Aydın Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. Kasım Çetin, 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “21. Yüzyılda ön plana çıkan en önemli demografik olgulardan birisi nüfusumuzun yaşlanmasıdır. Dünyada insanlar daha uzun yaşamakta, doğum oranları azalmakta ve yaşlı nüfus sayısal olarak artmaktadır. Yaşlı nüfus artış hızına paralel olarak yaşlılık ve yaşlı sağlığı konularında farkındalık yaratmak amacıyla tüm dünyada 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü olarak anılmaktadır.Yapılan araştırmalar, ülkemizin yeni bir demografik yapıya geçmekte olduğunu göstermektedir. Ülkemizde yaşlı nüfus 2014 yılında 6 milyon olup yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı yüzde 8 olmuştur. Yaşlı nüfus oranının 2023 yılında yüzde 10.2’ye, 2050 yılında ise yüzde 20.8’e yükseleceği tahmin edilmektedir. Nüfus projeksiyonlarına göre, ülkemizin yaşlı nüfus oranının 2023 yılında yüzde 10.2’ye yükselmesi ‘çok yaşlı’ nüfuslu ülkeler arasında yer alacağımızın bir işareti olarak değerlendirilmektedir” diye konuştu.
Yaşlıların toplumsal yaşama aktif olarak katılmalarını, sosyal, kültürel ve ekonomik haklara sahip ve de kimseye muhtaç olmadan yaşamalarını sağlamanın kişi, kurum ve devletin öncelikli görevi olduğuna işaret eden Çetin, şöyle konuştu: “Nüfusun yaşlanması sağlıktan sosyal güvenliğe, çevreye, iş olanaklarına, sosyal kültürel faaliyetlere ve aile hayatına kadar toplumun tüm yönlerini etkilemektedir. Bu öngörüden hareketle Bakanlığımız çalışma planlarında yaşlılık ve sağlık hizmetlerinin düzenlenmesine özel önem verilmektedir. İnsanlarda görülen pek çok hastalığın ilerleyen yaşla birlikte arttığı bilinmektedir. Yaşlılıkta daha iyi ve kaliteli bir yaşam için bu sağlık sorunlarından korunmak gereklidir. Korunmak için başlıca üç ilke yeterli ve dengeli beslenme, doğru fiziksel aktivite ve egzersiz yapma ile alkol ve sigara kullanımından uzak durmaktır. Kısaca ‘sağlıklı yaşam ilkeleri’ olarak bilinen bu kurallara uyulması durumunda yaşlanma ile ortaya çıkabilecek olan önemli sağlık sorunlarından başarılı şekilde korunmak mümkündür. İnsanoğlunun var olduğu günden bugüne kadar üzerinde en çok düşündüğü, araştırma yaptığı, türlü çareler aradığı ama bir türlü engelleyemediği gerçek yaşlanmaktır. Her yeni güne yaşlanmak için değil sağlıklı yaşamak için gençlikten ömür saklamak hepimizin elinde”