ADÜ Uygulama ve Araştırma Hastanesi Yetişkin Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yavuz Yeniçerioğlu, tüm dünyada giderek büyüyen böbrek yetmezliğinin yaşamı ve sağlık bütçesini tehdit etmesi nedeniyle, toplumsal yükü ağır önemli bir hastalık olduğunu söyledi. Son dönem böbrek yetmezliğinin tedavisi için genel olarak böbrek nakli, periton diyalizi ve hemodiyaliz tedavisinin uygulandığını, fakat bunlara ek olarak daha iyi sonuçlara ulaşmayı sağlayan çeşitli tedavi yöntemlerinin de olduğunu belirten Prof. Dr. Yeniçerioğlu, “Son dönem böbrek yetmezliğinde hastalara en uygun tedavi yöntemi böbrek naklidir. Fakat ülkemizde böbrek nakil oranları çok düşük olup talebi karşılamaktan uzaktır. Böbrek nakline yakın bir yaşam süresi ve kalitesi hedefleyen bir başka tedavi seçeneği de evde hemodiyaliz uygulamasıdır. Ev hemodiyalizi, hastanın kendi evinde hasta ve yardımcısı tarafından haftada 3 gün 8 saat uygulanan bir tedavidir. Ev hemodiyalizi hastanın kendi evinde uygulanabilmesi, diyet kısıtlamalarını ortadan kaldırması ve daha uzun ve sağlıklı bir yaşam sunması nedeniyle son yıllarda giderek popülarite kazanmaktadır. Evde hemodiyaliz, hastanın kendisi veya bir yakını tarafından ya da sertifikalı bir diyaliz hemşiresi tarafından yapılabilmektedir. Hemodiyaliz tedavisi haftada 3 gün 8 saat süreli, tercihen gece uyku sırasında yapılmaktadır. Hastalar evde hemodiyaliz tedavisi başlatılmadan önce, bu konuda deneyimli diyaliz eğitim hemşirelerinden iki aylık eğitim almaktadırlar. ADÜ Uygulama ve Araştırma Hastanesi olarak kamu hastanelerinde ilk olarak evde hemodiyaliz tedavisini uygulamanın gururunu yaşıyoruz" diye konuştu.
Evde uygulanan hemodiyalizde daha az ilaç kullanıldığı için bu yöntemin daha sağlıklı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yavuz Yeniçerioğlu, hastanın işlerinde daha aktif ve daha verimli olduğunu, kendisine ve ailesine daha çok zaman ayırabildiğini ifade etti.
Evde hemodiyaliz tedavisi gören hastalardan Ömer Göntürk (39), bir yandan tedavisi olurken, diğer yandan da normal yaşantısını sürdürdüğünü belirtti. Aynı zamanda çiftçilik yaptığını belirten Göntürk, "Bir yandan günlük hayatımı sürdürürken, diğer yandan akşam istirahat saatimde yatağımın yanına kurdurduğum cihaza bağlanarak, sabah normal olarak yatağımdan kalkıp günlük yaşantıma devam ediyorum. Diğer diyaliz hastaları gibi sürekli hastaneye gitmediğim ve evde uygulanan bu tedavi yöntemi ile daha dinç göründüğüm için kimse hasta olduğuma bile inanmıyor" dedi.