Tüketmek mi yoksa üretmek mi iyidir? Bu sözcük yıllardan beri tartışılır durur.
Söke ilçesi, batının batısında olmasına rağmen, temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olmuştur. Çiftçinin bu çileli yaşamı, hükümetler tarafından devamlı hafife alınmıştır. Dahası, çiftçinin girdileri yükseltilerek, diğer devletlerin çiftçileri ile yarışamaz hale getirilmiştir. Öte yandan son demlerini yaşayan besi ile uğraşan üretici çiftçiler, son darbeyi de AKP hükümetinin Çevre ve Orman Müdürlüğünden yediler.
Aydın-Muğla-Denizli bölgeleri, 1/100.000 ölçekli çevre düzeni plan hükümlerinde yapılan düzenleme ile, et ve süt verimiyle uğraşan besiciler mağdur olacaklardır. Üreticinin elindeki besi hayvanlarının o/o 80 nin üzeri kültür ırkından oluşmasıdır. Bu da birçok illere örnek ve öncülük yaptığı söylenmektedir.
Hal böyleyken yeni çıkan 5403 sayılı toprak koruma ve arazi kullanımı kanununda dikili tarım arazisi özel ürün arazisi ve fiilen sulanan veya sulama projesi kapsamında kalan arazilerinde 3194 sayılı imar kanunu 27. maddesi kapsamında kalan hayvancılık amaçlı yapılar hariç Hayvancılık tesissi yapılmasına izin verilemez hükmü, batının et-süt besiciliğine vurulan son darbe olacaktır.
Öte yandan üretici çiftçiler, mevcut besi damların akıbeti ne olacak sorusunu sorarken; çıkan yasanın düzeltilmesini istiyorlar.