Sevgili okuyucularım, şu son yıllarda Dünya gündemini meşgul eden terör eylemleriyle yatıp, kalkıyoruz. Terörün ne olduğunu sormaya gerek yok. Zaten yaşıyoruz Bazı kör saplantılı, radikal dinci guruplar, kendileri gibi düşünmeyen insanlara yaşam hakkı tanımayıp, o kişileri yakaladıkları yerlerde acımasızca, hunharca öldürüp, kafalarını kesip, ciğer ve kalplerini çiğ çiğ yiyen terörist canavarlardır.
***
Allah, insanlığa peygamberler ara-
cılığı ile gönderdiği kutsal kitapların (Zebur, Tevrat, İncil, Kur’an) hiç birinde, bu terör eylemlerini onaylayan hükümler yoktur. Özellikle de İslam Dininde hiç yoktur. Ne yazık ki; bu terör guruplarının pek çoğu Müslüman olduklarını ve yaptıkları eylemlerin bir Tanrı emri olduğunu söylerler…
Oysa Allah, Kur’an’ın da, bu eylemleri şiddetle yasaklamıştır. Bir insanın değil, bir böceğin bile öldürülmesinin günah olduğunu açıklar. Kur’an’a göre insan odur ki; yüreğinde saygı, sevgi, dostluk, barış, paylaşım ve kardeşlik olsun. Yaratılanları, yaratandan ötürü seviyorsa ne mutlu o kişiye. Allah, insanları bu duygudan yoksun olan o canavarlardan korusun.
***
Sevgili okurlarım, Dünyanın başına bela olan bu terör guruplarının bir kaçının ismini vereyim:
El- Nusra
El- Kaide
Işit
Müslüman Kardeşler
Hamas
Hizbullah
Boko Haram gibi guruplar.
***
Sevgili okurlarım, benim, inandığım Allah’ın dini İslamiyet’te böyle bir eyleme asla yer yoktur. Değil İslamiyet’te, hiçbir dinde de yer yoktur. Allah, insanı yaratırken kafatası içinde küçük bir et parçası beyinle yaratmıştır. O, beyin içinde “Akıl” vardır. O akıl, yeryüzünde Allah’ın terazisidir. İnsanlar neyin doğru olup, neyin doğru olmadığını o akılla ölçerler. Allah insanları bu akıldan yoksun etmesin. Allah, Kur’an’ın pek çok yerinde belirttiği gibi, Yunus Suresinin 100. Ayetinde: “Allah’ın izni olmadıkça, hiç bir benlik iman edemez. Allah, pisliği aklını kullanmayanlar üzerine bırakırım.” Der . Bu ayetle Allah, aklımızı işletmemizi, günlük hayatta ve bilimin aydınlık yolunda, doğa olaylarının oluş nedenlerini aklın yoluyla düşünmemizi emreder. Kafa kesmeyi, insanları öldürmeyi değil…
***
Sevgili okurlarım, bu terör örgütlerinin bir kısmını besleyip büyüten ve de destekleyen, emperyalist ülkeler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerine yıkmaya çalışıyorlar. Bunda da hayli başarılı oldular. Bugün Dünya Basını, Türkiye’yi teröristi besleyen ülke olarak tanıtmaktadır. Bu kanıya Türkiye’nin, Orta-Doğu’ da ki dinci terör guruplarına silah yardımında bulunduğunu yazmaktadırlar. Bir ata sözü vardır “Ateş olmayan yerden, duman çıkmaz.”derler. Bu durumda İnancı ve kökeni ne olursa olsun, her Türk yurttaşı şapkasını önüne koyup düşünmelidir.
Aziz Atatürk zamanında Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bütün dünya devletleri arasında dostluğuna güvenilen, barış paktlarıyla tanınan bir ülke iken, bugün bütün komşula-ıyla düşman olan ve terörü besleyen bir ülke durumuna düştük. Bu durum karşısında yarınlarımız ne olacak hiç düşünüyor musunuz?
***
Sevgili okurlarım, yanılmıyorsam 3 gün önce İstanbul’da canlı bir bomba patladı. Bomba kadın parçalandı. Bir polisimiz de şehit oldu. Aynı gün Paris’te teröristler 12 kişiyi öldürdü. Bu teröristlerin İslami bir örgüt olduğu açıklandı. ABD dahil bütün Avrupa İslamiyet’e cephe aldılar. Dünyanın neresinde olursa olsun, terör ve gurupları dışlanmalı ve onlara, insanlığın mutluluğu için, yaşam hakkı tanınmamalıdır. Bazı emperyalist ülkelerin besleyip, korudukları terör gurupları bir gün kendilerini de da vurur. 11 Eylül 2001 de Amerika ‘da ikiz kulelerin vurulduğu gibi… Paris’teki eylem günü, Nijerya’da da terör gurubu tarafından en az 2000 kişi öldürüldü. Her nedense bu 2000 kişi, Paris’teki 12 kişi kadar ses getirmedi?
***
İnsanlık Paris’teki katledilen 12 kişiyi düşünüp ağlarken, Nijerya’da katledilen 2000 kişiyi de düşünmeli ve ağlamalıdır. Dünya insanlığı, bu terör eylemlerine birlikte karşı çıkmalıdır. Bu bir insanlık görevidir..
Duygularımı paylaşan okurlarımı saygı ile esenlerim.