Eğer millet, halen akıllanmadıysa, beylerin dediği gibi değil 8-0, 16-0 bile yaparlar.
Adaletsiz bir şekilde verildi densin diye verilen, çiftçi destekleme ücretlerinin, zengin toprak ağalarına yaradığını bile bile dağıtılması, bu millete anlatılmadığı sürece akıllanamayız ki.
Avrupa da çiftçisinin adaletli olarak paylaştığı, Türkiye çiftçisinin tam yirmi katını aldığı destekleme paralarının adaletsizliği anlatılmadığı sürece akıllanamayız.
Elli milyar dolar dolarlık ihracatımızın üçte birini yapamadığımızı anlatamasan, akıllanamayız.
Pamukçunun, zeytincinin, buğdaycının, pancarcının, tütüncünün, fındıkçının, çaycının neden bu kadar desteklenemediğini anlatamazsan, tabiî ki akıllanamayız.
Neden çiftçinin damında kullandığı elektriğinin, sanayi elektriği üzerinden hesaplandığını anlatamazsan, akıllanamayız.
200 gram ekmeğin, elli kuruş olduğu ülkede fakirin artık yiyecek bir şey bulamayacağını anlatamazsan, akıllanamayız.
Yolsuzluk diyerek, iktidarı bu mazlum milletten devir alanların, akrabalarını, çocuklarını, yandaşlarını bir o kadar daha zengin ettiklerini anlatamazsan, akıllanamayız.
Yoksulluğun ortadan kalkacağını söyleyerek iktidara gelenlerin, yalnızca Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu halkını yeşil kartla donattığını anlatamazsan, akıllanamayız.
Bu milletin vergilerinin %80ninin yeşil kartlıların harcamalarına gittiğini anlatamazsan, akıllanamayız.
Sefaletin diz boyu, elit tabakaların da ayyuka çıktığını anlatamazsan akıllanamayız.
Bir düğün gecesinde 350 bin dolarlık mücevherlerin hediye mukabilinde takıldığında, hesabının neden sorulamadığını anlatamazsan, akıllanamayız.
Şirketleşmelerin bu kadar rahatça üretildiği, vergi zamanlarında iflas gösterildiği, küçük esnafın iflas dahi edemediğini, bu vatandaşa anlatamazsan, akıllanamayız.
Siyasi rant peşinde koşarcasına, kendi yandaşları ile bile kavga edenleri, birleşemeyenlerin nedenlerini halka anlatamazsan, akıllanamayız.
Seçim aylarında kıyak maaş alacakların, bu haksız maaş almalarına itiraz etmeyenlerin kötü niyetlerini halka anlatamazsan, akıllanamayız.
PKKnın neden bu kadar yüz bulduğunu, Türkiyenin içinde bulunan 5000 kişilik bir hain gurubunun unutulup, dışarıda arandığını anlatamazsan akıllanamayız.
Geçici işçi diyerek, devlet kadrolarını parti yandaşlarının çoluk ve çocukları ile doldururken, ben bir emekli olarak, üniversitede okuyan kızıma, vekilinden burs dilendiğimde, Torpil yok diyerek yalan söyleyenleri, bu halka şikayet edemezsen akıllanamayız.
Bir ilçenin kayıtlı yeşil kartlı sayısının, üç bin, beş bin civarında olduğunu bilirken, bir ay zarfında bu sayının 30 binlere, kırk binlere nasıl çıktığın