Keleşoğlu’ndan yenilenebilir enerji hamlesi

Gerçek Gazetesi
Dünya üzerinde fosil yakıtların rezervlerinin yakın bir gelecekte tükeneceğinin altını çizen BESKVA Yönetim Kurulu Başkanı Hakkı Keleşoğlu, gözünü yenilenebilir enerji kaynaklarına çevirdi.
Bu kapsamda bir süre önce Bulgaristan"a giderek yatırım olanakları ve kendisini yenilenebilir enerji üretiminde kanıtlamış kuruluşların temsilcileri ile bir araya gelen hayırsever işadamı Hakkı Keleşoğlu, son olarak dünya genelinde bu işin öncücülüğünü yapan Amerika patentli kuruluşların üst düzey yöneticileri ve bu yönde etkili araştırmalar yapan Standfort Üniversitesi"nin araştırmacıları Mark Z. Jacobson ve UC- Davis araştırmacısı Mark A. Delucci ile irtibata geçti.
Yenilebilir enerji yatırımları konusundaki çalışmaları hakkında bilgiler veren Keleşoğlu, “Geçtiğimiz Aralık Ayı içerisinde İzmir"e ziyarete gelen Amerika Büyükelçisi John Letvin Türk işadamları ile bir dizi görüşmelerde bulundu. Bu görüşmelerde biz de yer aldık. Sayın Büyükelçi Türkiye"de özellikle Ege Bölgesi"nin rüzgar güneş ve jeotermal enerji kaynakları yönünden çok zengin bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Yapılan toplantılar ve ikili görüşmeler bizi yenilenebilir enerji sektörüne girme yönünde kamçılayan etkenler olmuştur” dedi.
Keleşoğlu, yenilenebilir enerji kaynakları ve yapılacak yatırımlarla ilgili olarak bir süredir ön hazırlık çalışmaları yaptıklarını dile getirerek, “Dünya üzerinde enerji ihtiyacına karşılık veren fosil yakıtlar artık tükenme noktasına geldi. Rezervlerinin önümüzdeki 20 -30 yıllık süreç içerisinde tamamen biteceği düşünülüyor. Fosil yakıtlardan atmosfere yayılan sera ve karbon gazları küresel ısınması tetikleyen en büyük etkenlerdendir. Kullanılan fosil yakıtların çevre ve insan sağlığına verdiği tahribatlar ortadadır. Uzmanlarımızla birlikte çevreye ve insan sağlığına uygun yakıt sistemlerini hayata geçirme arzusundayız. Yaptığımız araştırmaların neticesinde yenilenebilir enerji kaynakları bakımından Türkiye genelinin rüzgar, güneş ve jeotermal enerji olduğunu tespit ettik. Özellikle Manisa ve İzmir rüzgar, güneş ve jeotermal kaynaklar yönünden çok zengin bir görünüm veriyor. Artık dünya genelinde artık nükleer ve hidro enerji santralleri çevresel endişeler içerdiği içirdiği için kabul görmüyor. Bunun en yakın örneğini geçtiğimiz süreç içerisinde Japonya depreminde gördük. Japonya"da deprem sonrası infilak eden Nükleer Santralden yayılan radyasyon uzun vadede bir çevre katliamına yol açacaktır. Amacımız sadece çevreye uyumlu insan sağlığına uygun yakıt ve enerji sistemlerini hayata germektir” dedi. (iha)