Bundan aylar ve aylar öncesinden defalarca yazmıştım.
Ben ekonomist değilim. Ama ekonominin iyi bir takipçisiyim. Gerek siyaseti, gerekse ekonomiyi takip eden birisiyim. Bu nedenle de yazılarımı hep güncel olaylara bağlantı kurarak yazdım. Yazmaya da devam edeceğim.
Yazmıştık.
Hep sıcak paralardan bahsetmiştik.
Sıcak paraların varlığına güvenilmemesini söylemiştik.
Memleket ekonomisinin şu an iyi olmasının tek nedeninin, içeriye giren sıcak paranın olduğunu defalarca yazmıştım.
İşte gözünüz aydın ey sermayeciler.
Gözünüz aydın ey sıcak paracılar.
Sizlerinde gözüaydın, elli yıldır muhalefette muhalefet görevi yapan siyasiler.
Gözünüz aydın, ey benim 8 bin YTL ile geçinemiyoruz diye bağıran seçilmişlerimiz.
Gözünüz aydın.
Borsa tan 20 günde diplerin diplerine vurdu.
Ekonomi hızla inişe geçti.
Faizler %18.50 ye geldi.
Enşasyonlar tek haneli deyip sevinirken çift hanelere demir attı.
Dolar borsayı allak bullak ederken 1.30 seviyelerine dayandı.
Bunlar hep bu günkü siyasi iktidarsızlıkların sonucu olmadı ki?
Hiç öncekilerin günahı yok mu?
Bunların vebalini kimler çekecek?
Halkın %47 sinin başa getirdiği bir başbakanı sevmeye bilirsiniz.
Halkın %47 sinin başa getirdiği bir iktidarın icraatlarını tasvip etmeyebilirsiniz.
Meclisin %60ın seçtiği bir Cumhurbaşkanını istemeyebilirsiniz.
Bu günkü mecliste %60lik bir üyeye sahip olan başbakanı alaşağı etmek isteyebilirsiniz.
Hatta ve hatta, bu ülkenin sonsuz koruyucusu Türk Silahlı Kuvvetlerini eleştirebilirsiniz.
Ama lütfen bu eleştiri ve olumsuzlukları gündeme getirirken en çok zararı kimlerin göreceğini de düşününüz.
Laiklik elden gidiyor diye tüm yurt çapında yandaşlarınızı ayağa kaldırdınız.
Türban dediniz, gücünüz yetmedi, gelişmeler olacağına vardı.
Muhalefeti yapanların isteği doğrultusunda AKPnin kapatılması için dava açıldı.
Muhalefetin istediği oldu.
Ama olanlar bu garibim millete oldu.
fiimdi, siyasi bir istikrarsızlık çöktü memleketin başına.
Önce Ergenekon dendi. Memleket karıştı.
Sonra laiklik dendi, memleket bir defa daha karıştırdı.
Peşinden partiler kapatılsın dendi ve son yumruk vuruldu.
fiu anda Türkiyede bir takım menfaat gurupçularının yanında bütün dünya pür dikkat Türkiyeyi izliyor.
Sıcak paraların çekileceğini söylediğimiz zaman, bize gülüyorlardı. İşte sıcak paralar aldıkları milyonlarca kazançlarla memleketlerine kaçtılar.
Olanlar benim gariban vatandaşıma oldu.
Olan, emekli olduktan sonra aylık ev masrafımı çıkarırım diyerek borsaya para yatıran emeklilerime oldu.
Olanlar, ellerindeki üç beş kuruşu borsaya yatıran orta direklere oldu.
Yoksa baştakilere, muhalefete, iktidara, bu milletin oyu ile o yüce koltuklara oturanlara bir şey olmadı.
Onlar yine oğullarına, kardeşlerine villalar yaptırmaya devam ediyorlar.
Onlar, yine torunlarını ellerinden tutup da, Çankaya parkında gezdirirken, en pahalı dondurma yemeye devam ediyorlar.
Onlar, mahalle pazarlarına hanımlarını yollamıyorlar. Onlar, özel ulakları ile manavlardan alış verişlerini yapmaya devam ediyorlar.
Memleket bu halde iken;
Hadi bize eyvallah diyenlere bakan yok.
Dünyanın en yüksek faizini veren ülkede, altı ayda paralarına yüzlerce kat yaptıranlarla uğraşan yok. Bir tek uğraş var. O da sen iyisin, sen kötüsün, Ben laikim, sen yobazsın. Sen faşistin, ben devrimciyim. Sen Türksün, ben Kürtüm. Seni bilmem ama ben, her şeyden daha çok demokratım. Ben, ben, ben, ben.
fiimdi anladınız mı, laiklik gidiyor, türbanı istemiyoruz, Ergenekoncuları bitireceğiz, AKPyi kapatacağız, Doğu Perinçki içeri atacağız, sırada MHPde var diyenleri?
Bunlar kimlere hizmet ediyorlar?
Sıcak paracılar; hadi bize eyvallah diyor.
Bizimkiler de, bir daha bekleriz diyerek arkalarından el sallıyorlar. Belki de arkalarından su bile döküyorlar. Orasını bilemiyoruz.
Bir takım yerlerin tertipleriyle, darbeleriyle, demokrasi elden gidiyor, devlet bölünmenin eşiğine itiliyor, haberiniz var mı? Yoksa uyanın, haberiniz olsun.
Benden de bu kadar. Anlayan anlasın. Hadi bana da eyvallah.