HOŞ GELDİN “AYDINLIK!..”

FARUK HAKSAL

Tüm Atatürkçü aydınların, yurtsever insanların, tam bağımsızlıktan, aydınlanmadan ve halkçı, devrimci, devletçi… kısacası, [gerçekten] 6 Ok’tan yana olanların ortak bir feryadı var:

- Türkiye, diktatörlüğe doğru gidiyor!..

- Türkiye’de basın susturulmuştur!..

- Özgürlükler kısıtlanmıştır!..

- Türkiye, bir korku imparatorluğunun kuyusuna sallandırılmıştır!..

Yukarıda sözünü ettiğimiz tüm halk kesimleri bu yargılarda birleşmektedirler.

Düşüncede birleşmekte, ama eylemde [her nedense] kolay kolay bir araya gelememektedirler…

İşte bu ortamın tam ortasında Aydınlık Dergisi, 1 Mart’tan itibaren günlük gazete olarak yayınını  sürdürmeye karar vermiştir…

Nedir günlük Aydınlık gazetesinin temel nitelikleri?..

Şunlar:

* Aydınlık, halkın “haber alma özgürlüğü”nün merkezindeki ışıktır…

* Aydınlık, sinmiş, susturulmuş basına karşı özverili bir kahramanlıktır…

* Aydınlık, Türkiye halkının özgürlük istemidir… Bağımsızlık özlemidir… Hukuk Devleti ilkesinin yeniden hayata geçirilmesi, özgür basının korkusuzca halka ulaşabilmesi ve aydınlanma devriminin öncüsü olarak Cumhuriyet değerlerimizin korunması ve kollanması mücadelesinin 1 Mart’tan itibaren dalgalanmaya başlayacak olan bayrağıdır.

* Aydınlık, bu nitelikleri itibariyle bir halk hareketidir.

Aydınlık gazetesini okumak, her Atatürkçü aydının arkasını dönemeyeceği bir sorumluluktur.

Aydınlık gazetesi’ni okutmak, her yurtsever insanın erteleyemeyeceği bir görevidir.

Aydınlık Gazetesi’ne omuz vermek, Cumhuriyet değerlerine sahip çıkma mücadelesine fiilen katılmak anlamına gelmektedir.

Bırakalım artık “neme lazım”cılığı…

Birleşme söylemini söz olmaktan çıkartıp, eylemimizin pusulası haline getirelim.

Aydınlığa ulaşmak için, ışığa sarılalım; O’nu izleyelim ve ülkemizi, halkımızı ve geleceğimizi aydınlatalım!..

Hoş geldin Aydınlık!..

1 Mart’ta seni, hepimiz, hep beraber, birleşerek ve çoğalarak, “Hoş Bulacağız…”

Bundan emin ol!..