TARİŞ’in kurumasal kimliği ve üretici ortakları ile ilgili hiç bir probleminim yoktur. Düşüncelerim tamamen İsmail Özer’in yöneticiliği ve karakteri ile alakalıdır.
İsmail Özer hakkında uzun zamandır eleştirel yayınlar yapıyorum. Sorumluluk sahibi gazeteciler olarak üreticilerden gelen eleştirileri yerinde tespit edip TARİŞ’in daha iyi yönetilmesi konusunda uyarılarda bulunuyoruz.
İsmail Özer bu eleştirilere cevap vermek yerine alkollü bir şekilde yayınlara çıkıp, ağır ifadelerde bulunuyor çünkü kendisini anlatmaya aklı, fikri, kültürü, düşüncesi yok sürekli hakaret ediyor.
Kendisini ifade sorunu olduğu bir gerçek çünkü sosyal medyada başka başka şahısların adına hesaplar açıp; onlar üzerinden konuşuyor, yazıyor, çiziyor.
Yaptıklarını sakin kafayla değerlendirse, kendisinden kendisi de utanacak bir kişi aslında.
Yaptıklarından gurur duyacak olsa kendi ismi ile yazar, konuşurdu.
Başka başka kişilerin sosyal medya hesaplarından medet ummazdı.
İsmail Özer’i yakından tanıyan bir çiftçi arkadaşla yapmış olduğum konuşmada kendisi hakkında düşüncelerim oluşmuştu. Çiftçi arkadaşımız, İsmail Özer’in bir kompleks sorunu olduğunu belirtti. Bu tespite sonuna kadar katılıyorum.
İsmail Özer'in görev süresine şöyle bir baktığımızda, Söke’nin sevilen ve sayılan isimleriyle husumetli olduğunu görebiliyoruz.
Ulusal Pamuk Konsey Başkanı Bertan Balçık, Söke Ticaret Borsası Başkanı Nejat Sağel, Sökeli İş İnsanları Mehmet Özbaş, Kadir Ünal, Ünal Öz, Kerim Özyıldız, Mehmet Yalnız, önceki dönemlerde Tariş Müdürü olarak Söke'de daha sonra da İzmir'de görev yapan Mehmet Karayel ile arası kötü.
Arası kötü olmadığı kimse yok.
Çiftçi arkadaşım tespitinde yerden göğe kadar haklı.
"Kendisinden yüksek gördüğü, yüksek hissettiği kim varsa sarıyor" diyor.
Bildiğiniz komedi.
Konuştuğu kimse yok piyasada.
İşlerini bozduğunda, tarlasındaki pamuğunu toplayan adamdan tutun da ekmeğini bölüşen adama kadar herkesle sorunlu.
İyi insanlara resti ve vefasızlığı var.
CHP’li olduğunu iddia ediyor ancak yerel seçimlerde Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun bilboardlarının önüne Söke Pamuk Kooperatifi römorklarını yanaştırıp, oyunu da açık açık Cumhur İttifakının adayına attığını belirtiyor.
CHP'liliği sözde ve bildiğiniz çakma solcu.
Kavgalı olduğunu belirttiğim isimler tarım sektöründe iş yapıyorlar. Çiftçi kuruluşu temsilcisi olan sektör temsilcileri de var. Tarım, tarla, çiftçilikle iştigal ediyorlar. Bir şekilde birbirleriyle bağlantılılar ve bu nedenle de bu insanlara saldırıyor, hakaret ediyor, iftira ediyor.
Kafa karıştıran detay farklı!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, Büyükşehir Bölge Koordinatörü Fatih Akkentli hakkında sosyal medya üzerinden iftira ve hakaret yorumları yapması anlaşılır gibi değil.
İsmail Özer bu duruma, "basında çıkan haberleri Akkentli organize ediyor" şeklinde açıklama getiriyormuş. Diğer CHP'li isimler de Akkentli'nin arkasında duruyormuş.
Bu işin bahanesi.
Gerçek şu ki, kendinden üstte gördüğü ya da hissettiği Akkentli’ye sataşmak için kafasında bir bahane üretmiş.
CHP üst yönetimi tarafından desteklenen, Türkiye’nin şeref yıldızı Özlem Çerçioğlu’nun en güvendiği isim olan Akkentli’ye sataşarak kompleksini dışa vuruyor.
Diğer sataştığı insanları kendi ifadesiyle “sahadan kaçırmış” olabilir veya öyle hissedebilir ama Akkentli için böyle düşünüyorsa işi çok zor.
İsmail Özer sahte siteler üzerinden uzun zamandır, sosyal medya paylaşımlarına yorum yapıyormuş. Hüseyin Akan, Hüseyin Çakan, Ahmet Kaya isimli sahte siteler üzerinden etmedik küfür, yapmadık hakaret bırakmamış. Bu sitelerin kendisine ait olduğunu itiraf etmesiyle işin boyutu değişti. Yaptığı çirkin yorumlara duyulan rahatsızlıklar net bir şekilde görülmeye başladı. Sebep olduğu rezalet ortaya çıkınca tepkiler şiddetli oldu.
Sahte hesaplardan ve yanında çalışan elemanın sosyal medya hesabından ahlaka sığmayan paylaşımlar ile yorumlar yapan bu kişi, çiftçinin göz nuru Söke Pamuk Kooperatifinin yöneticisi!
Hareketleri, iftiraları, küfürleri yaptığını itiraf eden bu kişi, nasıl oluyor da hâlâ o koltukta kalıyor?
Onca çirkinliğe imza atan bu kişi, hâlâ o koltuğu işgal ediyor.
Çiftçi kuruluşunun bugünlere gelmesinde emeği geçen ve aramızdan ayrılanların kemiklerini sızlatmaya devam ediyor.
Yaptıklarıyla çiftçi kuruluşunun ortaklarını ve Söke çiftçisini utandırmaya devam ediyor.
En önemlisi de çiftçi kuruluşu Söke Pamuk Kooperatifine zarar veriyor.
Bakalım daha ne gibi rezilliklere sebep olacak?
(Devam edecek...)
Durmuş Tuna yazdı