KAOS KAPIDA

Ay­dın Sa­na­yi­ci ve İşa­dam­la­rı Der­ne­ği Baş­ka­nı Şev­ket Ka­ya, ge­liş­mek­te olan dün­ya­da tü­ke­ti­min­de hız­la art­tı­ğı­nı be­lir­te­rek, “Ya­kın­da 3 ya­da 4 mil­yar in­san ki­şi ba­şı­na Av­ru­pa­lı­lar, Ja­pon­lar ya da Ame­ri­ka­lı­lar ka­dar tü­ke­ti­me baş­lar­sa do­ğal ola­rak bir ka­os olu­şa­cak­tı­r” de­di.
Bu­gün yer­yü­zün­de yak­la­şık 6,5 mil­yar in­sa­nın ya­şa­dı­ğı­na işa­ret eden ASİ­AD Baş­ka­nı Şev­ket Ka­ya, bu nü­fus­tan Av­ru­pa'da, Ku­zey Ame­ri­ka'da ve bi­raz da Gü­ney Ame­ri­ka'da ya­şa­yan 1,5 mil­ya­rı­nın tü­ke­ti­ci ko­nu­mun­da ol­du­ğu­na dik­kat çek­ti. Af­ri­ka'da, As­ya'da özel­lik­le Çin ve Hin­dis­tan'da ve di­ğer ge­ri kal­mış böl­ge­ler­de­ki in­san­la­rın tü­ke­te­me­dik- ­le­ri­ni be­lir­ten Ka­ya, “Sa­de­ce ka­rın­la­rı­nı do­yu­ru­yor­lar. O da ek­mek bu­la­bi­lir­ler­se. İş bu­la­bi­lir­ler­se gün­de 1 do­la­ra ça­lı­şı­yor­lar. 21. yüz­yıl­da "Ü­çün­cü Dün­ya" di­ye ad­lan­dır­dı­ğı­mız ke­si­min ya­rı­sı­nı tem­sil eden dün­ya­nın en ka­la­ba­lık nü­fu­su­na sa­hip iki ül­ke­si Çin ve Hin­dis­tan az ge­liş­miş­lik­ten kur­tul­ma­ya baş­lar­ken; baş­ka As­ya ve La­tin Ame­ri­ka ül­ke­le­ri de ay­nı iler­le­me yo­lu­na gir­miş bu­lu­nu­yor­la­r” de­di.
Sa­na­yi­nin ge­liş­me­siy­le Ku­zey ile yok­sul Gü­ney ara­sın­da­ki far­kın ya­vaş ya­vaş or­ta­dan kalk­mak­ta ol­du­ğu­nun al­tı­nı çi­zen Şev­ket Ka­ya, “Çin'de­ki, Hin­dis­tan'da­ki, Rus­ya'da­ki, Bre­zil­ya'da­ki or­ta sı­nıf­la­rın, bü­tün dün­ya­da ol­du­ğu gi­bi, baş dön­dü­rü­cü bir bi­çim­de bü­yü­me­si, dün­ya­nın şu an­ki tü­ke­ti­miy­le pek de ayak uy­du­ra­ma­ya­ca­ğı bir ger­çek­lik. Ya­kın­da 3 ya­da 4 mil­yar in­san ki­şi ba­şı­na Av­ru­pa­lı­lar, Ja­pon­lar ya da Ame­ri­ka­lı­lar ka­dar tü­ke­ti­me baş­lar­sa do­ğal ola­rak bir ka­os olu­şa­cak­tır. Bu ka­os­la bir­lik­te hem eko­lo­jik hem de eko­no­mik alan­da bü­yük kar­ga­şa­lar ya­şa­na­cak­tır. Bu­nun uzak bir ge­le­cek­te de­ğil çok ya­kın ol­du­ğu­nu gö­re­bi­li­yo­ru­z” di­ye ko­nuş­tu.

TA­RI­MIN
ÖNE­Mİ AR­TA­CAK
Do­ğal kay­nak­lar üze­rin­de bas­kı ol­du­ğu­nu sa­vu­nan Ka­ya, “Do­ğal kay­nak­lar üze­rin­de­ki ve özel­lik­le pet­rol, tat­lı su, et, ba­lık ve ta­hıl gi­bi ürün­ler üs­tün­de­ki bas­kı ile üre­tim alan­la­rı­nın de­ne­ti­mi mü­ca­de­le­si; ki­mi­le­ri­nin el­le­rin­de­ki do­ğal zen­gin­lik­le­ri ko­ru­mak için can­la baş­la ça­ba­la­ma­sı, ki­mi­le­rin de on­la­rın kay­nak­la­rı­nı ele ge­çir­mek için uğ­raş­ma­sı; bun­lar bir­çok kan­lı ça­tış­ma­ya yol aça­bi­le­cek tür­den şey­ler. As­lın­da bu tab­lo­ya ba­kın­ca bi­zim yıl­lar­ca ih­mal et­ti­ği­miz, ge­liş­ti­re­me­di­ği­miz, önem­se­me­di­ği­miz ta­rı­mın öne­mi an­la­şı­la­bi­lir. İn­san­lar ço­ğal­dık­ça ve tü­ke­tim eği­lim­le­ri art­tık­ça üre­ti­min özel­lik­le de ta­rı­mın öne­mi ar­ta­cak­tır. Do­ğal ola­rak gün­de 1 do­lar üc­ret alan in­san ile 30 do­lar alan in­sa­nın tü­ke­ti­mi bir ol­ma­ya­cak­tır. Du­rum bu iken bir do­ğa cen­ne­ti olan Tür­ki­ye'de­ki ve bir ta­rım cen­ne­ti olan Ay­dın'ımız­da­ki kay­nak­la­rı­mı­zın kıy­me­ti­ni bil­me­li­yi­z.” (iha)