Erzincan Cumhuriyet Baş savcısı İlhan Cihanerin asıl suçu ne?..
Yetki bölgesi içindeki irticai hareketlere karşı Cumhuriyeti savunmak.
TBMMde dokunulmazlık zırhı ardına saklanmış dosyalardaki atılı suçlar ne?
Kişilere çıkar sağlayan adi suçlar
Birincisinde görevi gereği Cumhuriyeti savunan bir Cumhuriyet Başsavcısı Ötekinde ise, kendi çıkınını doldurma suçunun şüphelisi olarak yargılanma sırasını bekleyen zevat-ı muhteremler topluluğu
Biri, ülkenin rejiminin bekçiliğini yapmaya çalışıyor.
Ötekiler, kendi çıkarlarının dehlizlerinde suç işledikleri ileri sürülen bu milletin vekilleri
Kim kimin gerçek vekilidir?.. Kim kimin çıkarını korumaktadır?.. Ve kim kimin geleceğinin garantisi için mücadele etmektedir?.. Gelin ötesini siz düşünün.
Bu ülke 20 yıldır terörle boğuşmaktadır.
Terörün arkasında kimlerin olduğu, terör örgütüne ulaşan silah ve para trafiğinin hangi kanalları kullandığı ve kimlerden destek gördüğü çarşı hamamında beyni yıkanan sağır sultan dışında herkesin malumudur
Ancak Türkiye halkının önemli bir kısmı hala, teröre karşı göğüs göğüse dövüşmüş generallerimiz başta olmak üzere, öne çıkan tüm silahlı kuvvetler mensuplarının hapishanelerde ve adliye kapılarında sanık ya da şüpheli olarak ve [manen] tartaklandığını farkında değildir
Türk Silahlı Kuvvetleri birden çok cephede savaş vermektedir
Türk Silahlı Kuvvetlerinin en gizli odalarına girilmiştir.
Genelkurmay Başkanının deyimi ile, Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı a-simetrik bir psikolojik savaş yürütülmektedir
İlhan Cihanerin dosyası içinde, MİT müsteşarlığının topladığı istihbaratlar yer almakta, istihbarat kaynakları açıkça de-şifre edilebilmektedir
Bu bilgiler, söz konusu dosyalar içerisinde gizlilik kaydı olmadan muhataplarına arz edilmekte Ama, PKKya karşı silahlı mücadele vermiş muvazzaf subaylar, önlerine gerekli kemikler atılan PKK itirafçılarının gizli tutulan kimlikleri ile suçlanmaktadırlar
Teröre karşı en ön saflarda savaşmış subayları, terörist suçlaması ile soruşmalara muhatap kılınarak hapislere atılan bir ordu, terörle nasıl mücadele edecektir?..
Bu sorunun cevabı yoktur!..
Bu günün Türkiyesinde bu sorunun yanıtı verebilecek bir merci de yoktur!..
Hükümet, kendisine bağlı yandaş medyası eli ile her Allahın günü Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratacak bir kampanyanın mimarlığını yapmaktadır.
Genelkurmay Başkanlığı, kendi iç haberleşmesini güvenli bir şekilde sürdürebilmek için, özel önlemler almak zorunda kalmakta Telefon dinlemelerinin, ortam dinlemelerinin ve her türden provokasyonun üstesinden gelebilmek için özel bir gayret sarf etmektedir.
Yüksek yargı mensupları dinlenmektedir, muhalefet partilerinin milletvekilleri, başkanları ve sair tüm kişileri dinlenmektedir
Peki, kim kimi, niçin dinlemektedir?..
İşte bugünün Türkiyesinde bu sorunun yanıtı verebilecek bir kişi ya da merci bulabilmek mümkün değildir