Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, terör örgütleri IŞİD ve PYD'nin belli bölgeye hükmetmek, kontrol altına almak, o bölgenin zenginliklerini ele geçirmek için mücadele ettiğine işaret ederek, "Burada özgür, demokratik ve bütün Suriye için mücadele eden tek grup, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO)" dedi.
Aydın Valisi Erol Ayyıldız'ı ziyaretinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu, Suriye ve bölgesindeki gelişmelerin 4 yıldır devam ettiğini, Türkiye'nin bu süreçteki gelişmeleri başta müttefikleri olmak üzere tüm dünyaya anlattığını, uluslararası örgütler nezdinde gündeme getirdiğini belirtti.
Türkiye'nin anlattıklarını dikkate almayanların, bugün Türkiye'yi dinlemedikleri için üzüntü duyduklarını sürekli vurguladıklarını dile getiren Çavuşoğlu, şu an bölgedeki durumun, terör, bölge istikrarı ve barış açısından iç açıcı olmadığını ifade etti.
Çavuşoğlu, bölgede 10 milyona yakın insanın evini terk etmek zorunda kaldığını, 300 bininin de hayatını kaybettiğini kaydederek, bunun başlıca sorumlusunun, Esed rejimi ve terör örgütleri olduğuna dikkati çekti.
Kobani'de hemen hemen sivil kalmadığını, 200 bine yakın Suriyeli Kürt'e Türkiye'nin kapılarını açtığını anlatan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Türkiye, 10 Ekim 2013'te IŞİD'i terör listesine aldı. Bu dönemde daha IŞİD'in adını kimse duymamıştı veya çok az ülke dile getiriyordu. IŞİD, Musul'u alırken 'Musul düşüyor' diye kimse çaba sarf ediyor muydu? İdlip'te, Suriye'nin diğer kentlerinde, Türkmenlerin yaşadığı Çobanbey'de IŞİD buraları kuşatırken, buralar düşecek, yardım edelim diyen var mıydı? Kobani stratejik olarak önemliyse bizim için önemli, sınırımızda, hemen yanı başımızda. Bu düşüncelerimizi ve soruları herkese söylüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız Obama ile görüşürken söyledi, Kerry'ye de anlatıyoruz, İngiltere'deki, AB'deki dostlarımıza da anlatıyoruz. Maalesef bu bölgedeki gelişmelerle ilgili bir strateji, tutarlılık da yok, herkes kendi açısından olaya bakıyor. Oysa Türkiye'nin başından beri buradaki olaylarla ilgili bakışı ve stratejisi nettir. Bu kapsamlı stratejiyi, askeri ve siyasi bakımdan, insani durumu gözardı etmeksizin yerinden edilmiş göçmenlere neler yapılması gerektiğini anlatan bir Türkiye."
- "Özgür, demokratik ve bütün Suriye için mücadele eden tek grup, Özgür Suriye Ordusu'dur"
Çavuşoğlu, Ayn el-Arap'ta, Alman şirketinin isminden gelen başka adıyla Kobani'de, tutarsızlıklar bulunduğunu, iki terör örgütü IŞİD ve PYD'nin çatıştığını belirterek, şunları söyledi:
"PYD'nin içinden PKK'lılar, hatta öncüleri, öne çıkanları vardır. Bir terör örgütünü başka terör örgütüne desteklemek, silah vermek doğru mudur? Buranın düşmemesi için başka çabalar sarf edilebilir. Önemli olan PYD, IŞİD ve diğer terör örgütlerinin Suriye'ye bakışı ne, bunlar Suriye'nin özgürlüğü, güvenliği, sınır bütünlüğü için mi mücadele ediyor? Bunlar belli bölgeye hükmetmek, kontrol altına almak, o bölgenin zenginliklerini ele geçirmek yani güç için mücadele ediyor. Burada özgür, demokratik ve bütün Suriye için mücadele eden tek grup, Özgür Suriye Ordusu'dur."
- "ÖSO ve peşmergeye destek verebiliriz"
"PYD, niye sadece bize silah verin diyor, ÖSO'nun gelmesine bazen 'evet' diyor, çoğunlukla 'hayır' diyor. ÖSO'nu kendi etnik grubundan görmeyebilir ki, Suriye gibi bir ülkenin geleceği için çok yanlış bakış açısıdır, peşmergenin gelmesine bugüne kadar niye karşı çıktı" diye soran Çavuşoğlu, şunları ifade etti:
"Terör örgütüne silah verilmez. Bu terör örgütü belli ülkelerin listesinde varmış yokmuş bakmayız. Biz, bu terör örgütünün ne olduğunu, kimin uzantısı olduğunu, neye hizmet etmeye çalıştığını çok iyi biliriz. Ama meşru olan güçlerin bu bölgeye hakim olmasını ve IŞİD'e karşı mücadele etmesini destekleriz. ÖSO'na, peşmergeye destek verebiliriz."
Çavuşoğlu, peşmergenin ordu olmadığına yönelik eleştirilere değinerek, peşmergenin Irak anayasasına göre kurulan Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi'nin güvenlik gücü olduğuna dikkati çekti.
Çavuşoğlu şöyle devam etti:
"PYD, iyi niyetli olmadığı için peşmergenin yani etnik olan Kürtlerin bile gelmesini, bu bölgedeki emellerine tehdit olarak görüyor, kimseyle paylaşmak istemiyor. Suriye'yi bu noktaya getiren bir yandan zalim Esed rejimi, diğer taraftan da PYD, IŞİD gibi terör örgütlerin kötü niyetidir. Suriye'nin daha da kötüye gitmemesi için bu tür kötü niyetli gruplara bizim ilkesel tutumumuz devam ediyor. Başka ülkeler şunu, bunu demiş, bizi ilgilendirmez."
Türkiye'ye karşı algı operasyonu yürütüldüğünü ifade eden Çavuşoğlu, "Türkiye'nin yabancı savaşçılara göz yumduğu" iddiasına karşı 6 bin 800 kişiye Türkiye'ye giriş yasağı koyduklarını, "IŞİD petrolünü sattığı" iddiasına karşı ise geçen yıl 78 milyon litre sadece dizeli yakalayıp imha edildiğini kaydetti.
"Varsa bilginiz, istihbaratınız, bize verin. Bir ülkeyi kampanya şeklinde karalamak kabul edilemez" diyen Çavuşoğlu, "Türkiye niye Kobani'ye sahip çıkmıyor" iddiasıyla ilgili ise "Bizim ülkemizde yaşayan vatandaşlarımızın bir bölümü Kürt değil mi? Bir taraftan terör sorununu çözerken bir taraftan da Kürtlere, Araplara, herkese haklarını nasıl verdiğimiz belli" ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, IŞİD'in hava operasyonuyla durdurulamayacağını belirterek, kapsamlı askeri strateji olmadan, terörle mücadele edilemeyeceğini vurguladı.
Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Amacımız belli terör örgütünden intikam almak mı yoksa bölgeyi terör örgütünden ve buna yol açan rejimden kurtarıp bölgeye barış getirmek mi? Amacımızı görelim, sonra buna göre hep birlikte hareket edelim. 'Ben askerimi göndermem' diyor sonra 'Türkiye niye girmiyor'. Tezkereye hayır diyenler, 'Türkiye niye girmedi' diye tweetlerle halkı sokağa döktüler, vandalizme yol açtılar ve 40'tan fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. İçeride ve dışarıda iyi niyetli olmayanlar var. Türkiye, öyle demiş böyle demiş, şunu isterim, yarın isterim diyenlerin dediğine bakmaz, ilkeli politikasını ve Türkiye'nin çıkarlarını, güvenliğini, bölgenin istikrarını gözeterek politikalarını belirler."
"Kobani eylemleri"nde hedefin çözüm süreci olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, "Bunu kışkırtan kim? Demirtaş'ın partisinden kişiler, CHP'den genel başkan yardımcıları tweetlerle kışkırtmadı mı? Maalesef PYD'ye bile bunlar terör örgütü değil diyen veya orayı meşru görmeye çalışan zihniyetlerle siyaset yapıyoruz" diye konuştu.