Gerçek Gazetesi
Gülsüm TUNA
Günümüzde insan sağlığını tehdit eden başlıca hastalıklar arasında obezite de yer alıyor. Obeziteye karşı toplum bilinci oluşturmak için 22 Mayıs Dünya Obezite Günü olarak kabul edilmiş, yapılan etkinlikler ve bilgilendirmeler ile obezite hastalığına dikkat çekilmesi amaçlanmıştır.
Söke Toplum Sağlığı Merkezi Başkanı Dr. Aslı Candal, 22 Mayıs Obezite Günü nedeniyle hastalık hakkında bilgeler verdi. Kişinin sağlıklı bir hayat sürdürebilmesi için, besinlerden aldığı enerji ile harcadığı enerjinin dengede tutulması gerekir. Besinlerle günlük alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olması durumunda, harcanamayan enerjinin vücutta yağ olarak depolanması suretiyle obezite oluşmakta ve bu durum kişinin yaşam kalitesini ve yaşam süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak kabul edilmektedir diyen Dr. Aslı Candal, obezitenin genel olarak tanımının, bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkması olduğunu kaydetti. Yetişkin erkeklerde vücut ağırlığının %18, kadınlarda ise %20-25"i yağ dokusundan oluştuğu için, bu oranın kadınlarda %25, erkeklerde %30"un üstüne çıkması obeziteye neden olduğu öğrenildi.
Dr. Candal açıklamasının devamında Obeziteyi belirlemek için yaygın olarak kullanılan yöntem Beden Kitle Endeksi (BKİ) dir. BKİ, kişinin vücut ağırlığının (kg), boy uzunluğunun (metre cinsinden) karesine (BKİ=kg/m2) bölünmesiyle elde edilen sayısal bir değerdir diyerek, obeziteye neden olan faktörleri şöyle sıraladı, Obeziteye neden olan etkenler çeşitlilik gösterse de, aşırı ve yanlış beslenme ve fiziksel aktivite yetersizliği en önemli nedenlerdir. Ayrıca; genetik, çevresel, nörolojik, fizyolojik, biyokimyasal, sosyo-kültürel ve psikolojik pek çok faktör birbiriyle ilişkili olarak obezite oluşumuna neden olmaktadır. Hareketsiz ya da çok az hareketli bir yaşamın varlığı yanında, artık günlük hayatımızın önemli bir parçası olan, otomobil ve asansör kullanımı gibi teknolojik gelişmeler yaşamı kolaylaştırmakla birlikte, günlük hareketlerimizi önemli ölçüde kısıtlamak suretiyle obeziteye büyük ölçüde katkıda bulunmaktadır. Tüm dünyada özellikle çocukluk çağı obezitesinde ki artış konunun ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Yapılan çalışmalarda, obezite görülme sıklığının anne sütü ile beslenen çocuklarda anne sütü ile beslenmeyen çocuklara göre daha düşük oranlarda olduğu, anne sütü verme süresinin, ek besinleri başlama zamanı, türü ve miktarının obezite oluşumunu etkilediği saptanmıştır
Söke Toplum Sağlığı Merkezi Başkanı Dr. Aslı Candal, obeziteden korunmak için yapılması gerekenler hakkında da bilgiler verdi. Buna göre, kişinin yeterli ve dengeli beslenmesi, doğal ve taze besinleri tercih etmesi, güne kahvaltı ile başlaması ve günde en az üç öğün besin tüketmesi, öğün atlamaması, sıvı kaybını önlemek için günde 8-10 bardak su tüketmesi, su içmek için susamayı beklememesi, beyaz ekmek yerine tam buğday unundan yapılan ekmeği tercih etmesi, içecek olarak taze sıkılmış meyve suyu, süt ve ayranı tercih etmesi, mümkün olduğunca iyi çiğnemesi ve yavaş yemesi, yemek pişirirken düşük enerjili olmasına dikkat etmesi (etli yemeklere yağ koymamak, yemeklerdeki yağ miktarını azaltmak, kızartma yerine haşlama, ızgara veya fırında pişirmek), aşırı yağlı, şekerli ve tuzlu besinlerden kaçınması, posalı yiyecekler tüketmeye özen göstermesi, düzenli olarak egzersiz yapması, (günde en az 30 dk. yürümek ve gün içerisinde 10.000 adım atmak), otomobil kullanmak yerine yürümeyi tercih etmesi, asansörü değil merdivenleri kullanması, ev işlerini kendisinin yapmaya çalışması gerekiyor.
Dr. Candal, kişinin kilolu olduğunu düşünüyorsa, hızlı diyetler yapmak yerine bir uzmana danışarak yardım alması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Obezite tedavisinde; ilaç tedavisi ve cerrahi tedavi yöntemlerin en son tercih edilecek yöntemler olduğunu söyleyen Candal, Bilinçli ve hekim kontrolünde uygulanan bir diyet ve düzenli egzersiz belli bir süre sonunda kişinin yemek yeme ve fiziksel aktivite konularında olumlu alışkanlıklar ve davranış şekilleri kazanmasına yardımcı olacaktır. Konu ile ilgili ayrıntılı bilgi için Toplum Sağlığı Merkezimiz bünyesinde hizmet veren Obezite Danışmanlık Merkezimize başvuruda bulunabilirsiniz dedi.