█ Gerçek Gazetesi
Aydın Hayvanları Koruma Derneği Başkanı Şenay Tekinbaş, Başbakan Erdoğan"a teşekkür ve taleplerini ileten mektubu AK Parti Aydın İl Başkanı Sadık Atay"a teslim etti.
AK Parti Aydın İl Başkanı Sadık Atay"ı makamında ziyaret eden Aydın Hayvanları Koruma Derneği Başkanı ve İl Hayvan Koruma Kurulu üyesi Şenay Tekinbaş ile Aydın Hayvan Hakları Koruma Derneği üyeleri hayvan haklarına dikkat çekmek için yazdıkları Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"a iletilmek üzere Atay"a teslim etti.
Sayın Başbakanımız diye başlayan mektubun içeriği hakkında bilgi veren Dernek Başkanı Tekinbaş, Sesimizi duyacağınıza, yüzlerce yılın en büyük katliamına geçit vermeyeceğinize olan inancımız, boşa çıkmadı, müteşekkiriz. Talimatınız üzerine tasarı tekrar incelemeye alındı. Hayvanları Koruma Kanunu Değişiklik Tasarısının, milyonlarca kedi ve köpeğin öldürülmesine zemin hazırlayacak maddelerine karşı on binlerce insanın meydanlara çıkmasına rağmen, Bakanlk ısrarla "pembe, aldatıcı ve gerçeklerden uzak" tablolar çizerek teklifin "aynen" geçmesini sağlamaya çalışmaktadır. Şimdiye kadar sivil toplum örgütlerinin veya bilim kuruluşunun görüşü alınmadan hazırlanan bu Yasa teklifinin TBMM komisyonlarına ineceği bu günlerde biz tekrar son umudumuz olarak siz Sayın Başbakanımıza sesleniyor ve "Hayvanlarımızla da beraber yürümek istiyoruz biz bu yollarda" diyoruz dedi.
Başbakan Erdoğan"a yazılan mektupta hayvanların katli ile sonuçlanacak maddeler hakkında da bilgilere yer verdiklerini açıklayan Tekinbaş, Bu kanun teklifine konan ve "Sahipsiz hayvanları belediye sınırları içinde veya dışında başıboş bırakmak yasaktır" maddesi, çok açık bir şekilde dışarıda hiç kedi-köpek kalmamasını hükme bağlamıştır. Ayrıca, sokakta ki sahipsiz hayvan başına 300 TL idari para cezası konduğu için, bu cezaya da tek muhatap belediyeler olacağı için, kedi ve köpekler için sürek avı başlatacaklardır. Talebimiz; ş anda yürürlükte ki kanunun 6. maddesinde ki "Kısırlaştır, aşılat ve aldığın yere bırak" maddesinin değişmeden kalmasını, sorunun çözümü için yurt çapında kısırlaştırma seferberliği yapılmasını istiyoruz. Zaten bu toplama uygulansa bile 2-3 ay içinde sokaklar yeniden kedi ve köpeklerle dolacak ve katliam sürekli yapılacaktır. 3. Maddede yer alan "Hayvan bakım evinde rehabilite edilen sahipsiz hayvanlar, sahiplendirilinceye kadar doğal hayat parklarında barındırılır" ibaresi ile kedi ve köpeklerin bu uçsuz bucaksız ölüm parklarına doldurulmaları amaçlanmıştır. Doğal Parklar Kedi ve köpeklerin etolojisine hem bilimsel hem de vicdanı olarak uygun değildir, onlar ön binlerce yıldır insanla birlikte yaşamaktadırlar. Bunun yerine "İnsandan uzak ve izole olmayan, geniş bahçeli, bitkili, ağaçlı bakımevleri" oluşturulmasını talep ediyoruz. 3. Geçici Madde de "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde tehlikeli olarak tanımlanan köpeklerini bakım evlerine teslim etmek, bakım evleri de bu hayvanları öncelikle almak zorundadır" ibaresi yasa teklifine konmuştur. Şehirlerin yüzde 90"nında hala daha bakım evi yokken bu hayvanlar hangi bakımevine konacaktır? Bu hayvanların da öldürüleceği açıktır. Hiç bir hayvan türü tehlikeli olarak sınıflanamaz. Hayvanlara değil sahiplerine "yasal zorunluluklar" getirilmelidir. "Meskende barındırılabilecek ev ve süs hayvanı tür ve sayısı Bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir" maddesi ile evlerde hayvan beslenmesini sınırlama ve hatta yasaklama yetkisi kayıtsız şartsız bakanlığa verilmiştir. Bu madde ile evlerde sahipleri ile yaşayan on binlerce hayvan ailesinden kopartılıp yok edilecektir. Sahipli hayvanların meskenlerde beslenmesine hiç bir şekilde kısıtlama veya koşul getirilmemelidir. Zaten sakıncalı durumlarda mahkemeler yetkilidir ve gerekli kararları hızla alabilmektedirler. Petshoplarda hayvan satışı, üretimi ve ithalatı da yasaklanarak, üretim kontrol altına alınmalıdır. Hayvanat bahçelerini teşvik eden ve hayvanlar için en büyük ızdırap kaynağı olan deneylere kolaylıklar getiren maddeler yasada yer almamalıdır. Yasa teklifiyle işkence yapanlara 750 TL para cezası yer almakta, ancak işkence yapılan hayvanın ölmesi halinde para cezasına çevrilecek 1 yıla kadar hapis cezası öngörülmektedir. "Öldürme şartı" içeren bu madde direkt olarak "işkenceye" hapis cezası getirmeli, diğer cezalar da ağırlaştırılmalıdır diye konuştu.
Başbakan Erdoğan"dan yardım beklediklerini kaydeden Tekibaş, mektubunu şu cümlelerle tamamladı: Tarihin en büyük katliamına ortam ve imkan sağlayacak olan bu tasarıya dur diyeceğinize, sivil toplu örgütleri ve bilim kuruluşlarının görüşlerine göre bu tasarının yeniden düzenlenmesini sağlayacağınıza inanıyoruz ve imdat elinizi umutla bekliyoruz (iha)