Bunun bir nedeni olsa gerekir ...

Köy Enstitüleri, 600 yıllık Osmanlı Devleti’nin ümmetleştirdiği ve suskunlaştırdığı bir halkın kurtuluşuna ve uyanışına öncülük etmişti. Anadolu halkını ortaçağ yaşamından kurtarmayı, çağdaşlaştırmayı, Iaikliği yerleştirmeyi, laik, demokratik ve özgür bir toplumun yaratılmasını amaçlamışlardı. Uğraşlarının ürünleri görülmeye başlamıştı. Özgürlük, laiklik ve emek sermaye savaşımını veriyorlardı, Bunun için unutulmuyor, unutulması zorlaşıyor. Daha nice tartışmalara ve kitaplann yazılmasına tanık olunacaktır.

Köy Enstitüleri'yle ilgili araştırmalara katkısı olur inancıyla; çalışmamı öyle bırakmak istemedim. Bazı ekler ve çıkarmalarla yeniden düzenleyerek, okurların ve araştırmacıların ilgilerine sunmaya karar verdim. Yararlı olursa mutlu olurum...

H. Nedim ŞAHHÜSEYİNOĞLU * Devam edecek