İki Belediye Başkanlı Dava: LİTERA

DURMUŞ TUNA

İKİ BELEDİYE BAŞKANLI DAVA: LİTERA

Aydın Büyükşehir Belediyesi ASKİ'den emekli olduktan sonra Nermin Canyurt ile yollar ayrılmamış ve belediye iştiraki şirkette yönetim kurulu üyesi yapılmış olması ilginç bir durum.
Canyurt ile bağın kesilmeme nedeni ne olabilir?
Sevgi ve saygıdan olmadığını biliyorum.
Bir dostum, "LİTERA davası nedeniyle olabilir mi?" dedi.
Aydın Büyükşehir Belediyesi ASKİ yazılım programı LİTERA davası nedeniyle Başkan Çerçioğlu'nun emekli olan Nermin Canyurt'u yönetim kurulu üyesi yaptığını sanmıyorum.
Canyurt o davada aslî sanık değil ancak SAMPAŞ'ın devre dışı bırakılması ve LİTERA ile anlaşılması aşamasında Ozan Çavuşoğlu ile birlikte hareket etti.
Emir demiri kesti.
Başkan Çerçioğlu ne dediyse o oldu.
Canyurt sadece benimle ilgili konularda Başkan Çerçioğlu'nun kararlarına direnmeye çalışırdı.
Gazeteci Metin Can'ın huzursuzluk yaratmaya yönelik yazılarından çok etkilendi ve bana düşmanlık besledi.
O dönem ASKİ Genel Müdürü olan Mithat Emre'nin ciddi bir şekilde Canyurt'u uyarmışlığı var.
ASKİ Genel Müdürü Erdoğan Öztürk'ün makamında üçümüzdük ve Metin Can'dan kaynaklı bir başka gerginliğe Genel Müdür müdahale etmişti.
Buna rağmen bir çok işte birlikte çalıştık çünkü emir demiri kesti.

LİTERA davası nedeniyle Bilgi İşlem Brimi sıkıntı yaşayacak.
Ozan Çavuşoğlu'nun da LİTERA davasında ismi geçiyor ve aslî sanık sıfatıyla yargılanıyor.
Bu davada Başkan Çerçioğlu 1 nolu sanık, LİTERA şirket sahibi Şadi Özdemir 2 nolu sanık olarak yargılanıyor.
Şadi Özdemir Nilüfer Belediye Başkanı seçildi ve LİTERA davası önem kazandı.
LİTERA artık iki belediye başkanlı bir dava özelliğine sahip.
AKP Hükümeti LİTERA davasını yakından takip ediyor.

Son bilirkişi raporu da aleyhlerinde geldi.
LİTERA şirket ortakları, Özlem Çerçioğlu, ASKİ Bilgi İşlem ve tâbiki de Ozan Çavuşoğlu açısından sıkıntılı bilirkişi raporu huzursuzluk yaratıyor.
Yanılmıyorsam aleyhlerinde gelen üçüncü bilirkişi raporu.
Özlem Çerçioğlu LİTERA davası nedeniyle endişeli günler geçiriyor.
Dava yıllardır devam ediyor.
İleri tarihlere atılan duruşma günleri, istenen bilirkişi raporları, tanık dinlemeleriyle bugünlere gelindi.
Ozan Çavuşoğlu da davanın uzaması için defalarca rapor aldı ve ifade vermemek için mahkemeye mazeret sundu.
Çekinceleri olduğu için ilk günden itibaren zamana oynuyorlar.
Ozan Çavuşoğlu kendisine hakaret ettiğim iddiasıyla şikayetçi oldu.
LİTERA davası ile ilgili de bir paylaşım yaptığım halde şikayet dilekçesinde bu konu geçmiyor.
Başkan Çerçioğlu'nun makamından beni cep telefonumdan iki kez aradığında yazımdan duyduğu rahatsızlığı dile getirmişti.
O tarihte SAMPAŞ yazılım şirketi görevlilerine nasıl davranıldığını bizzat gördüm ve bunu yazımda belirttiğim için Başkan Çerçioğlu dahil konunun muhataplarının rahatsız olmaları normal.
"Dilber" dedi, "Belediye Çavuşu" dedi şeklinde suçlamalarda bulunmuş ancak ASKİ yazılım anlaşmasının SAMPAŞ şirketinden ayak oyunlarıyla alınıp, Başkan Çerçioğlu'nun arkadaşları oldukları konuşulan LİTERA şirketine verilmesi aşamasında üstlendiği rolü yazdığım halde şikayet dilekçesinde belirtmemiş.
Halbuki telefonda duyduğu rahatsızlığı haddini aşarak dile getirmişti.

LİTERA davası tek kelimeyle skandal!
İki belediye başkanının yargılandığı bir dava olduğu için gözler çıkacak kararda.
LİTERA'yı Özlem Çerçioğlu'nun başına bela eden BUPAR Araştırma Danışmanlık Şirketi Sahibi Erdal Akaltun'dur.
Yazılımın alınmadan kurulduğuna şahit olduğum için söyleyebilirim ancak belgeleyemem. Yazılım kurulduktan sonra satınalma yapıldığını söylemem iddiadan öteye geçemez.
Bu iddiaların bir sahibi de SAMPAŞ yazılım şirketi sahibi Şekip Karakaya'dır.
Karakaya daha sonra ne yaşandıysa artık davalarından ve bu iddialarından vazgeçti.
Haksız bir şekilde ekmeği elinden alınan Şekip Karakaya ne oldu da davacı olmaktan vazgeçti?
Bu soru, en önemli konu!

Not: Yarından itibaren LİTERA skandalına yoğunlaşacağım.