Derinlik yüzeyselliğin karşıtı bir kelime. Uzaydaki bir cismin üç boyutundan biri olarak da bilinir derinlik. Sigmund Freud'un bilinçaltı yaklaşımı, derinlik psikolojisi olarak anılır. Yüzeysellik hep görüp alıştığımızdır. İnsanoğlu neden ise hep görünmeyene, gizli olana odaklı düşünmeye, araştırmaya çalışır. Derindekini bulmayı marifet sayarız. Yoksa ortada olana rağbet yoktur. Kanıksadıklarımız, bildiklerimiz aslında bazılarının da bilmedikleridir. Bu anlamda baktığımızda derinlik aynı zamanda izafi bir kavramdır da. Bana göre beş metre derindir, kimine göre de on metre.
Derinliğe yüklemiş olduğumuz anlam konuya göre çeşitlilik gösterse de ben ikinci anlamını yani mecaz anlamını konu etmek istiyorum. Yani bir cismin niceliksel derinliği değil, bir kişinin bir konudaki bilgisinin derinliğinden bahsetmek istiyorum. Ekonomik krizin derinliğidir demeye çalıştığım.
Gözleri bir noktaya dalıp giden birini neden ise uyarırız. Uyandırırız. Oysa o iç dünyasında bir yolculuğa çıkmıştır. Bir canlı su içerken rahatsız edilmez. Yemek yiyen canlıya dokunulmaz, saygı duyulur. Ama neden ise dalıp giden ademoğlunu uayndırmakta beis görmeyiz.
Oysa derine inmek, derinlemesine dalmak bir arayıştr. Yeniye ve kimselerin bilmediklerine doğru bir yolculuktur. Bir keşiftir. Bu bazen işlerin kötüye gidişinin de bir başka anlatımıdır. Bunalım, düğüm, kriz derinleşir git gide. Sanılanın aksine bu gidiş bir çözümdür de çoğunlukla. Yüzeysel seyreden bir krizden, sorundan çok daha çözüme, sonuca hızlı giden bir gidiştir. Yani ne olacak ise olsun bir an önce demenin başka şekli. Sürüncemede giden bir sorun daha acı vericidir. Çocukluğumuzda dişimizi çoğunlukla böyle bir çözüm ile çektik. Bir insana verilen acıyı zamana yayarsak işkence vermiş oluruz. O halde derinliklere doğru giden zorlu ve acılı bir yol bazen çözüme, aydınlığa götürür bizi. M.Kemal Atatürk'ümüz Çanakkalede emrindeki Mehmetciğe hücum emrini vermek için karanlığın en derin olduğu anı seçmekte ne kadar haklı çıktığını biliyoruz. Çünkü o an aydınlığın, şafağın en yakın olduğu andır.
Çok mu derinlere daldım acaba? Yoksa ben mi çok derin bir yerdeyim bilemedim. Öyle mi zannettim kendimi, kendimizi. Bu bir suyun derinliği ise yüzerek kurtulmak mümkün. Tepemde kapkara bulutlar dolaşıyor Haziran ayına girerken. Yoksa benimkisi bir derinlik yanılsamasımıdır.? Ya da derin bir uyku hali. Hayır olsun.