Gerçek Gazetesi
19 Eylül 2011 Pazartesi günü 2011-2012 Eğitim Öğretim yılı başlıyor.
İlköğretim Haftası olarak da kutlanan il ders zilinin çaldığı hafta nedeniyle bir açıklama yapan Eğitim Sen Söke İlçe Temsilcisi Ersin Altunyay eğitim öğretim sistemini değerlendirdi.
Sınavlarda yaşanan skandalları eleştiren ve öğretmenlerin sıkıntılarına değinen Altunyay açıklamasında şu ifadelere yer verdi, 2011-2012 eğitim ve öğretim yılı daha başlamadan eğitim sistemimizin omurgası haline getirilen sınav sisteminde yaşanan gelişmeler eğitim sistemimizdeki çürümüşlüğü gözler önüne sermiştir. Eğitim ve Öğretimde yaşadığımız sıkıntılar;
Öğretmenlik mesleği giderek değersizleştirilmiştir.
Öğretmen açıkları giderilmemiş, sayıları 400 bini bulan işsiz öğretmenlerin atamaları yapılmadığı gibi, mevcut öğretmen açıkları, sayılarının yüz bini aştığını tahmin ettiğimiz ücretli ve vekil öğretmenler aracılığıyla kapatılmaya çalışılmaktadır.
Eğitim kamusal hak olmaktan çıkmış paralı hale getirilmiştir.
2011 2012 eğitim ve öğretim yılının ekonomik yükü yine velilerin omuzlarına yüklenmiştir.
Türkiye"de okul ve derslik sayısı öğrenci sayısına paralel olarak ve ihtiyaca yanıt veren düzeyde değildir. Okulların üçte ikisinde ikili eğitim yapılmakta, birleştirilmiş eğitim ve taşımalı eğitim uygulamaları sürmektedir.
Ders kitaplarının ücretsiz dağıtımı, AKP"nin rant dağıtım aracına dönüşmüştür.
Kalabalık sınıflarda eğitim hem öğretmenler hem de öğrenciler açısından önemli bir sorun olmayı sürdürmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Danıştay"ın kararlarına rağmen zorunlu din dersi uygulamasının değişimi ile ilgili herhangi bir somut adım atılmamıştır.
Eğitim ve bilim emekçilerinin ekonomik, demokratik, sosyal ve özlük haklarında kayda değer bir iyileştirme yapılmamıştır.
.Eğitimde eşitsizlik ve adaletsizliğin en önemli göstergelerinden birisi olarak bölgeler ve iller arası gelir dağılımındaki eşitsizlik devam etmektedir .Ekonomik imkanların kısıtlılığı çocuğun okula devamını engelleyen en önemli faktördür,
Öğretmenliğin kariyer basamaklarına ayrılmasına yol açan 5204 Sayılı Yasa (başöğretmen, uzman öğretmen vb.) öğretmenler arasında çatışmalara, ayrımcılığa, adaletsizliğe, huzursuzluğa yol açmaktadır.
Her geçen gün içten içe çürüyerek bir enkaz haline getirilmiş eğitim sistemimiz, tüm olumsuzluklara rağmen, eğitim emekçilerinin çabaları ile yürütülmeye çalışılmaktadır. İlköğretimden başlayarak tam anlamıyla bir yarış içine sokulan çocuklarımız ve gençlerimiz arasındaki eğitim rekabeti, dershanelerle daha da artmış, oluşan dershane sistemi okullarda verilen eğitimin niteliğini tamamen yitirmesine, en temel işlevlerini bile yerine getiremez duruma gelmesine neden olmuştur.
Eğitim Sen olarak geleceğimizin bu enkazın altında yok olmaması için acil adımlar atılması zorunluluğunu ve kamusal, parasız, demokratik, nitelikli, bilimsel eğitim hizmetinin hayata geçirilmesi için somut adımların atılmasını bir kez daha talep ediyoruz.
Yaşadığımız tüm sorunlarımıza rağmen; 2011- 2012 eğitim öğretim döneminin eğitim emekçileri açısından kazanımlara dönüşeceği bir yıl olması dileği ile hepinizi saygıyla selamlıyorum